Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) İslami İlimler Fakültesi tarafından "Evrim ve Kur'an'da Yaratılış" temalı seminer düzenlendi. İslami İlimler Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Ahmet Özdemir ve Muş Alparslan Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Doktor Öğretim Üyesi Hüseyin Allahverdi'in konuşmacı olarak katıldığı seminer, Kerem Dağdagül'ün Kur'an tilavetiyle başladı.

Düzenlenen seminerde konuşan Dr. Öğr. Üyesi Allahverdi, Darvin'den günümüze gelene kadar evrimle daha çok sistematikçiler ve ekologların ilgilendiğini belirterek, evrimin değişim, dönüşüm, başkalaşma gibi kelimeleri ifade ettiğini söyledi.

Evrimin, Ontojeni ve Filojeni gibi konulara değindiğini anlatan Allahverdi, evrimin hipotez olduğunu savunduğunu dile getirdi.

Evrimin savunucuları, tek bir hücreden bütün canlıların meydana geldiğini söylediklerini ama bilimsel olarak o tek hücrenin ispatlanamadığını dile getiren Allahverdi, "Evrim hiç yok demek doğru değil, çünkü evrim belirli oranlarda tür içerisinde hatta bitkilerde türler arasında da var. Fakat bütün canlılık çeşitliliğini ortaya çıkardığını söylemek ve bugün için ortaya konulan bilimsel veriler insanı tatmin etmiyor." dedi.

Kur'an'ın, ilk canlının ne zaman ve nasıl yaratıldığına dair herhangi bir bilgi sunmadığını söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Özdemir ise genel olarak kâinatın, özel olarak da her bir canlı varlığın yaratılışına dair kanun ve bu kanunların farklı safhalardan bahsettiğini söyledi.

Özdemir, "Kur'an'da canlı varlıklardan özellikle insanın yaratılışını anlatan birçok ayet var. Canlı varlıkların yaratılışlarına dair kanunlar ve o kanunların mahiyetinin anlaşılabilmesi için 'İhtira/İbda' ve 'İnşa/San'at' kavramlarının bilinmesi gerekiyor. Evrim veya Darwinizm, dönemin şartları içerisinde ortaya çıkmış ve daha sonra sosyo-politik amaçla şekillenen bir ideolojidir. Evrim teorisiyle vahyi bilginin esas karşılaşması, yeryüzündeki toplum düzenlerinin eğitim ve bilim çalışmalarının nasıl bir temele dayanacağı meselesinde yoğunlaşmaktadır." ifadelerini kullandı.

İLKHA