Cumhurbaşkanı Erdoğan: Büyükelçinin neyin, nereye varacağını çok iyi bilmesi lazım
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Büyükelçinin, Türkiye'nin bir kabile devleti olmadığını bilmesi lazım. Türkiye gibi böyle kadim bir tarihe sahip olan bu ülkede görev yapan büyükelçinin neyin, nereye varacağını çok iyi bilmesi lazım." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
İletişim Başkanlığında yer alana habere göre, ziyareti kapsamında, 8 ay gibi rekor sürede tamamlanan Füzuli Uluslararası Havalimanı'nın açılışını Aliyev ile yaptıklarını hatırlattı.
Erdoğan, havalimanının, sadece Azerbaycan için değil, Kafkasların geneli için de ulaştırma konusunda katma değer sunabilecek potansiyele sahip olduğunu belirtti.
Erdoğan, Azerbaycan topraklarının, yakın zamanda bölgede örnek birer üretim ve refah merkezi olacağına gönülden inandığını kaydetti.
İran-Azerbaycan gerginliği
İran ve Azerbaycan arasındaki gerginliğe ve İran'ın Ermenistan ilişkilerine değinen Erdoğan, "İlham (Aliyev) Bey ile bu konunun da müzakeresini yaptık. İlham Bey kararlı bir duruş içerisinde ve o kararlı duruşundan da herhangi bir taviz vermiyor. Dedi ki: 'Bizim israile yönelik verilmiş bir tavizimiz yok. Biz israil ile her türlü mal mübadelesi içerisinde adım atabiliriz. Farklı ülkelerle nasıl adım atıyorsak burada da aynı şekilde israil ile bu tür ilişkilerimiz vardır ve bundan sonra da olacaktır. Bu konularda da ülkeler birbirlerinin karar mekanizmalarını etkilememeli, etkileyemez. Temennimiz odur ki İran da burada aklıselimle hareket ederse İran ve Azerbaycan arasında herhangi bir sıkıntı yaşanmamış olsun." ifadelerini kullandı.
Osman Kavala ve büyükelçilerin açıklamaları
Erdoğan, 10 büyükelçinin, Osman Kavala hakkındaki açıklamalarına ilişkin şunları söyledi:
Bizim atmış olduğumuz adım birilerine gövde gösterisi değil, sadece Türkiye'de görev yapan büyükelçilerin Türkiye'nin iç işlerine müdahil olmaması anlamındadır. Herhangi bir büyükelçi görev yaptığı ülkenin iç işlerine müdahale yetkisine sahip değildir. Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesini bunların benden daha iyi bilmeleri lazım. Çünkü büyükelçilerin kendileriyle ilgili bu tür sözleşmeleri adım adım uygulaması lazım, adım adım takip etmesi lazım. Kaldı ki sen Türkiye'de görev yapıyorsun, Türkiye'de görev yapan bir büyükelçinin, Türkiye'nin bir kabile devleti olmadığını bilmesi lazım. Türkiye gibi böyle kadim bir tarihe sahip olan bu ülkede görev yapan büyükelçinin neyin, nereye varacağını çok iyi bilmesi lazım. Eğer bunu bilmiyorsa Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesini onlara hatırlatmış olduk. Olay bu kadar basit.
Tabii Amerika'nın büyükelçisi de bu işe karıştığı için herhalde Biden nezaket gösterisinde bulundu ve ilk açıklama oradan geldi. Zaten Amerika'dan açıklama gelince diğer 9 tanesi de ona tabi olmak suretiyle bu iş böylece kapanmış oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD medyasında "Erdoğan krizden kaçtı, geri adım attı" şeklindeki haberlere ilişkin "Ben nasıl geri adım attım? Ben taarruzdayım. Benim kitabımda geri adım atmak yok." karşılığını verdi.
Osman Kavala'nın tutukluğuna ilişkin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin kasım sonunda Türkiye'ye ilişkin bir süreç başlatabileceği, AİHM'nin de bir görüşte bulunacağının hatırlatılarak beklentisinin sorulması üzerine Erdoğan, "Benim sadece tek beklentim var; biz bildiğimizi okuruz. Konsey bildiğini mi okur, okusun. Onlar ne okuyor, dinleriz, görürüz. AİHM'inkini de Konsey'inkini de dinleriz. Dinledikten sonra da biz üzerimize düşeni yaparız. Gereği neyse bunu yapacağız. Ben, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak bu makamda bulunduğum sürece üzerime düşen görevi dört dörtlük yaparım. Acaba şu ne der, bu ne der, bunlara hiç bakmam. Benim aldığım terbiye bu, yetişme tarzım bu. Ölene kadar da aynen bu istikamette devam ederim, devam edeceğim." diye konuştu.
"Glasgow'da ABD Başkanı Biden ile görüşeceğim"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Glasgow'da ABD Başkanı Joe Biden ile bir görüşmelerinin olacağını belirterek, bu görüşmedeki en önemli maddelerinin F-35 konusu olacağını söyledi.
F-35'le ilgili olarak Türkiye'nin 1 milyar 400 milyon dolarlık yapmış olduğu bir ödeme olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Bu ödemeyle ilgili olarak da tabii ki bunun bize geri ödeme planının nasıl olacağını kendileriyle görüşmemiz gerekecek. Bu konuda mükaleme ne getirecek ne götürecek; onu kendileriyle görüşerek öğreneceğiz. Alt düzeyde aldığımız bazı bilgiler var. Bize F-16 verme konusunda gelen bazı bilgiler… Bize gelen bilgi, bunlarla bu işi ödeme gibi bir plan olduğu yönünde. Bu doğru mudur, değil midir; bunları kendilerinden öğreneceğiz. En üst düzeyde de bunu tabii benim Sayın Biden ile konuşmam isabetli olacaktır. Eğer böyleyse ona göre bir anlaşma yoluna gitmiş olacağız." İfadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA, TÜRGEV ve Ensar gibi kuruluşlara yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine, bu kurumlara iftiralar atıldığını söyledi.
"HDP ile CHP orada zillet ittifakı olarak cibilliyetlerinin gereğini yaptılar"
Erdoğan, sınır ötesi operasyonlara ilişkin TBMM'de kabul edilen tezkereler hakkında CHP ve HDP'nin karşı durduğunun hatırlatılması üzerine, "Bunlardan farklı bir şey beklenir mi ki… CHP ve HDP'nin verecekleri oy zaten belliydi. Bunlar cibilliyetlerinin gereğini yaptılar. Orada sadece İP (İYİ Parti) farklı bir karar ortaya koymuş oldu ama HDP ile CHP orada zillet ittifakı olarak cibilliyetlerinin gereğini yaptılar. Biz terörle mücadeleyi onların desteğini alarak değil, onların desteğinin tamamen dışında zaten sürdürüyoruz. Bundan sonra da yine aynı kararlılıkla terörle mücadelemizi sürdüreceğiz. Hiç endişeniz olmasın, terörle mücadelede millet bizimle beraber. Ordumuz, jandarmamız, bu noktada bizlerle beraber. Biz terörle mücadelemizi kararlı bir şekilde de Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te, Bestler-Dereler'de, sınır ötesinde, sınır berisinde her yerde sürdürüyoruz." diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.