HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanlığı tarafından emperyalist ABD'nin ve siyonist terör çetesinin Filistin'i işgal planına tepki göstermek amacıyla düzenlenen basın açıklamasının ardından İLKHA'ya konuşan Gaziantepliler, Kudüs'ü siyonist işgalcilerin başkenti olarak ilan eden şer planına tepki gösterdi.

Emperyalist ABD Başkanı terörist Donald Trump ve Netanyahunun, şer planını Müslümanların asla tanımayacaklarını vurgulayan vatandaşlar, Filistin, Mescid-i Aksa ve Kudüs meselesinin sadece Filistin ve Arapların meselesi olmadığını, tüm İslam ümmetinin meselesi olduğunu söylediler.

Emperyalist ABD ve işgal rejiminin yıllardır Filistin başta olmak üzere tüm İslam coğrafyasında zulüm ve katliam işlediğine dikkat çeken Gaziantep Umut Kervanı Başkanı Mustafa Özaslan, bu şer planının da emperyalist ABD'nin ilk planı olmadığını belirtti.

"Kudüs tüm ümmetin ortak gayesidir"

Özaslan, "Yıllardan beridir Amerika özellikle dünya siyonizmi ile birlikte İslam ülkelerinde hem sömürü hem de katliam yapmakla beraber şu an Kudüs'ü işgal etmiştir. Kudüs'ün işgalinin adımı aslında yeni atılmadı. Bundan birkaç ay önce Amerika bir metin imzalamıştı. Tüm kamuoyuna da metnin imzasını gösterdi ve Kudüs'ü israilin başkenti yaptı. Aslında bunun temeli o zaman atıldı. Fakat şu anda pratiğe geçirdi. Dolayısıyla Amerika, israil ve özellikle Batı emperyalizmi, İslam alemi üzerinde yıllardan beridir yapmış olduğu katliamlar ve zulümler hat safhaya ulaştı. Fakat biz Müslümanlar olarak Kudüs'e sahip çıkmalıyız. Kudüs tüm ümmetin ortak gayesidir ve Kudüs ümmetin ortak payesidir. Dolayısıyla bütün Müslümanların uyanıp tek vücut olup vahdeti oluşturmalıyız. Amerika'nın israil ile almış oldukları bu karara tüm ümmet tepkisini ortaya koymak mecburiyetindedir. Yoksa Allah'a hesap veremeyiz." dedi.

"En azından Kudüs ve Kudüs davası için bir olalım"

İslam ülkelerindeki yöneticilerin, ABD ve siyonist terör çetesi ile olan anlaşmalarını iptal etmeleri ve Kudüs davası için artık birleşmeleri çağrısında bulunan Mustazaflar Cemiyeti Gaziantep Şube Başkanı Ekrem Kaplan da, şunları söyledi:

Amerika'nın, kurulduğundan beri belki de en büyük projesi ya da hassasiyeti; Orta Doğu'nun petrolü ve siyonizmin muhafazasıdır. İşgal rejimi israilin korunması, Amerika'nın önceliği ve stratejisidir. Yüzyıllardır bu böyle sürerek geliyor. Amerika Amerikalılığını, emperyalistler emperyalistliğini ve kâfir kâfirliğini yapacak. Siyonizmin kendi içinde bir arz-ı mev'ud planı ve programı vardır. Fakat asıl sorun; Müslümanların programsız ve plansız olmasıdır. Asıl sorun Mescid-i Aksa'da dahi Müslümanların birleşememesi, Müslümanların dünyevileşmesi, tam tersi halkı Müslüman olan idarecilerin büyük bir bölümü bu yüzyılın ihanetine destek vermesi gerçekten de içler acısıdır. Bu saatten sonra elimizden gelen ancak karınca misali dilimizle bu kararı tel'in yapabiliyoruz. Fakat ümmetin birleşip fiili bir harekete geçmesi, bu duruma bir 'dur' demesi gerekiyor. Buradan halkı Müslüman olan ülkelerin liderlerine sesleniyoruz; en azından Kudüs ve Kudüs davası için bir olalım. Çünkü Kudüs İslam'ın siyasi başkentidir. Kudüs kaybedildiğinde Müslümanlar artık yeryüzünde yok hükmündedir. Bu hassasiyetle halkı Müslüman olan bütün liderlere çağrımız; Kudüs için birleşin ve ne yapılması gerekiyorsa yapın. Biz Gaziantep halkı olarak bugün hazır olduğumuzu ve Kudüs için ne bedel gerekiyorsa hazır olduğumuzu da beyan etmek istiyoruz.

"Mescid-i Aksa ve Kudüs bütün İslam âleminindir"

Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün, Müslümanlara Hazret-i Muhammed'in ve diğer Peygamberlerin emaneti olduğunu belirten Köroğlu Yücel de "Mescid-i Aksa ve Kudüs, sadece Arapların ve Filistinlilerin değil, tüm Müslümanlara aittir. Mescid-i Aksa ve Kudüs, bütün İslam âleminindir. Bugün İslam aleminin bir rehberi yoktur. Eğer bugün İslam birliği, Kur'an-ı Kerim'in hakimiyeti olsaydı, Amerikalılar; Firavunlar, Nemrutlar veya Şeddatlar gibi bu işleri yapamazlardı. İslam âlemine bir rehber lazım. Kur'an-ı Kerim hâkim olmadığı müddetçe bizim bu konuşmalarımız, toplantılarımız, hareketlerimiz hepsi boşunadır. Kur'an-ı Kerim hâkim olacak ve bir rehber Allah-u Teala tarafından tayin edilecek. Yani İslam'ın birliği olacak. İşte o zaman bu Firavunlar, Nemrutlar, Şeddatlar yerinde oturacaklardır." şeklinde konuştu.

"Kudüs Müslümanlarındır, israilin başkenti olamaz"

"Kim hangi kararı alırsa alsın Kudüs İslam'ındır, Kudüs bizimdir, sahipsiz değildir" diyen İbrahim Halil Çay da "Amerika'nın bugün gündemine bakacak olursak, var olduğu günden beri Müslümanlara ve insanlık adına hiç rahatlık vermemiştir. Kurulduğu günden beri İslam âleminde fitne üreten bir makine haline gelmiştir. Yönetim tarzına bakıldığı zaman zaten Müslümanları ve Müslüman dünyasını kabul etmeyen bir yönetim tarzı vardır. Bugün itibari ile almış oldukları kararlar, İslam dünyasında ve Kudüs davasına giden yolda Müslümanlar açısından yok hükmündedir. Bu karara tepkimizi dile getiriyoruz. Kudüs Müslümanlarındır, israilin başkenti olamaz. Her ne kadar 'yüzyılın anlaşması' da deseler, bizim açımızdan Müslümanlar açısından kabul edilmemiştir." şeklinde konuştu.

"Müslümanlar olarak bu kararı tanımadık ve tanımayacağız"

Emperyalist ABD'nin bu küstah hamlesini Müslümanların tanımayacaklarını ifade eden Muhammed Yıldız ise, "Bu plan Yahudi ve Hristiyanların özellikle Batı aleminin bir oyunu ve bir planıdır. Gayeleri Müslümanları birbirinden ayırmak, Müslümanların arasına tefrika koyup parçala-böl-yut politikasını uygulamaktadır. Bizler Müslümanlar olarak hiçbir zaman bu kararı tanımadık ve tanımayacağız. Hiçbir zaman bu kararı tanımamak için de elimizden gelen bütün imkanları seferber edeceğiz." diye konuştu.

Hüseyin Aslancan da "Kudüs'ün bütün Peygamberlerin şehri olduğunu biliyoruz. Müslümanlar şu an Kudüs'e yönelik yapılan zulümleri, israilin yaptığı baskı ve zulümleri göz önünde bulundurarak ve biz burada toplanarak Kudüs'e sahip çıktığımızı ve Kudüs'le birlikte olduğumuzu göstermeye çalışıyoruz." diye konuştu.

İLKHA