Mehmet Zülfi TAN
Denenmişi Denemeyin
Hükümet İnsan Hakları Eylem planının açıkladı. Güzel maddeler alt alta sıralanmış. İnşallah uygulamaya da geçer ve ülkemiz bu alanda istenen seviyeye doğru gelmiş olur.
Tabi bu değişikliklerin nihayetinde, Anayasa’yı değiştirme projesi var. Asıl üzerinde durulması gereken mesele budur. Eğer Anayasa değişirse bu maddeler bir işe yarayacak, yoksa iş eski haline dönecek. Asıl değişmeden, kök değiştirilmeden, dalları ne kadar değiştirsen değiştir veya aşılarsan aşıla, birileri gelir aşılı dalları keserler ve kök eski haline döner.
Onun için bu konuda muhalefeti beklemeye gerek yok. Adı üstünde, muhalefet. Senin yaptığın her şeye muhalif olma üzerine politika yapan bir yapıdan, seninle aynı düşünceyi paylaşması, aynı eylemi yapması mümkün değil. Zaten onlar da bunun olamayacağını açıkça söylüyorlar.
Ayrıca CHP gibi bir partinin kalkıp da, sizin yapacağınız anayasaya destek vereceğini düşünmek bile, aklını ekmek peynir ile yemektir. Bu partinin var oluş sebebi, halkın önüne geçip, yönünü batıya çevirmek ve onlara kul köle yapmaktır. Bunların, bu halkın öz değerleri için iş yaptığı görülmemiştir.
Bu konu ile ilgili yakın geçmişte bir hadise yaşadık. Yaklaşık on sene önce, başörtüsü meselesinde. Hükümet, başörtü mağduriyetinin kalkması için yasal bir altyapı oluşturmak istedi. Yani o kadar mağduriyetten sonra bile, bunlar bu örtü yasağının kalkmaması için bin bir türlü takla attılar.
Hatta iyi hatırlıyorum o zamanlarda kızım ilkokul beşe gidiyordu. Artık başörtülü gitmek istiyordu. O zamanlarda TESSEP’in de böyle bir kampanyası vardı. Kızım da örtüsünü takıp okula gitti. Hatta bu kampanyaya birçok okulda öğrencilerden destek geldi. AK Parti dönemi olmasına rağmen okul müdürleri öğrencileri tecrit ettiler. İkna odalarına aldılar. Öğrenciler geri adım atmayınca bu sefer velilere baskı yaptılar. Beni de okula çağırdılar.
Kararlılığımızı görünce bu sefer kaymakamlığa çağırdılar. Kaymakam beyle görüştük. Bana dedi; hocam şu anda mecliste üniversitelerde örtünün serbest bırakılması için CHP ile bile anlaştılar gibi. Eğer siz bu talebinizden vazgeçmez iseniz, onlar da bu işe engel olurlar. Siz de vebal altına girersiniz dedi. Ben de dedim ki; onların şimdiye kadar hayırlı bir işe evet dediği görülmüş mü? Bu da öyle olacak. Bu işi bu hale getiren onlar. Hem biz onun bunun için bu işi yapmıyoruz. Biz Allah için emrini yerine getirmeye çalışıyoruz. Madem demokrasi ve insan hakları var, biz de Müslümanlar olarak hakkımızı istiyoruz. Neticede CHP karşı çıktı ve hala da örtü ile ilgili yasal bir düzenleme yapılamadı. Hala da yapılmış değil.
Şimdi bugün de CHP aynı kafada. Eğer bunları bekleyip ikna olacaklarını düşünerek adım atılmıyorsa vay halimize o zaman. Eyvah ki eyvah!
CHP ve HDP halkın değerlerine düşmanlıkta birbiri ile yarışan iki partidir. Bunlar sadece yıkmak için destek verirler. İstanbul Sözleşmesi gibi!
Anayasa gibi halkın geleceğini belirleyen bir metinde bunlara danışmak, fikir almak, beraber yürümek mümkün değildir. En ufak bir meselede bile vaveylayı koparanların, Anayasa’da destek olmaları mümkün değildir.
Hükümet bu konuda samimi ise hiç kimseyi beklemeden halk için bunu yapmalı ve parlamento olmaz ise bunu halka arz etmeli. Halk oylamasına gidilmeli.
Denenip başarısızlıkla sonuçlanmışı tekrar denemek, ancak hüsran getirir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.