Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi Tanıtıldı
Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi, fakülteler, yüksekokul ve araştırma merkezlerinde görev yapan tüm akademik personele, tanıtıldı.
DİYARBAKIR - Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi, akademik personele tanıtıldı. Fakülteler, yüksekokul, ve araştırma merkezlerinde görev yapan tüm akademik personel, Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi'nde bir araya geldi.
Kalp Hastanesi hakkında Hastaneler Başhekimi Prof. Dr. Sait Alan tarafından verilen brifinge, Vali Mustafa Toprak, Rektör Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç, rektör yardımcıları Prof. Dr. Aslan Bilici, Prof. Dr. Aytekin Sır, Prof. Dr. Mustafa Arıca, Genel Sekreter Prof. Dr. Sabri Eyigün, Karacadağ Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. İlhan Karakoyun, dekanlar ve akademik personel katıldı.
Pekçok Hasta Burada Tedavi Edildi
Kalp Hastanesi Konferans salonunda, ameliyathaneden canlı yayın üzerinden yürütülen operasyonun, yansıtılması ile başlayan programda, İstanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ömer Göktekin, 1 yıldır, ayda bir buraya gelerek, Türkiye'de yapılmayan bir çok vakanın burada tedavi edildiğini söyledi. Dicle Üniversitesi Kalp Hastanesi'nin son derece modern cihazlarla donatıldığını ve her türlü imkana elverişli bir merkez olduğuna dikkat çeken Göktekin, Eylül ayında burada büyük bir kongrenin yapılacağı haberini verdi.
İstanbul'dan sonra en büyük Kalp Hastanesi'nin Diyarbakır'da olduğunu dile getirerek söze başlayan Başhekim Prof. Dr. Sait Alan ise Dicle Üniversitesi Hastaneleri hakkında genel bir bilgi verdi. Son 4 yılda gerçekleştirilmiş olan yenilikler ve çalışmalar konusunda ayrıntılar sunan Alan, hastane alt yapısında gerçekleştirmiş oldukları değişimler konusunda konukları aydınlatarak, yapılan yenilikler konusunda açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin En Büyük Protez Merkezine Sahip
Dijital görüntüleme arşiv sistemine geçerek, dijital alt yapıda gerçekleştirmiş oldukları yenilikten söz eden Alan, Türkiye'nin en büyük protez merkezine sahip olduklarını açıkladı. Doku ve organ nakli merkezini kurarak bölgedeki ciddi bir eksikliği giderdiklerini kaydeden Başhekim Alan, biyonik kulak ameliyatı ve erken doğan bebek körlüğü tedavileriyle Doğu'dan Batı'ya olan hasta göçünü tersine çevirdiklerini ifade etti. Kardiyolojide ilkler zincirine yenilerin eklendiğini vurgulayan Alan, Dicle Üniversitesi Hastanelerinin bölgede yıldızının parladığını belirtti.
Yönetime gelmeden önce çıktıkları programlarda, verdikleri röportajlarda içlerini acıtan ve vicdanları sızlatan duruma dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç, o dönemde Dicle Üniversitesi hastanelerinden duyulan yakınmaları dile getirerek sözlerine başladı. Şimdi ise katıldıkları televizyon programlarında gelinen noktaya işaret ederek, kat ettikleri yola dikkat çekti.
Hedeflerinin; gerek üniversitenin gerekse hastanelerinin, öncelikle Türkiye'nin ve Ortadoğu'nun ve dünyanın nadide kurumları haline getirmek olduğunu belirten Saraç, Dicle Üniversitesi'nin tercih edilen kurumlar haline getirmek gayretinde olduklarını kaydetti. Dört yıllık bu süreçte ve gelinen aşamanın sonucunda TSE belgelerini almaya hak kazandıklarını anlatan Saraç, bundan sonraki süreçte, gerekli reklamın yapılması halinde komşu ülkelerden gelecek olan hastalar ile bu coğrafyanın tercih edilen hastanelerinden biri olma amacında olduklarını ifade etti.
Bu hastanenin yapımında emeği geçen başta Rektör Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç başta olmak üzere tüm çalışma ekibine, hastane başhekimliğine ve emeği geçen herkese teşekkür ederek söz alan Vali Mustafa Toprak, şunları söyledi: "Hem Ortadoğu'nun hem de Balkanların gerçekten bulunduğumuz coğrafyanın belki en önemli ihtisas hastanesi burada kuruldu. Yatak sayısı ve donanımıyla ve hocalarımızın da etkinliğiyle birlikte burada hizmet vermeye başladı. Bende bundan İl Valisi olarak gurur duyuyorum."
Sağlık Bakanlığının 2010 yılında Dicle Üniversitesi hastanelerine organ nakli konusunda böbrek, karaciğer ve kornea nakli konusunda olmak üzere 3 yetki verdiğini söyleyen Vali Toprak, tebrik ederek, Dicle Üniversitesi Hastanesinin hızlı ve güvenli bir şekilde olması gereken sistemleri kurarak nakillere başladığını ifade etti. Dolayısıyla hasta göçünün tersine dönmesinden büyük mutluluk duyduğu belirtti.
Hasta yakınlarının geçici de olsa kalmaları gereken bir yer olması gerektiğini, bunun için Dicle Üniversitesi bünyesinde kurulan şefkat evinin SODES projesiyle desteklendiğini, gene bir proje dahilinde Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü, Diyarbakır Valiliği ve Dicle Üniversitesi işbirliğiyle onkoloji ve çocuk hastanesinin bulunduğu yerde hasta yakınlarının dinlenmeleri için bir ortam oluşturma düşüncesinde olduklarını belirtti.
Dicle Üniversitesi'ni gerek alt yapısı bakımından, gerekse her türlü donanımı ve verdiği hizmet bakımından tebrik ettiğini söyleyen Toprak, dekanlarla ve çeşitli birimlerle projeler gerçekleştirdiklerini ifade etti. (Emrullah Araz - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.