“Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım” (Zâriyât / 56)

İletişimin gelişmesi insan hayatında birçok değişikliğe neden oldu. İnternet ve sosyal medya kullanımının insana yararları olduğu gibi zararları da elbette ki vardır. İnsanlar arasındaki iletişimi sağlaması, araştırmaya teşvik etmesi ve istenilen bilgilere hemen ulaşılması faydaları arasında sayılabilir. İnternet ve sosyal medya, hayatımızı yoğun ve çok hızlı bir şekilde kuşatmaya başladı. Bu araçların gereksiz ve amaçsız kullanımı da bizde yozlaşmalara, değişime ve İslami hassasiyetlerimizin zayıflamasına yol açtı.

İnternet ve sosyal medya araçlarının kullanımı hızla ilerliyor. Bu hıza kapılmamak için uyanık olmak, dikkatli olmak ve sosyal medyanın esiri olmamak gerekiyor. Unutulmaması gerekir ki, “İnternet başında harcanan saatler zamanımızı boşa harcamamıza yol açarken bunun yanında beynimizi uyuşturmakta ve en önemlisi yaşamımızın her anının hesabını vermek zorunda olduğumuzu unutmamalıyız.

Davetçi kadın-erkek bozulmaya başlayan toplumun ıslahı, felahı için tebliğ yükünü taşıdıklarından dolayı kendilerini toplumda yaşayan diğer insanlar gibi görmezler. Konuşmalarına, tavır ve davranışlarına dikkat eder, helal ve haram sınırına çok dikkat etmeye çalışırlar. Kadın olsun, erkek olsun fark etmez şahıs kendisini haramdan alıkoyan güçlü bir imana ve güce sahip değilse kendisini internetin bağımlılığından ve tuzaklarından uzak tutamaz..

Evet… Burada insanın cüz-i iradesi devreye giriyor. Kişi interneti gerektiği oranda kullanmalı, zaman israfından uzak durmalıdır. Sosyal medya ve internet kullanımını faydalarını ve zararlarını düşünerek iki yoldan birine yönelmeleri gerekir.

Bu noktada anne-babalara çok fazla görev düşmektedir. İnternet kullanımı durumunda çocuklarını mutlaka kontrol etmeli, çocuklar başıboş bırakılmamalı ve doğru kullanım şekilleri öğretilmelidir. Sakıncalı ve tehlikeli siteler hakkında bilgi verilmeli, bu sitelerden uzak durulması gerektiği öğretilmeli ve son olarak faydasız, gereksiz paylaşımlardan uzak durulmalıdır.

 Gençlerimizin, çocuklarımızın öncelikle bir hedefi olmalı ve bu doğrultuda ilerlemek için çalışmalarına süratle devam etmelidir. Boş vakitleri varsa, onlar vakitlerini başıboş şeylerle doldurmadan önce biz onlara yardımcı olmalı güzel şeylerle ve faydalı eylemlerle doldurmaya çalışmalıyız. Çocukların ve gençlerin enerjisini, yeteneklerini ilgili oldukları alanlara yöneltmeye çalışmalıyız. Böylece çocuklarımızı ve gençleri internet bağımlılığından kurtarmış oluruz.

Tablet, telefon bağımlılığı ile sosyal ilişkilerimizi yitirir olduk. Bu araçlara olan bağlılığımız bizleri yalnızlaştırdı. Ailemizi, komşularımızı ve akrabalarımızı üzüntüleriyle baş başa bırakır olduk. Onların sevinçlerini ve üzüntülerini internetten takip edip onları uzaktan izleyen bir toplum haline geldik. İnternet ortamında sahte arkadaş çevremiz artarken yaşadığımız bu hayatta gerçek arkadaşları kaybetmeye başladık. Bu durum da bizi duyguları olmayan bir robota dönüştürdü.

Sonuç olarak diyoruz ki, bizler kendimizi sürekli sorgulamalı, teknolojiyi gerektiği kadar ve fayda amaçlı kullanmalıyız.

Selam ve dua ile.