Dünyada ilk kimyasal Suriye'de kullanılmış
Dünya tarihinde ilk kimyasal gazın Suriye'de Romalılar ile Sasaniler arasında yapılan savaşta kullanıldığı iddia edildi.
MARDİN - Mardin Artuklu Üniversitesi, Arkeoloji Bölümü Başkanı Yrd. Doç. Dr. Güner Coşkunsu yaptığı bir Literatür araştırması sonucunda İngiliz arkeologlar tarafından Suriye'deki Dura-Europos antik kentinde yapılan kazılarda, tarihin bilinen en eski kimyasal silah saldırısının izlerine rastlandığı iddia edilen bulgulara dikkat çekti.
Yrd.Doç.Dr. Coşkunsu, İngiliz arkeologlar tarafından, bugünkü Suriye topraklarında yer alan Roma İmparatorluğu'na ait Dura-Europos antik kentinde yürütülen araştırmalarda, tarihin bilinen en eski kimyasal silah saldırısının izlerini ortaya çıkarıldığını söyledi.
En eski zehirli gaz saldırısı bundan 1757 yıl önce yapılmış
Kimyasal gazların her zaman derin yaralar bıraktığını anlatan Coşkunsu, kimyasal gazların geçmişten bugüne her zaman savaşlarda kullanılan bir teknik olduğunu ifade etti. Çoşkunsu, "21 Ağustos 2013'de Suriye'de yüzlerce insanı öldürmeye yönelik kimyasal silahla yapılan katliam yaklaşık bir aydır başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın en önemli gündem konusu. Hangi açıdan bakılırsa bakılsın hiç bir affettirici ve kabul edilebilir tarafı olmayan o katliamı kimin, kimlerin yaptırdığına ilişkin hala bir konsensus bulunmamakla birlikte tarihe kara bir sayfa olarak geçtiği muhakkak. Hemen her gün basında haber konusu olan zehirli gaz kullanılarak yapılan o katliam bu günlerde bilim dünyasında kimyasal silahların ne zamandan beri kullanıldığına dair bir merak uyandırdı. Amerikan ve İngiliz basını ilk kez 2009'da İngiltere'deki Leicester Üniversitesi, Arkeoloji ve Eski Çağ Tarihi Bölümü'nden Prof. Simon James'in yayınladığında Batı ülkelerindeki gazetelerde büyük ilgi uyandıran bir haberini yeniden ve yankı uyandıracak şekilde manşete taşıdı. Bizim bugün burada politik ve ideolojik bir amaç taşımadan tamamıyla bilimsel bir meraktan dolayı konuştuğumuz konu Orta Doğu'nun en eski kimyasal silahının Suriye'de kullanılmış olması. Leicester Üniversitesi'nde görevli Simon James ve arkadaşları yürüttükleri araştırma neticesinde askerlerin, kenti kuşatan Sasaniler tarafından kimyasal silah kullanılarak öldürüldüğünü keşfetti. Simon James'in hipotezine göre zehirli gazlarla savaşmak Suriye'de ya da Orta Doğu'da sadece içinde bulunduğumuz yüzyılda olan bir şey değildi. Suriye'de şimdiki verilere göre en eski zehirli gaz saldırısı bundan 1757 yıl önce yapılmıştı. Olay M.S. 256 yılında bugünkü Suriye'nin doğusunda bulunan ve o zaman Roma kontrolünde olan Dura-Europos isimli bir kale yerleşmesinde Roma ve Sasani askerleri arasında yapılan bir kuşatmada yaşanmıştı. Suriye'de Fırat Nehri'nin Habur Nehri ile birleştiği yerin yaklaşık olarak 50 km aşağısında ve bugünkü Irak'ın 45 km yukarısındadır. Dura-Europos tarihteki en eski savaş taktiklerinden biri olan zehirli gazlarla savaşma konusunda en nadir ve önemli verileri sunmuştur. Üstelik tarihi hiç bir kaynakta belirtilmeyen bu kuşatmanın ve zehirli gaz kullanımının tek kanıtı arkeolojik verilerdir. Zaman içinde arkeolojik yöntem, teknik ve bakış açılarının değişip gelişmesiyle ilk kez 1930'larda kazılan Dura-Europos verileri bugün James ve onun gibi antik savaşlar üzerine çalışan arkeologlar tarafından yeniden gözden geçirilerek heyecan verici yepyeni sonuçlar vermektedir."dedi.
Laboratuvar analizleri ile ispatladı
İngiliz arkeolog James'in yaptığı incelemelerde surları yıkmak için tünel kazan Sasani askerlerini engellemek amacıyla surların altından kendi tünellerini kazan Romalıların, düşman tüneline rastladıkları zaman, sülfür kristali ve katran karışımının yakılmasından ortaya çıkan zehirli gazlarla boğularak öldüğünü yaptığı laboratuvar sonuçlardan aldığı verilerle desteklediğini anlatan Coşkunsu, "Roma askerleri Sasanilerin kaleyi tünel ve rampa kazarak ele geçirmeye çalıştıklarını fark ettiklerinde kendileri de karşı bir tünel kazmışlardı. Sasaniler durumu anladıklarında Romalılar'a korkunç ve acımasız bir sürpriz saldırı hazırladılar. Sürpriz de bitum ve sülfür kristallerinden oluşan bir karışımın yakılarak elde edilmesinden oluşan zehirli ve öldürücü bir gazdı. İskeletler, silahlar, zırhlar ve diğer tüm buluntular ağır bir şekilde yanmış olarak bulundular. Üniforması, silahları ve zırhından dolayı arkeologların Sasani olduğu tespit edilen bir asker iskeletinin yanında yanıcı bir malzeme olan bitumen bulunmuştu. Yine zehirli gaz kullanıldığı iddia edilen aynı tünelde sülfür kristalleri de ele geçmişti. Söz konusu kristallerin laboratuvar analizlerinde sülfür olduğu doğrulanmıştır. Tarihi kaynaklar Roma Dönemi'nde sülfür ve bitumenin kuşatmalarda sıkça yangın çıkartmak için kullanıldığını yazmaktadır. Ateşe bu maddeler birlikte atıldığında kesif bir koku ve gaz yayılır. Karbonmonoksit, karbondioksit ve sülfürdioksitten oluşan yağlı bir karışım oluşmakta ve gaz solunum yoluyla vücuda girdiğinde kısa bir sürede acı çektirerek öldürmektedir. James'e göre tüneldeki doğal bacalar sıcak gazları yukarıya iterek rüzgârın etkisiyle günlerce şehri etkilemiş ve gaza maruz kalan Romalıları birkaç saniyede ciddi şekilde ölümcül öksürük nöbetine sokmuş olabilir." dedi.
1757 Yıllık Olay Kimyasal Gaz Savaşı Kapsamına Giriyor
Arkeoloji Bölüm Başkanı Coşkunsu, James'in kazı arşiv ve alan çalışmalarına dayanarak Romalı askerlerin Sasaniler tarafından kasten atılmış zehirli gazlardan öldükleri için Dura'daki zehirli gaz kullanımının da Kimyasal Silahlar Sözleşmesinin 2. maddesine göre kimyasal gaz savaşı kapsamına girdiğini söylediğini hatırlattı.
Yazılı kaynaklarda olmayan bir savaş tekniği arkeolojik kazılar sayesinde ortaya çıktı
Kazılarda bulunan askerlerin savaşta öldükleri pozisyonda ve konumda trajik bir şekilde bulunduğunu kazılardan çekilen fotoğraflarla gösteren Coşkunsu, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:"Eğer James'in iddiası doğruysa askerler bulundukları yere düşmeden önce zehirli gazdan dolayı boğucu bir öksürüğe tutulmuş, acı çekmiş ve kıvranmışlardı. Suriye'deki ilk kimyasal gaz saldırısı olarak kabul edilen bu saldırının Dura-Europos'ta yaşayan diğer insanların hayatını nasıl etkilediğini şimdilik bilmiyoruz ama ileride yapılacak interdisipliner araştırmalar kuşkusuz gizem perdesini kaldıracak, heyecan verici sonuçlar verecektir. Sasaniler sur duvarlarını alttan açtıkları tünellerle yıkamamış olsalar da şehre girmişlerdir."
Coşkunsu, arkeolojik bir kazı sonucunda ortaya çıkan çalışmaların daha önce yazılı bir eserde yer alamamasının da önemli olduğunu ifade ederek, arkeolojik kazılardan elde edilen bilgilerin önemine dikkat çekerek, "Şimdilik bilinen hiç bir yazılı kaynakta bahsi geçmeyen Dura-Europos'taki bu kuşatma ve Orta Doğu'daki en eski zehirli gaz kullanımı yani en eski savaş taktiklerinden biri arkeolojik kazılar sayesinde ortaya çıktı" dedi.
Propaganda aracı olarak kullanılmamasını istedi
Coşkunsu, özellikle bu yazıya dayanarak okuyuculardan Orta Doğu'da kullanılan ilk kimyasal gazın Sasaniler tarafından Suriye'de kullanmış olmalarını gündeme getirmesini bugünkü İran ve Suriye halkı ve rejimi hakkında olumsuz, suçlayıcı ve düşmanlığa sebep olacak bir mesaj çıkartmamalarını isteyerek, tespit ve yorumlar yapmamaları konusunda duyarlı olmalarını ve bu iki ülke aleyhinde propaganda aracı olarak kullanmamalarını rica etti. Coşkunsu, "Objektif ve dikkatli okuyucu Simon James'in Suriye'deki ilk kimyasal silah kullanımına dair arkeolojik, bilimsel hipotezinin bundan 1757 yıl önce yaşamış insanlar arasında olduğunu anlayacak ve her iki tarafın da (Romalılar ve Sasaniler) yaşadıkları dönemde Greko-Roma taktikleriyle savaştıklarını öğrenecektir. Arkeolog Simon James'in çalışmasında özellikle vurguladığı gibi aklımızın bir kenarında askerlerin ölümünün tüneli aydınlatmak için kullanılan ateşin kazayla yangına dönüşmüş olabileceği ve zehirli gazları çıkaran bitum ve sülfürün yanmasına sebep olduğu ihtimali de olmalıdır. Bugün dünyada kimyasal silahla savaşmanın tespit edilebilmiş ilk örneği olduğu iddia edilen bu arkeolojik verinin geçmişten günümüze savaş taktikleri açısından önemli bir çalışma".
Askerler maaşları ile birlikte ölmüş
Coşkunsu yapılan arkeolojik çalışmadaki en trajik tespitlerden birinin olasılıkla Romalı askerlerin üzerlerinden çıkan Roma Dönemi sikkelerinin son maaşları olduğunu sözlerine ekledi.
Tarihte kimyasal silahların kullanımı
Coşkunsu açıklamasında ayrıca arkeolojik kalıntıları olmasa da tarihte kimyasal silahların kullanımı hakkında kitaplarda yer alan şu bilgileri verdi:
"Savaş sanatı üzerine kitaplar yazmış olan Yunan yazar Aeneas Tacticus M. Ö. 4. yy'da Antik Yunan'da kuşatmalarda tünellere bugün biokimyasal silah olarak kabul edilen öksürük yapıcı gazlar atıldığını yazmıştır.
Sun Tzu yaklaşık olarak M.Ö. 200 yılında yazdığı "Art of War" (Savaş Sanatı) isimli kitabında çok daha öncesinde (yaklaşık olarak M.Ö, 1000 yılında) Çinliler'in benzer bir taktiği kullandığını (arsenikli duman) yazdı.
Batıda M.Ö. 5. yy'da Atinalılar ve Spartalılar arasında yapılan Peleponez Savaşı'nda Spartalılar Atinalılar'ı duvarların altından attıkları sülfür, bitum ve ağaç karışımının yanmasıyla elde edilen boğucu bir gazla etkisiz hale getirdi.
1241 yılında Legnika Savaşı'nda Moğolların da öldürücü bir gaz kullanıldığı birincil olmayan kaynaklarda yazılıyor."(İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.