Son zamanlarda hızla gelişen dijital teknoloji ve romanlardan uyarlanan dizilerin yaygınlaşması kitap sektörünü olumsuz yönde etkilerken, kitapçılar bu gidişattan oldukça rahatsız.

Konu hakkında İLKHA’ya değerlendirmelerde bulunan kitapçı Abdulaziz Göktürk, dijital teknoloji ve dizilerin kitap sektörünü olumsuz etkilediğini söyledi.

Geçmiş dönemlerde yazılan kitaplar ile şimdi yazılan kitapların arasında farkların olduğunu söyleyen Göktürk, geçmişte yazılan kitaplarda ufuk açıcı ve bir düşünce oluşturduğunu ama şimdi yazılan kitapların ekseriyeti aşk üzerine yazıldığını ifade etti.

Sanal kitapların artmasıyla olumsuz etkilendiklerini söyleyen Göktürk, “Son dönemler artan sanal kitaplar, kitapevleri açısından ciddi anlamda bir gelişme olmasa da sitelerin artmasıyla ve benzeri satış noktalarının artmasıyla olumsuz yansımalarını görüyoruz. Ama bu artış kitabın okuma açısından olumlu ya da olumsuz diye geçmişe göre değerlendirilirse çokta olumlu olmadığı görülüyor.” dedi.

“Türkiye’de çok satılan kitapların içeriği boş ve anlamsızdır”

Bilgi oluşturma açısından hiçbir katkının olmadığı kitapların daha revaçta olduğunu söyleyen Göktürk, “Türkiye’de en çok satanlar başlığı altında yazılan kitaplar okunuluyor. Bu da içerik açısından müşterilerin kendi yöntemiyle oluşan bir ağıdır.  Türkiye’de çok satılan kitapların içeriği boş ve anlamsızdır. Ne ufuk açma açısından ne bilgi oluşturma açısından hiçbir katkısı olmaya kitapların daha revaçta olduğunu görüyoruz. Daha çok gençlerin günü geçirmesine yönelik kitaplar daha çok okunuyor. Bu da kitap sektörünü ve kitap okuyucuları için ciddi bir sorundur .” ifadelerini kullandı.

“Diziye çevrilen romanlar toplumu olumsuz yönde etkiliyor”

Revaçta olan kitapların dizilere çevrildiğini, bu da kitap açısından olumsuz bir durum olduğunu ifade eden Göktürk, şöyle devam etti: “Şu an ki durumu değerlendirmek gerekirse çok okumak bir dizi izlemek gibi bir şey oluyor. Zaten revaçta olan kitaplar dizilere çevrilerek yayınlanıyor. Bu hayat içerisinde kitabın algısına yönelik olumlu bir gelişme değildir. Kitabın durumu biraz farklıdır. Onu teneffüs etmek, eline alıp hemhal olmanın ayrı bir zevki vardır. Dizi haline çevrildiği zaman birçok yerinde değişmeler, oynamalar oluyor. Kişinin kitap okuması, kitap okumayı geliştirmesi açısından daha faydalıdır. Diziye çevrilen romanlarda hayata bir şey katmasından çok toplumu olumsuz yönde değişimini sağlayacak etkide oluyor. Görmüş olduğumuz dizilerde ahlaki yozlaşma hedefleniyor.  Bu da aile yaşam biçimini, İslam kültürünü etkiliyor.”

Geçmiş dönemlerde yazılan kitapların daha etkili olduğunu sözlerine ekleyen Göktaş,“Ekseri çıkan kitaplar da aşk-meşk ile ilgili kitaplardır. Son dönemde yazılan kitapların yüzde doksanı bu yöndedir. Geçmiş dönemlerde okunan kitaplar daha kaliteli, daha ufuk açıcı, sağ-sol fark etmeden bir düşünce ekseninde bir düşünce, bir fikir oluşturuyordu. Şu an ki kitaplar ise gençlerin tamamen özgürlükçü bir algısının oluşmasını sağlayan, hiçbir sınır tanımayan bir düzeyde yazılıyor.” dedi.

Şanlıurfa’da kitap okuma oranının düşük bir seviyede olduğunu, her iki adımda bir lokanta ya da telefoncu ile karşı karşıya kalındığını söyleyen Göktürk,  Şanlıurfa’da sadece 3-4 tane kitapçının olduğunu, bu durumun ise kitaba gösterilen ilgi ve alakanın vahametini gösterdiğini ifade etti.

İLKHA