Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri'nden Suudi'nin Türkiye mallarına yönelik boykot kararına tepki

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri'nden Suudi'nin Türkiye mallarına yönelik boykot kararına tepki

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci, Suudi Arabistan'ın Türkiye mallarına boykot kararı almasına tepki gösterdi.

2020 yılı Ocak-Eylül dönemi ihracat rakamlarını değerlendirmek amacıyla basın toplantısı düzenleyen Kileci, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Toplantı Salonu’nda düzenlenen toplantıda Kileci, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin ihracat verilerini açıkladı.

Kileci, Coronavirus pandemisi nedeniyle mart, nisan ve mayıs aylarında ihracatta yaşanan gerilemenin haziran ayından itibaren yeniden yükselişe geçtiğini belirtti.

2020 yılının ilk 9 aylık sürecinde Güneydoğu Anadolu Bölgesinden toplam 191 ülkeye 898 milyon 817 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildiğini belirten Kileci, Gaziantep’ten toplam 762 milyon 86 bin dolarlık ihracata imza atıldığını ifade etti.

Geçen yılın aynı dönemine göre ihracatta yüzde 11,7'lik artış kaydedildiğini ifade eden Kileci, eylül ayında 191 ülkeye 2 bin 270 firmanın satış yaptığını ve bunun da tüm zamanların en yüksek rakamı olduğuna dikkat çekti.

98 firmanın ilk kez dış satım gerçekleştirdiği bilgisini veren Kileci, Gaziantep’in ihracat rakamları ile ilgili de bilgi verdi.

“Gaziantep ihracatını artırıyor”

Gaziantep'ten 762 milyon dolarlık ihracat yapıldığını ifade eden Kileci, “Gaziantep tarihinin tüm aylar içinde en fazla ihracatı geçtiğimiz eylül ayında olmuştur. Yüzde 15,3'lük bir artış var. Bu artışın bizim için çok büyük bir önemi var. Çünkü Türkiye genelinde birçok şehir ihracatını düşürmüştür. Eylül ayı Gaziantep için 176 ülke, bin 644 firmayla tüm zamanların en çok ülkeye ihracat yapılan ayı ve en çok ihracatçı sayısına ulaşılan ay oluşmuştur. Bin 644 ihracatçı sayısı bugüne kadarki en yüksek ihracatçı sayısıdır.” dedi.

Ocak-eylül döneminde en fazla ihracat yapılan ülkelerin İran, Irak, Suriye, Libya, Suudi Arabistan, Almanya, İtalya, ABD ve Birleşik Krallık olduğunu bildiren Kileci, bölgedeki ana sektörlerin sanayi, tarım ve madencilik olduğunu belirtti.

Pandemi sürecinde ihracatını en fazla arttıran sektörlerin başında ise hububat bakliyat sektörünün geldiğine dikkat çeken Kileci, hububat bakliyat sektöründe yer alan firmaların rekor üstüne rekor kırdığını, hububat bakliyat sektörünün bölge için çok önemli bir sektör olduğunu ifade etti.

“Geri dönüşüm sektörü Gaziantep'in en önemli parlayan yıldızlarından bir tanesi”

Gaziantep’in Türkiye'de en fazla ihracat yapan 5'nci il konumunda yer aldığını ve bu açıdan Ankara ile rekabet ettiğini belirten Kileci, “Gaziantep'te organize sanayi bölgesinde 43 milyon 250 bin metrekare arazimiz var. Toplam tahsisli firma sayısı bin 400, faaliyette olan firma sayısı bin 100’dür. Sektörel dağılım; yüzde 51'i tekstil, yüzde 20'si gıda, yüzde 9'u plastik ambalajlar, yüzde 7'si kimya, yüzde 3'ü makina metal, yüzde 5'i diğer sektörler yüzde 5’i de geri dönüşümdür. Geri dönüşüm sektörü şu an Gaziantep'in en önemli parlayan yıldızlarından bir tanesidir. Bunun yanında teknik tekstilde önemli kalemlerimizden bir tanesidir.” ifadelerini kullandı.

“İş dünyasının siyasete alet edilmemesi lazım”

Gaziantep’in üreten ve Türkiye’ye katkı sağlayan bir şehir olduğunu belirten Kileci, “Hepimiz elbirliği ile bunu desteklemeliyiz. Bu tip kurumların veya iş dünyasının siyasete alet edilmemesi lazım. İşimizi yapmamız lazım. Herkes kendi işini doğru yaptığı sürece ortada çok fazla bir problem olmaz ve yanlış yapanlar tabi ki de uyarılmalıdır. Hata yapan her kimse de bunun cezasını sonunda çeker, bundan da kimsenin şüphesi olmasın.” diye konuştu.

“Dünyada ciddi anlamda dijitalleşme var”

Bölgedeki firmaların elektronik ticarete yönlendirilmesi için önemli çalışmalar yürüttüklerini bildiren Kileci, “Biz birlik olarak elimizden geldiğince paydaşlarımızı ve bölge insanlarını eğitmeye çalışıyoruz. Şu an dünyada ciddi anlamda dijitalleşme var. Herkes elektronik ortama taşındı. Bütün işler oradan dönmekte, toplantılar oradan yapılıyor. Alışverişler, ticaretler bütün büyük toplantılar oradan yapılıyor. Biz de bununla ilgili çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Her ihracatçının dijital showroomu olması için projelerimiz var. Onu yapmaya çalışıyoruz. Bizim asli görevimiz, bölgemizi ve bölgedeki ihracatçılarımızı yeni döneme, yeni düzene alıştırmaktır. Onlara bir şekilde bu işin kolaylığının yolunu açmaktır. Sanal showroomlar, sanal ticaret heyetleri, sanal alım heyetleri, sanal fuarlar, bunların hepsini organize edip çağa ayak uydurmak için gerekli tüm çalışmaları yapmaktır.” şeklinde konuştu.

“300 rakamına takılmayın”

Toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kileci, bir gazetecinin geçtiğimiz ay sonu Gaziantep’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan 300 fabrikanın “daha önce açıldığı” iddialarına ilişkin sorduğu soruya şu cevabı verdi:

“Burada 300 rakamına takılmayın. 30 olsa ne olur 3 bin olsa ne olur. Bizim burada bakmamız gereken şu açıkladığımız rakamlardır. Türkiye’ye aşağı inerken biz yukarıya çıkıyoruz. İşçi sayımızın artması, elektrik tüketiminin artması, doğal gaz tüketiminin artmasıdır. Organize sanayine bölgesine çevre ilçelerden işçi taşıyoruz. İşçi de bulamıyoruz. Bir taraftan işsizlik, diğer taraftan da böyle bir durum var. Bunları görmezlikten gelmek bu şehre haksızlık olur.” şeklinde konuştu.

“Türkiye mallarını boykot kararından Suudi Arabistan zarar görür”

Bir gazetecinin de Suudi Arabistan'ın Türkiye mallarını boykot kararı alması kararı ile ilgili sorusunu da cevaplandıran Kileci, “Şu anda Suudi Arabistan, Türk ihracatçısının en önemli problemlerinden bir tanesi. Bugüne kadar üstü kapalı yapılan şeyler artık su yüzüne çıktı. Bu sorun bakanlıkla çözülebilecek bir sorun değil. Daha üst seviyede çözülebilecek bir sorun. Çünkü Suudi Arabistan krallıkla yönetiliyor. Ben ilişkilerimizin düzeleceğine dair bir şey söyleyemem, öyle bir yetkim, haddim yok. Biz bununla mücadele edeceğiz. Ama şunu unutmayın! Biz onlardan bir zarar görürsek onlar bizden daha fazla zarar görür. Biz onların en sağlıklı tedarikçilerinden bir tanesiyiz. Bizden ayrıldıkları an onların göreceği zarar çok daha fazla artar. Bizim onlardan aldığımız ürünler var. Aynı şekilde biz onlardan aldığımız ürünleri almamaya başladığımızda burada fayda ve maliyet analizi yaptığımızda onlar bizden daha fazla zarar görür.” dedi.

“Eksilenin yerine yenisini eklemeyi bilen bir toplumuz”

Kileci, Türkiye’nin ve ihracatçıların daha önce de farklı ülkeler tarafından bu tür boykot kararları ile karşılaştığını hatırlatarak, “Biz her zaman eksilenin yerine yenisini eklemeyi bilen bir toplumuz. Bugün hiç ihracat yapmadığımız ülkelere gitmeye başladık. Belli pazarlarda, konularda belli işleri öne çıkarmaya başladık. Yaklaşık 3 senedir yaptığımız en önemli işlerden bir tanesi pazar ve ürün araştırmasıdır.” diye konuştu.

İhracatın bir bakış açısı ve bir düşünce şekli olduğunu belirten Kileci, ihracatçıların kendilerini her zaman ve koşullara uydurmak zorunda olduğunu ifade ederek, ihracatçılara tavsiyelerde bulundu.

İhracatçıların son 7 yıldır Irak, Suriye ve İran gibi bölge ülkelerindeki pazarlarda güç kaybettiğine dikkat çeken Kileci, bundan dolayı ihracatçıların Afrika, Japonya, Güney Amerika, Balkan ve Rusya gibi ülkelere yöneldiğini söyledi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.