Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Arvas: "Örnek mekân, örnek insan: Cami ve din görevlisi"
Din görevlilerinin hayatın her anında toplumun yanında ve hizmetinde olduklarını belirten, Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Nurullah Arvas, din görevlilerine gerekli önemin verilmesi gerektiğini ifade etti.
Din görevlilerinin ve camilerin toplumdaki yeri ve önemine dikkat çekmek, onların gerçek işlevini ortaya koymak, sıkıntılarını dile getirmek, çözüm önerileri sunmak ve camilerin daha işlevsel hale gelmesini sağlamak amacıyla 1-7 Ekim tarihleri arasında “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kutlanıyor.
Camiler ve Din Görevlileri Haftası münasebeti ile yazılı bir açıklama yapan Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Nurullah Arvas, Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın Din Görevlisi eksenli kutlamasını isteyerek “Bu hafta fedakâr din görevlilerimizin toplum açısından öneminin ve yaşadıkları sıkıntıların dile getirildiği bu konularda farkındalık oluşturulan bir hafta olarak kutlanmalıdır” dedi.
Arvas, yapılan araştırmalarında din görevlilerinin bu haftanın amacına uygun şekilde din görevlilerinin sıkıntılarının ele alındığı bir hafta olarak kutlanmasını istediklerini belirterek “Camiyi ve cemaati sevk eden din görevlilerimiz aynı zamanda beşikten mezara hayatın her alanında insanımızın yanındadır. Tüm ömürlerini din hizmetine adayan toplumun önderi konumundaki din görevlilerimizin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını kutuluyor daha iyi ve kaliteli hizmet verebilmeleri için yetkili sendika olarak elimizden gelini yapacağımızı bilmelerini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Din görevlilerinin Peygamber varisleri olduğunu söyleyen Arvas, “Toplumumuzda temel insani ve ahlaki değerlerin yaşamasına, toplumumuzun manen yükselmesine önemli katkılar sağlayan, camilerimizin inşa ve imarında rol alan, dünyevi bir karşılık beklemeden büyük fedakarlıklarda bulunan, samimi davranış ve güler yüzleriyle gönüllerini bütün insanlara açan, hikmet dolu sözleri, dinlendirici hoş sohbetleriyle büyük, küçük herkesin gönlünü kazanan ve görev mahallerinde büyük azim ve gayretle dini hizmetleri en güzel bir şekilde sunmaya gayret eden din görevlilerimize karşı son zamanlarda bazı medya kuruluşlarında ve sosyal medya mecralarında yapılan saldırıları kınıyor bu tür haksız saldırıların bir daha yaşanmaması temenni ediyorum” şeklinde konuştu.
“Doğumdan ölüme hep halkımızın yanındayız”
Diyanet İşleri Başkanlığının toplumum din hizmeti ve irşat görevini karşıladığını söyleyen Arvas, şöyle konuştu:
“Bir yandan, başta Kur'an kursları vasıtasıyla yaygın din eğitimi faaliyetleri yürütülmeye çalışılırken, diğer yandan, cami içi ve dışı din hizmetleri gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Bunun yanı sıra, ailede din eğitimi faaliyetlerini desteklemek amacıyla, yetişkin bayanlara yönelik olarak devam ettirilen Kur'an kursları ile il ve ilçe müftülükleri bünyesinde ailelerin dini konulardaki ihtiyaçlarına cevap vermek üzere Aile ve İrşat ve Rehberlik Büroları faaliyet göstermektedir. Söz konusu faaliyetler müftü, vaiz, Kur’an kursu öğreticisi, imam-hatip ve müezzin-kayyımlarımız tarafından yerine getirilmektedir.
Bunun yanında din görevlileri doğum, sünnet, nişan, nikâh, düğün, yeni doğan çocuklara isim koyma, asker uğurlama vb. hem de kötü günde hastalık, ölüm ve cenaze işlemleri vb. insanların yanında olmaktadırlar. Yani din görevlilerinin hizmet alanı yalnızca camiler değil hastaneler, cezaevleri, çocuk yuvaları, yetiştirme yurtları, huzurevlerini de vb. kapsamaktadır.”
“Vefa Destek Gruplarında görev alan din görevlilerinden muhbirlik yapmaları istenemez”
Bu yıl ülkemizi ve dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsüne karşı alınan tedbirlerin uygulanmasında da din görevlilerimiz etkin bir şekilde görev aldığını belirten Arvas, “Bu görevleri icra eden din görevlilerinden, tedbirlere uyulmaksızın gerçekleştirilen düğün ve diğer toplu merasimleri fotoğraflamaları ve bunları zabıta ve kolluk birimleriyle paylaşmaları beklenmekte ve istenmektedir. Vefa Destek Gruplarında aktif faaliyet icra eden din görevlilerimize yardımlaşma, dayanışma, mağdurlara yönelik hizmetlere katkı sunma dışında bir sorumluluk yüklenmemelidir.” diye konuştu
“Filyasyon Ekiplerinde görev alan din görevlilerinin güvenliği sağlanmalıdır”
Filyasyon ekiplerinde görev alan din görevlilerinin güvenlik ve sağlık tedbirlerinin alınması gerektiğini ifade eden Arvas, “Din görevlilerimiz ayrıca, Filyasyon ekiplerince gerçekleştirilen karantina altında olması gerekenlerin denetimi, gözlemlenmesi, bu amaçla kimlik denetimi ve sorgusu yapılması gibi faaliyetlerde de etkin görev almaktadır. Bu görevlileri esnasında hem şiddet hem de bulaş riskleri ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Çoğu zaman yanlarında polis olmadan ev ev gezerek bu görevi icra etmektedirler. Çeşitli şiddet olayları ile de karşılaşan din görevlilerinin güvenlikleri sağlanmalı ve sağlıklarını korumaya dair tedbirler de alınmalıdır. Filyasyon ekiplerinin görevlerini icra etmesinde kolluk-güvenlik birimlerinin din görevlilerimize refakat etmesini koruyucu giysi ve aparatların tedariki konularında hassas davranılmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“Din görevlileri Coronavirus’ten vefat edenlerin cenazelerini yıkama konusunda zorlanıyor”
Belediye görevlileri tarafından yıkanması gereken cenazelerin din görevlileri tarafından yıkandığına dikkat çeken Arvas “5393 Sayılı Belediyeler Kanunu’nun 14’ünncü maddesi kapsamında defin ve mezarlık işleri belediyelerin sorumluluğundadır ve belediyelerin görevlendirdiği gassallar tarafından cenazeler yıkanır. Buna rağmen pandemi döneminde Covid-19’a bağlı ölümlerde gassal işlevinin din görevlileri, cami görevlileri ve Kuran kursu öğreticileri tarafından üstlenilmesi yönünde zorlama ve baskı üretildi. Hukuken görevlerinin arasında olmamasına ve fiilen de kendi istekleri bulunmamasına rağmen bu yönde işlem icra etmeleri istenen din görevlilerine, gassal işlemlerinin icrasını sağlamaya yönelik herhangi bir koruyucu malzeme temini de çoğu zaman gerçekleştirilmiyor. Kendi istek ve iradeleriyle görevi icra etme hali hariç olmak üzere cami görevlileri ve Kuran kursu öğreticilerinin cenazenin yıkanması noktasında sorumlu ve zorunlu tutulması uygulamasından vazgeçilmelidir.” dedi.
“Kurumdaki 4/B’li çifte standardı bir an önce son bulmalı”
Arvas, “Başkanlığımızda halen 2 tip 4/B Sözleşmeli personel çalıştırılmaktadır. Tüm 4/B sözleşmeli personel 3+1 formülü ile kadroya alınmalı ve çalışmalarını müteakip 1 yılın sonunda eşi ister kamuda isterse özel sektörde çalışsın tüm 4/B sözleşmeli personel becayiş ve eş durumu tayininden yararlanmalıdır. Sendika olarak kurum personelimizi sıkıntıya sokan bu uygulamaların bir an önce düzeltilmesini istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“İlitam kontenjanları yükseltilmelidir”
Sendika olarak din görevlilerinin eğitimini önemsediklerini ifade eden Arvas, “Cami ve ilim temasıyla kutlanan bu yıl ki Camiler ve Din Görevliler Haftası’nın ruhuna uygun olarak ilimlerini artırmak eğitimlerine devam etmek isteyen İlahiyat önlisans mezunu arkadaşlarımızın lisanslarını tamamlamalarına imkân sağlanmalıdır. Bu nedenle İlitam kontenjanlarının bir an önce talebi karşılayacak şekilde yükseltilmesini ve kurum personeline özel kontenjan ayrılmasını istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Örnek Mekân, Örnek İnsan: Cami ve Din Görevlisi”
Pandemi sürecinde camilerin Corona tedbirlerine en çok riayet edilen mekanlar ve din görevlilerinin de fedakarlıkları ve yaptıkları hizmetlerle örnek insan olduklarını hatırlatan Arvas, şunları söyledi:
“Bu vesileyle, ülkemizde metropol şehrinden mezrasına, ilinden ilçesine, yeryüzünün en uzak noktasında görev yapan din gönüllüsü kardeşlerime kadar mescit ve camilerde din hizmetlerinin en güzel şekilde yapılması için fedakârca çalışan, topluma rehberlik ve önderlik eden, ilmi, irfanı ve yaşantısıyla örnek olan, mihrabın, minberin ve kürsünün hakkını veren bütün kardeşlerimin Camiler ve Din Görevlileri Haftasını tebrik ediyor, ebediyete irtihal edenlere Cenab-ı Hak’tan rahmet niyaz ediyorum.”
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.