Gaziantep Saadet Partisi İl Başkanı İslam: "Kudüs ümmetin meselesidir, sahip çıkmalıyız"

Gaziantep Saadet Partisi İl Başkanı İslam: "Kudüs ümmetin meselesidir, sahip çıkmalıyız"

​HÜDA PAR ve Saadet Partisi Gaziantep İl Başkanları, ABD ve siyonist çetenin Filistin'i işgal planına tepki göstermek amacıyla bu pazar günü düzenlenecek olan "Kudüs Bizimdir" mitingine Gaziantep halkını davet etme çağrısında bulundu.

İşgalci ve emperyalist ABD'nin "Yüzyılın Anlaşması" adıyla açıkladığı ihanet ve şer planına tepkiler her geçen gün artarak devam ediyor.

Toplumun her kesiminden gelen tepkilerde, Müslümanların söz konusu anlaşmayı tanımadıkları ve ABD'nin ihanet ve şer planını kabul etmedikleri belirtildi.

Müslümanların ilk kıblesi ve Filistin'in başkenti olan Kudüs'ü siyonist işgalcilerin başkenti olarak ilan eden şer planına tepkiler gösterilirken 9 Şubat Pazar günü Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda ve İstanbul Yenikapı'da düzenlenecek "Kudüs'e Sahip Çıkıyoruz" mitinglerine de Türkiye halkı davet edildi.

Müslümanların birlikteliğine vurgu yapan HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Faruk Göçer ve Saadet Partisi Gaziantep İl Başkanı Mehmet İslam, İLKHA'ya yaptıkları açıklamalarda, Türkiye başta olmak üzere İslam ülkelerinin emperyalist ABD ve işgalci terör rejimine karşı yaptırım uygulamasını istedi.

Emperyalist ABD'nin ve siyonist terör çetesinin Filistin'i işgal planına tepki gösteren Göçer, "Yüzyılın anlaşması değil, yüzyılın ihanetidir. Bu konuda gerek ABD gerek işgal rejimi birbirine teslim tutanağını imzalamıştır. Dolayısıyla ABD ve işgal rejimi özelde Kudüs'ü, Filistin'i ve tüm İslam coğrafyasını işgal etmiştir. 100 yıl önce İngilizler, bu işgali yapmış, şu anda da ABD işgale devam edip Filistin'i israile hediye ediyor. Müslümanların şunu unutmaması lazım ki eğer bizler bir ve beraber olmazsak bugün Kudüs, yarın Medine, diğer gün Mekke, İslam coğrafyasının tamamı işgal edilecektir. Bundan dolayı bu işgalin, bu ihanetin ne ABD'ye ne de israile kalacağını ve Müslümanların kırmızı çizgisi olan Kudüs'ü kurtarana kadar Selahaddin Eyyubi'nin dediği gibi bize ne uyku ne yemek ne de sevinmek haramdır." dedi.

"Kudüs Müslümanların kırmızı çizgisidir"

Müslümanların topyekün bir şekilde Kudüs'ün ve Mescid-i Aksa'nın kurtarılması için harekete geçmesi gerektiğini belirten Göçer, "Kudüs gerçekten 100 yıl önce Abdülhamid'in de 'bu topraklar benim şahsi ve manevi malım değildir, ümmetin malıdır' dediği gibi Kudüs bu ümmetin malıdır, Kudüs kan ile alındı ancak kanla verilir. Resulullah'ın Mirac'a yükselmesi ile beraber Müslümanlar için ayrı bir önem taşımaktadır. Kudüs Müslümanların da kırmızı çizgisi olduğundan dolayı özellikle 3 mescit Müslümanlar açısından en önemli mescitlerindendir. Siyasi olarak da baktığımızda ABD, Kudüs'ü Müslümanların emrinden çıkarıp işgalci israilin eline geçmesi için bütün çalışmaları yapıyor. Kudüs İslam'ın başkentidir ve Müslümanlar için gerçekten önemi çok büyüktür." ifadelerini kullandı.

"Müslümanları Kudüs mitinglerine davet ediyoruz"

Kudüs'e sahip çıkılması çağrısında bulunan Göçer, "Kudüs Müslümanlar için birlik, beraberlik, uyanışa ve yeniden silkelenmeye davet edecek yegâne ortak paydamızdır. Gerek Şii gerek Sünni olsun hiçbir Müslüman'ın fark gözetmeksizin, Kudüs ortak payda olduğumuzdan dolayı canımızdan, malımızdan ve her şeyimizden daha çok önemli olduğunu ve Kudüs'e sahip çıkmamız gerektiğini Müslümanların bilmesi gerekir. Bundan dolayı ümmetin kalbi olan Kudüs eğer bugün Yahudilerin veya işgal rejiminin çizmeleri altındayken bir Müslüman rahat uyuyabiliyorsa, kendi Müslümanlığımızı sorgulamalıyız. Şu anda dünya çapında yapılan protestolara tüm Müslümanların tüm insanlığın iştirak etmesini ve hafta sonu İstanbul'da, Sakarya'da ve Diyarbakır'da yapılacak mitinglere tüm halkımızı davet ediyoruz." diye konuştu.

"Kudüs bizim namusumuzdur, izzetimizdir" diyen İslam, "Yüzyılın anlaşması olarak ilan ettikleri ABD ve siyonist israilin yapmış oldukları plan çerçevesinde Müslümanların ve Filistin topraklarını gasp etme planı olarak gördüğümüz bu planı, bir Müslüman olarak tamamıyla kabul etmiyoruz. Tarihe baktığımızda Filistin topraklarının peyder pey bölündüğünü, kendilerine dahil ettiklerini görüyoruz. Bu da yetmezmiş gibi Müslümanlarla alay edercesine 'Kudüs israilin başkentidir' diyorlar. Filistin'e de şuradan bir parça verelim' diyerek ikiyüzlülüğünü göstermiş oldular. Bu plan; Müslümanların ve Filistin'in aleyhine yapılan bir plandır, biz bunu kabul etmiyoruz." dedi.

"Kudüs ümmetin meselesidir"

İslam, Kudüs meselesinin sadece Filistinlilerin meselesi olmadığını, tüm İslam ümmetinin meselesi olduğunun altını çizerek, şunları söyledi:

"Müslümanlar olarak bize düşen görevler vardır. Merhum Erbakan hocamızın meşhur bir ifadesi var. 'Eğer ki 1,5 milyar İslam alemi, 8 milyonluk israili yıkmak için Ebabil kuşlarını bekliyorlarsa, o Ebabil kuşları ilk geldiğinde Müslümanları taşlar' diyordu. Bu da bize gösteriyor ki Müslümanlar, Filistin için gereken çalışmayı tam manasıyla yapmıyorlar. Bunu yapmadıklarından dolayı Ortadoğu'nun şımarık çocuğu maalesef istediği her hareketi gerçekleştiriyor. En son yapmış olduğu hareket zaten tamamen Filistin'i, Filistin halkını silme programıdır. Biz, bunlara karşı ne yapacağız? Müslümanlar arasında birlik ve vahdettin mutlaka olması lazım. Müslümanlar olarak özellikle Filistin meselesini siyasi ve devlet meselesi olarak görmüyoruz, bir ümmet meselesi olarak görüyoruz ve Kudüs ümmetin meselesidir. Filistin ile ilgili yapılacak bütün çalışmalarda hepimiz ortak karar almalıyız, ortak hareket etmeliyiz. Üzerimize düşen ne görevler varsa o görevleri yapmak zorundayız.

"İslam Birliğinin kurulması lazım"

Merhum Erbakan'ın, "israil laftan anlamaz ancak güçten anlar" sözüne de atıfta bulunan İslam, "Bu konuda üzerimize düşeni nasıl yapabiliriz? Özellikle bizler Türkiye'de alternatiflerini üreterek israil mallarının almamak şartıyla tepkimizi gösterebiliriz. Erbakan hocamızın yıllardır, 'Müslümanlar artık Müslüman Birleşmiş Milletlerini, İslam ordusunu ve İslam dinarını kurmak zorundadır' demişti. Eğer bugün bunlar yapılmış olsaydı, birlik ve beraberlikler olmuş olsaydı, 'israil' denilen bu şımarık çocuğa Müslüman ülkeler tarafından haddi bildirilmiş olurdu ve bu harekette de bulunmamış olacaktı. Bizim de kişisel olarak, millet ve insanlık olarak yapmamız gerekenler bellidir. Fakat bu anlamda yapılması gerekenlerden en önemlisi devletin üzerine düşen görevleri yapması gerekiyor. Biz, özellikle de bunu önemsiyoruz."

"israile gereken cevabın verilmesi lazım"

İslam, "Yıllarca Birleşmiş Milletlerin hep israili kınadığını biliyoruz, bizlerde hep israili kınıyoruz. Fakat israil bu kınamalardan bir şey anlamıyor ve bir faydasını elde edemiyoruz. Demek ki bunun faydasını belli bir noktalara çekmemiz lazım. Devlet veya ülke olarak ne yapmamız gerekiyorsa onu yapmalıyız. Bu konuda devletin bizatihi öncülük yapması gerekiyor. Özellikle Arap Müslüman ülkeleri başta olmak üzere israile gereken cevabı vermemiz gerektiğine inanıyoruz."

9 Şubat Pazar Pazar günü Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda ve İstanbul Yenikapı'da düzenlenecek "Kudüs'e Sahip Çıkıyoruz" mitinglerine de herkesi davet eden İslam, "Kudüs bizim onurumuzdur, namusumuzdur, izzetimizdir." diye konuştu.

İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.