Biliyorsunuz, Mısır doğumlu Amerikalı Kıpti bir Hristiyanın yönetmenliğiyle serdedilen bir internet filmi, kaç gündür gündem konusu. Filmde büyük İslam Peygamberine hakaret olmakla beraber Hane-i Saadetlerine de alçakça saldırılar söz konusu.  Protestolara tepki gösterenleri görünce bunu yazmak vacip oldu.

Böylesi bir rezilliğin ve haince saldırının hedefi sıradan birileri değil de son peygamber, nebiler nebisi, Allah celle celaluhu tarafından seçilmiş ve gönderilmiş Hz Peygamber sallallahu aleyhi vesellem olunca, dünya Müslümanları sessiz kalmayıp İslam’ın temellerine yapılan bu saldırıyı protesto etme yoluna gitmişlerdir.

‘İslam’ın temelleri’ diyorum,  çünkü sapmamamız için bize bırakılan Kur’an ve sünnetin temelidir Hz Resulullah.  Arkadaşlar! Sünnetin yanında Kur’an-ı Kerim’in tek, ilk ve asıl mubelliği yine o Server Peygamberdir. Allah’ı, ahreti, cenneti, cehennemi, ibadeti, imanı Ondan biliyoruz. O temel sarsılınca bütün bunlar yok demektir.  Ateşe atılan kelebekler misali savrulan biz Ümmeti, ateşten koruyan hamimizdir O. Onun şahsi manevisine, Onun ailesine, Onun şahsına yapılan saldırı bilelim ki şuan üzerinde bulunduğumuz Din-i Mübin-i İslam’a yapılmıştır ve gaye, temelleri dinamitlemedir. Aynı aşağılık grup daha önce de Kur’an-ı Kerim’i yakmamış mıydı? Amaç mukaddesata saldırıları normalleştirmek, zihinleri bulandırmak, İslam peygamberini çirkin görüntülerle hafızalara yerleştirmektir.

İnsan hak ve özgürlükleri ile şahısların aile mahremiyetine saygı gösterdiklerini iddia edenler, bugün bu aşağılık film için ne yapmışlardır? Bu iğrençlik hala verildiği yerde durmuyor mu? Koskoca bir dinin yekûnuna ve onun müntesiplerinin tümüne hakaret edenler, şuan koruma altına alınmaktan başka hangi müeyyideyle karşılaşmışlardır? Bütün bir ABD yönetimini pak u Pakize eyleyip olayı, aslında Obama’ya karşı bir girişim kılıfına sokmayı başaranlara; “Peki, Başkanınız Obama, evet koskoca başkan, Müslümanlara ve aynı zamanda kendisine yönelik(!) bu saldırı girişimi için hangi adımı atmıştır?”  diye sormak gerekmiyor mu? “Aman burada provokatörlük var” deyip halkları ‘şuursuzluk’ ‘bir şey bilmez’ ‘filmden de bir şey anladıkları yok’ ile suçlayanlar! Siz ne biliyorsunuz?! Mesele, İslam ülkelerinden birine saldırı ise, geçmişte ve şuanda bile dünyanın dört bir yanında ABD’nin jandarmalığıyla her gün Müslüman kanı akıtılmıyor mu? Müslüman bacı ve annenin namusu kirletilmiyor mu? Var mı bunun ötesi Allah aşkına?

Evet, dediğim gibi birileri tepkilerini ortaya koyarlarken birileri de (bundan kesinlikle bir grup, camia veya şahsiyeti özellikle kastetmiyorum. Buradaki kastım, en az protestoculara gösterdikleri tepki kadar, aşağılık filme tepki göstermeyen herkestir) yine her zaman olduğu gibi onların yaptıklarını bir iki cümleyle kınadıktan sonra, İslam dini peygamberine yapılan bu iğrenç saldırıyı protesto edenlere karşı durarak bu büyük cürmü görmezden gelmekle beraber görenleri de provokatörlükle itham ettiler. Sanki bu senaryoyu Afganlı, Sudanlı, Libyalı Müslüman istiyormuş gibi bir istinbata gittiler. Sanki burada hükümetler, yönetimler ve sözü geçenler 24 saatte işi hal ettiler de, film kaldırıldı da, yönetmen ve oyuncuların cezalandırılması sağlandı da halklar keyfine sokakları doldurdu. Konu Müslümanlar olunca hepsi bir olup kendi kanun ve kurallarını da hiçe saydıkları için Müslümanlar tepki gösteriyor, göstermek durumunda kalıyor. Hadi, ABD bu kadar infiale sebebiyet verenleri niye almıyor o zaman.  Türkiye’de filme ulaşım niye engellenmiyor? Sorarım, hakaret bizim şahsımıza, ailemize veya değer verdiğimiz şuan hayattaki bir şahsiyete olsaydı da aynı gerekçeleri sıralar mıydık? Bizimle ilgili çizilen bir karikatüre dünyanın tepkisini göstermiyor muyuz? Karikatüristi doğduğuna pişman etmiyor muyuz? En az kendimize yapılan kadar mukaddesata yapılanlara karşı duyarlı olmalıyız. Dahası, Onu, annemizden babamızdan, çoluk çocuğumuzdan hatta kendimizden daha çok sevmedikçe, değer vermedikçe iman etmiş olmayız. Bu böyle biline.

Evet, “Gazı alınmamış” Müslümanlar, Peygamberlerine sahip çıkma adına sokaklara dökülürken yine her zaman olduğu gibi “bizden” birileri “Ne oluyoruz…?  Ekmeklerine yağ sürmeyelim… Bırakın ne yaparlarsa yapsınlar… Aslında amaç başkadır… Aman sesimizi etmeyelim, yine bizden birilerine saldırırlar… Bu gösteriler şuursuzca yapılan gösterilerdir, iş medeniyet çatışmasına varır vs. vs. demeye başladı.  Ya, Allah için siz hangi taraftasınız?! Yok mu hiç şu hırsızın suçu!!! . Asr-ı saadette Peygamberimiz ve aile halkına şiirleriyle (o zamanın medyası) eziyet veren Şair Ka’b b. Eşref’e Peygamberin talimatıyla uygulanan ceza bütün siyer kitaplarında geçiyorken bir protestoyu fazla görmek ne kadar İslamî’dir ve hangi hikmete mebnidir?

Sonuç olarak, peygamberimize yapılan bu saldırıya karşılık bir olalım, beraber olalım, çekişmeyelim, meşveretle, İslam ümmetinin salahiyeti için ne gerekiyorsa hep beraber yapalım. İstisnai durumlar karşısında birbirimizle uğraşıp düşmanı sevindirmeyelim.

Bu arada imkanı olan herkes, Peygamber Sevdalıları’nın bu Pazar (23.09.2012) Diyarbakır İstasyon Meydanı’ndaki protesto mitingine davetlidir. Buradan da duyurmuş olalım.

İkinci bir not, İmam hatiplerin orta kısımları açıldı. Hayırlı olsun. Emeği ve desteği geçen herkese müteşekkirim.

Selam ve dua ile…