Abdulhakim SONKAYA
Gazı biriken habislere müshil ilacı çare olur mu?
İnsanın görünen veya görünmeyen her türlü habisten kurtulması gerekir. İnsan habislikten kurtulmadıkça kendini rahat ve huzurlu hissetmez. Bu nedenle insanın hacet giderememe haline kabızlık denir.
Kabızlık genişliğin ve rahatlığın zıddıdır. İnsanın hacet giderme seyrekliği ve zorluğudur.
Vicdan azabı, gelecek korkusu, kötü düşünceler, olumsuz duygular, boşluğa düşme hissi, bilinçaltının kalabalık ve karmaşık olması gibi faktörler insanın içinde gazın oluşmasının ve de kabız olmasının başlıca sebepleridir.
İnsanın içinde gaz en çok bağırsaklarda birikir. Zira orası habisten kurtulma organıdır. Fakat burada oluşan gaz ve bunun yol açtığı huzursuzluk orayla sınırlı kalmaz insanın zihnine ve ahvaline de yansır.
Kabızlık için kullanılan ilaca müshil adı verilir. Zira bunun suhuletle doğal bir şekilde bu döngüyü çalıştırdığı varsayılır. Bu sefer ishal riski var. Bu da ayrı bir sorundur. Müshil de çare değildir. O halde arınmak ve kişilik sahibi olmak gerekir. Habislikten kurtulup temiz olmak gerekir. Hani katılık da cıvıklık da insana derttir. Sisi müshil ilacı almış gibi Trump önünde cıvık bir halde hazırol'da durur. Esed ise kabızlık ve gazlarla katılaşmış olarak halka alçakça saldırır. Gazı biriken habislere müshil ilacı çare olur mu?
Katı kalplilik, hırs, bozuk düşünceler, kötü duygular insanı kabız yapar. Tutuk yapar. İçindeki huzursuzluktan dolayı onu agresifleştirir hatta gaddarlaştırır.
Şimdi İslam âleminde Esed, Sisi, küçük büyük krallar, dikta rejimler huzursuzdur. Streslidir. Stres testini geçememektedir. Kabız olmuş vaziyettedir. Zira bunlar maddi manevi habisliği içlerinde taşıyor. Bir türlü temiz olamıyorlar. Hoş ve geniş olamıyorlar. Ne kendi gazlarından kurtulabiliyor ne de toplumun gazını alabiliyorlar. Aksine gazlarla saldırıyorlar. Kendi habis düşüncelerinin, kötü duygularının, pisliklerinin biriktirdiği gazı toplumun üzerine salıyorlar. İçlerindeki habis kimyasal reaksiyonları silaha dönüştürüp toplumu vahşice ve alçakça katlediyorlar.
Habis duygu ve düşüncelerin oluşturduğu bu gaz sadece silah olup insanları öldürmüyor. Böyle olduğunda bu açıkça fark ediliyor. Fakat diğer zamanlarda da havayı kirletiyor. Hayat sevincini, nezih ortamı bozuyor. İnsanların muhabbetini ve kabiliyetlerini yok ediyor. İktidarsızlığa yol açıyor. Çünkü Peygamber (sav) kadın ile güzel kokuyu beraber zikretmiştir.
Habis gazın biriktiği bu yerlerde insanların coşkusu, morali yok oluyor. Kişilik bozuklukları ortaya çıkıyor. Fikri ve maddi üretim duruyor. İnsan onuru yerlerde sürünüyor. Bu zulüm, adamlık hormonlarını bozuyor. Koca koca adamlar her şeyi içlerine atmanın zilletini yaşıyor. Ailelerini ve çocuklarını dahi sevemez hale geliyor.
İslam âleminde zulmün, habisliğin, stresin yol açtığı ağır ve kesif bir gaz birikmesi var. Bu gaz bazen silah olup vahşice ve alçakça insanlarımızı katlediyor. Silaha dönüşmediğindeyse kimse bu gazın olmadığı vehmine kapılmasın. Evet, bu gaz İslam âleminde pis bir tabaka oluşturmuş durumdadır. Ya toplumu iktidarsız kılıyor ya da kişiliksiz hale getiriyor.
El-Cezire Arapçada bir süredir dikkat ediyorum, en çok okunanlar listesinde Messi, Ronaldo, Benzama-ki bu isimlerin futbolcu isimleri olduğunu oradan öğrendim- haberleri ilk sıralarda yer alıyor. Bu da gazın başka etkisidir. Bu gaz öldürmüyor; ama uyuşturuyor, sersemleştiriyor.
Evet, İslam âlemi; muhabbeti, üretimi, sanatı yok eden ağır, pis ve yoğun bir gazın etkisi altındadır. Bir an önce bunun dağılması gerekir ve inşallah dağılacağına da inanıyoruz…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.