Değirmen sektöründen 120 milyon dolarlık yatırım

Değirmen sektöründen 120 milyon dolarlık yatırım

​TÜYAP ve DESMÜD İstanbul'da "Dünya Değirmen Makineleri Teknolojileri ve Yan Sanayi Fuarı" için çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor.

Tüyap Fuar ve Fuarcılık Hizmetleri A.Ş. ile Değirmen ve Sektör Makinaları Üreticileri Derneği (DESMÜD) 29 Mart-1 Nisan tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilecek 'Dünya Değirmen Makineleri Teknolojileri ve Yan Sanayi Fuarı' (World Mill Tech) için çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor.

İlk kez düzenlenecek World Mill Tech, tohum üreticilerinden uluslararası hububat ve bakliyat alıcılarına, değirmen yöneticilerinden gıda firmalarının yöneticilerine, sivil toplum kuruluşlarından akademisyenlere kadar geniş bir ziyaretçi profilini ağırlayacak. 16 ülkeden 96 marka ve 120’den fazla katılımcı, 4 salon 30 bin metrekarelik TÜYAP alanında bir araya gelecek.

29 Mart-1 Nisan tarihlerinde ilk kez düzenlenecek 'Dünya Değirmen Makineleri Teknolojileri ve Yan Sanayi Fuarı' (World Mill Tech) öncesi sektörü değerlendiren Değirmen ve Sektör Makinaları Üreticileri Derneği (DESMÜD) Başkanı Zeki Demirtaşoğlu, "Ürettiğimiz makinelerin yüzde 90'ını ihraç ediyoruz. İhracat rakamlarında Çin'den sonra 2'nciyiz. Fuarla birlikte hedefimiz lider olmak" dedi.

2018 ve 2019 yılları için 120 milyon dolarlık yatırım hedefleri olduğunu belirten Demirtaşoğlu, böylece ürün kalitesini yükseltip, ihracatı kilogram başına 12.5 dolardan 18-20 dolar seviyelerine çıkarmak istediklerini söyledi.

Fuar öncesi sektörle ilgili değerlendirmelerde bulunan DESMÜD Başkanı Zeki Demirtaşoğlu, değirmen ve sektör makineleri imalatçılarının 2017 yılında 100 milyon dolar civarında bir yatırım gerçekleştirdiğini söyledi.

"Yapılan bu yatırımlar sayesinde Türkiye’nin sektör ihracatı yüzde 50 arttı" diyen Demirtaşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye’de ihracatın kg bedeli 1.5 dolar civarındayken sektörümüzün ihracat değeri 12.5 dolar civarında. Değirmen makineleri sektörünün en önemli avantajlarından biri uluslararası arenada 4 adet büyük rakibinin olması. Bu firmaların ürünlerinin kaliteleri Türk mallarıyla aynı olmasına rağmen fiyatlarının yüksek olması nedeniyle Türk imalatçılar rekabette herhangi bir sorun yaşamıyor. Böylece karlılık oranları muhafaza ediliyor. Uluslararası arenada yerli imalatçılarımız sadece kendi aralarında fiyat rekabeti yaşıyor. Bu durumun da önüne geçebilmek için çalışmalarımız devam ediyor." 

Değirmen makineleri sektörünün dünyadaki toplam pazarının 3 milyar dolardan fazla olduğunu anlatan Demirtaşoğlu, "İhracat rakamlarında Türk değirmen makineleri sektörü dünyada Çin'den sonra 2'nci sırada yer alıyor. Fuarla birlikte hedefimiz lider olmak" diye konuştu. Türk değirmen makinelerinin yüzde 90’dan fazlasının yurt dışına ihraç edildiğine işaret eden Demirtaşoğlu, “Firmalarımız, değirmen makineleri üretiminden un tesisi kurulumuna kadar geniş bir kapsamda hizmet veriyor. Anahtar teslimi bir fabrikanın makine maliyeti, makine parkuru ve tahıl depolama alanları da dahil 1 milyon dolar ile 20 milyon dolar arasında değişiyor. Sudan’dan Çin’e, Tayland’dan Endonezya’ya, Irak’tan Karayipler'e un ihracatı gerçekleştiriyoruz. 1 milyar 77 milyon dolar ihracat hacmi ile değirmencilikte güçlü bir role sahibiz. Her yıl gittikçe artan bir ivmede ülkemize döviz girdisi sağlıyoruz." dedi.

120 milyon dolarlık yatırım planı

2018 ve 2019 yıllarında, değirmen makineleri sektörünün yine 120 milyon dolarlık bir yatırım planı ortaya koyduğunu açıklayan Demirtaşoğlu, gelecek hedefleri hakkında şunları kaydetti:

"Bu planı hayata geçirerek ürün kalitesini daha da yükseltmek ve ürün ihracat rakamını kilogram başına 12.5 dolardan 18-20 dolara çıkarmak istiyoruz. Böylece teknolojik ve stratejik ürün üreterek ülkeye daha fazla katma değer yaratabiliriz. İhracat rakamlarımızda bu yıl yüzde 40’lık bir büyüme ve 2019'da en az yüzde 30-40 arasında bir büyüme öngörüyoruz."

Ana problem ara eleman

Türkiye’de tüm sektörlerde olduğu gibi değirmen makineleri sektöründe de ana problemin yetişmiş ara eleman ve eğitimi olduğunu belirten Demirtaşoğlu, bu problemi aşmak için Milli Eğitim Bakanlığı ile ortak bir çalışma yürüterek hazırladıkları projeyi 2-3 yıl içerisinde hayata geçirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Döviz kurundaki yükseliş nedeniyle girdi maliyetlerinin artmasının da sektör için diğer negatif durumlardan biri olduğunu anlatan Demirtaşoğlu, "Bu artışın verdiği zararın önüne geçmek için bu konularda devletin Türkiye’de üretilmeyen ürünlere verdiği desteğin kolaylaştırılması ve artırılması, özellikle genç girişimcilerin sanayiye kazandırılması hedeflenmelidir. Ayrıca derneğimiz tarafından, üretim yapan firmalarımızın yer aldığı sanayi ve organize sanayi bölgelerindeki elektrik, su, iletişim, yol ve altyapı problemlerinin acilen çözüme kavuşturularak ülkenin üretim ve ihracat miktarının hızlı bir şekilde artırılması gerekiyor." yorumunu yaptı.

İhracat rakamlarının her yıl artarak devam ettiği belirtilen açıklamada 2013 yılında 384 milyon 919 bin 155 lira, 2014’te 52 milyon381 bin 500 lira, 2015 yılında 636 milyon 743 bin 174 lira, 2016’da 556 milyon 542 bin 083 lira 2017’de 856 milyon 915 bin 203 lira ve 2018 yılı için tahmin edilen rakam bir milyar lira olarak açıklandı. (Nizamettin Aşkin-İLKHA) 









HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.