15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece Birecik’te, ilçe emniyet müdürlüğü görevlileri ile belediye başkanın sokaktaki halkı evlerine dönmeleri yönünde yaptıkları çağrıya ilişkin Şanlıurfa Valiliği tarafından açıklama yapıldı.

Konuyla ilgili basında yer alan haberlerin maksatlı olduğunun savunulduğu valilik açıklamasında, kamuoyunun zihninde oluşan sorulara ise tam anlamıyla bir açıklık getirilmedi.

18 Temmuz 2016 tarihli “Birecik’te polis ve belediye başkanı halkı dağıtmaya çalıştı” başlıklı haberimizde gündeme gelen olay, yalın ve kameralara yansıdığı şekilde sunulmuş, habercilik görevi ifa edilmiş ve kamuoyu bilgilendirilmişti.

Söz konusu haberde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla sokaklara, meydanlara çıkan ve darbeye karşı direnen Birecik halkına, ilçe emniyet müdürlüğünde görevli polisler ve Belediye Başkanı M. Faruk Pınarbaşı’nın “aldıkları istihbari bilgiler” nedeniyle evlerine dönme çağrısı yaptıkları tüm açıklığıyla yansıtılmıştı.

Habere konu olan görüntülerde de görüldüğü üzere halk bu çağrıya “Cumhurbaşkanı sokaklara çıkın diyor, siz dönün diyorsunuz. Sizi mi dinleyelim Cumhurbaşkanını mı” diye tepki göstermiş ve darbe karşıtı eylemlerine devam etmişti.

Konuyu gündeme getiren İLKHA’nın Birecik muhabiri ve Şanlıurfa Temsilcisi haberin yayınlandığının ertesi günü gösterilerin yapıldığı meydanda haber takibi yaparken Belediye Başkanı Pınarbaşı’nın yanında bulunan kişiler tarafından darp edilmiş, olayı seyreden polis ise daha sonra şiddete maruz kalan İLKHA çalışanlarını gözaltına almıştı.

Ardından konuyla ilgili olarak Belediye Başkanı Pınarbaşı, makamında basına açıklamalarda bulunmuştu. Pınarbaşı, “Emniyet Müdürü bizden bu topluluğu dağıtmamızı istedi” diyerek şunları söylemişti:

“Bu arada ilçe emniyet müdürümüz bizatihi partiye gelerek çok önemli bir duyum alındığını, bunun milli istihbarat bilgisi olduğunu ve bu bilgiyi vali ve il emniyet müdürünün kendilerine kanalize ettiğini, dolayısıyla burada Suruç üzerinden 200’e yakın terörist bir gurubun geçtiği, bunun bir gurubunun da Birecik’e yöneldiğini bize bilgi olarak verdi. Çok önemli bir duyum olduğunu, bu nedenle bir infial, toplu bir katliam olmaması için de bizden bu topluluğu dağıtmamızı söyledi. Ben, tabi bu konuda ilçe emniyet müdürlüğünün bilgisine muhakkak ki güvendim ama bir tedbir olarak Şanlıurfa il başkanımızı o gece aradım. Saat herhalde 03.30’a yakındı. İl başkanımıza durumu anlattım, dedi ki başkan bana 10 dakika müsaade et ben görüşeyim sana dönerim dedi. Sayın başkan benimle 10 dakika sonra benimle görüştü. Dedi ki; doğrudur, bu bilgi teyit edilmiştir, milli istihbarat bilgisidir ve siz halkı bir infial, bir toplumsal katliam yaşamamız için dağıtabilirsiniz.”

Görüştüğümüz AK Parti Şanlıurfa İl Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül ise konu hakkında “Biz kimseye dağılın talimatı vermedik!” demiş ve ardından şu açıklamayı yapmıştı:

“Ben telefonla aradığımda gerek MİT’ten, gerekse polis emniyet istihbarattan, topluluğa sızma konusunda ciddi bilgiler elde ettiklerini söylediler. Dediler topluma bunu söylersek panik olacak. Bu nedenle emniyet ve MİT yetkilileri toplumu dağıtmamızın toplum açısından daha yararlı olacağını söylediler. Dedim ki, siz evlerinize gitmeyin, parti de sabaha kadar oturmaya devam edin, olay böyle gelişti.”

Beyazgül, söz konusu istihbarat bilgisini valilik veya emniyet müdürlüğünden teyit ettirip ettirmedikleri sorusana ise şu cevabı vermişti:

“Gece çok yoğundu zaten. Biz de bir yere ulaşamıyoruz. Emniyet veya MİT’e teyit gibi aklımıza bir şey gelmedi. Genel merkezden gelen talimat ilçe ve il binalarında toplanış şeklindeydi. Bu nedenle arkadaşlara ilçe binasındaki toplantınıza devam edin dedik. Talimatta o şekilde. Dağılmak değil, ilçe binasına geçin dedik.”

Hem 15 Temmuz gecesi ve hem sonrasında yaptığımız haberlerde Şanlıurfa Valiliği haberimize direk konu olmamışken, konuyla ilgili İLKHA’ya gönderdiği açıklamada, olayın aktarılış biçiminin yanıltıcı ve farklı algı oluşturmaya yönelik olduğunu savundu.

Şanlıurfa Valiliği tarafından yapılan dikkat çekici açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Ajansınızın internet sitesinde 18 Temmuz 2016 tarihinde ‘Birecik’te Polis ve Belediye Başkanı Halkı Dağıtmaya Çalıştı’ başlığıyla bir haber yayınlanmıştır.

15 Temmuz 2016 gecesi ülkemizde yaşanan darbe girişiminin ardından tüm Türkiye’de olduğu gibi İlimiz Birecik ilçesinde de vatandaşlarımız demokrasiye ve iradesine sahip çıkmak adına sokaklara ve meydanlara çıkmıştır.

Anılan tarihte Birecik ilçesinde vatandaşlarımızın demokrasi ve milli irade için sokaklara çıktığı anlarda İlçe Emniyet Müdürlüğümüzün mahallen yaptığı değerlendirmelere dayandırılarak İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkilileri ve İlçe Belediye Başkanımız Faruk Pınarbaşı ile toplanan vatandaşlarımıza, lüzum görülen telkinlerde bulunulmuştur.

Hal böyle iken İlçe Emniyet Müdürü ve İlçe Belediye Başkanımızın çalışmaları muhtelif yazılı ve görsel basında tamamen yanıltıcı ve farklı algı oluşturmaya malzeme yapılmaya çalışılmıştır.”

Valilik açıklamasında, 15 Temmuz gecesi sokaktaki halka evlerinize dönün çağrısının kendileri tarafından değil de “İlçe Emniyet Müdürlüğünün mahallen yaptığı değerlendirmelere dayandırılarak İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkilileri ile İlçe Belediye Başkanı Faruk Pınarbaşı” tarafından yapıldığı dikkat çeken ifade olarak göze çarpıyor.

Söz konusu valilik açıklaması ile Birecik Belediye Başkanı Pınarbaşı’nın beyanatları farklı yönlerde olduğu görülürken, olay gecesi çekilen videolarda da tüm olup biten diyaloglar kameralara yalın haliyle yansıyor.

O gece yaşananlara dair kamuoyunun zihninde oluşan şu sorular ise hâlâ cevap bekliyor:

-O gece gerçekte neler yaşandı?

-Polisin ulaştığı ve halkın dağılmasını istemesine neden olan istihbari bilgi neydi?

-Belediye Başkanı Pınarbaşı’nın halkın dağıtılmasına gerekçe gösterdiği Suruç üzerinden sızan 200 kişilik terörist grubun akıbeti ne oldu?

-Söz konusu istihbarat hangi makamlarca onaylandı?

-Şanlıurfa Valiliğinin 200 kişilik terörist gruptan haberi var mıydı? Varsa ne gibi önlemler alındı? Operasyon yapıldı mı?

-Eğer istihbarat bilgisi doğru ise Suriye sınırında güvenlik zaafiyeti yok mudur?

-Birecik Emniyet Müdürlüğünün “mahallen” yaptığı değerlendirmeden, Şanlıurfa Valiliği ve İl Emniyet Müdürlüğü bilgilendirilmiş miydi?

İLKHA