İdris Bal: Cemaat dünyaya değerlerimizi, Atatürk'ü götürüyor!

İdris Bal: Cemaat dünyaya değerlerimizi, Atatürk'ü götürüyor!

Ak Parti yönetimi tarafından disiplin kuruluna sevk edilen İdris Bal; "Cemaat dünyaya değerlerimizi, Atatürk'ü götürüyor" dedi!

AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, kesin ihraç istemiyle tedbirli olarak partisinin Müşterek Disiplin Kurulu'na sevk edilmesini, "Kimseye ne küfrettim ne laf attım ne yan baktım. Dilim de şimdiye kadar sürçmedi. Kendim için üzülmem ama Türk demokrasisi adına üzülürüm. Aceleci insan değilim. Mantıklı şekilde düşünüp gereği neyse onu yaparım" diye değerlendirdi.

Bal, dershanelerin kapatılması tartışmalarına ilişkin TBMM'de basın toplantısı düzenledi. 

Dershaneciliğin çok yaygın hale geldiğini ifade eden Bal, ideal bir sistemde bunun doğru mu yanlış mı tartışmasının yapılmasının normal olduğunu belirtti. Bal, "Acaba açıkgözün biri, bir gün para kazanayım diye bu kurumları kurduğundan mı ortaya çıktı yoksa bir ihtiyaç vardı da o yüzden telafi edici araç olarak mı çıktı? Arabanız çok yakar da LPG taktırırsınız da böylesine bir ihtiyaçtan mı çıktı?" diye sordu.

Bal, dershanelerin bir ihtiyaçtan doğduğunu, fırsat eşitsizliğini tedavi etmede önemli roller yerine getirdiğini söylemek için şu ya da bu görüşten olmalarına gerek bulunmadığını belirtti.

İdris Bal, "Çözüm, bu mağduriyeti telafi eden kurumları yasaklayarak, bir gecede kapatmaktan mı geçiyor yoksa o mağduriyetin kaynağı olan eğitimdeki adaletsizlikleri, eşitsizlikleri, niteliksizlikleri çözmekten mi geçiyor?" diye sordu. Bal, çözümün, eğitimi kaliteli hale getirmekten geçtiğini dile getirerek, susanmamışsa bir ton su gelse bile içilemeyeceğini kaydetti.  Bal, ihtiyacı kaldırmak gerektiğini, bunun için de öğretmen açığının kapatılması, müfredata dair düzenlemeler yapılması, iller, okullar arasındaki uçurumun kapatılması gerektiğini söyledi. Bal, bunların yapılması halinde dershanelerin marjinalleşeceğini ancak bitmeyeceğini belirtti. Bal, demokratik ülkede bitsin bitmesin diye emir edilemeyeceğini kaydetti. Bal, "Dershaneleri kapatırken, başka kurum altında benzeri kursların verileceğini söylemek kendi içinde bir çelişki değil mi?" diye sordu.

Demokrasinin sadece çok partili sistem, sandık değil  ifade, medya, teşebbüs hürriyeti, pazar ekonomisi olduğunu dile getiren Bal,  emreden, ekonomiyi emirle yönetmeye çalışan zihniyetin, doğu bloğunda iflas ettiğini anlattı. 

Bal, orta bire kadar köyünde elektrik bulunmadığını ifade ederek, öğretmen liseleri, dershane katkısı olmasaydı eğitimine devam edemeyeceğini söyledi. Bal, "Kapatabilirsiniz, param varsa dert değil, tutarım özel hocayı evlatlarım daha iyi eğitim alır. Peki asgari ücretle çalışan kardeşlerim ne yapacak?" dedi.

"BOYNUNDA AKREP VAR"

Dünyada, Türkiye'nin biraz daha keskinleştiği, radikalleştiğine dair bir algı bulunduğunu savunan Bal, milleti sevenler olarak bunu engellemeye çalıştıklarını kaydetti. Bal, böylesine bir adımın, Türkiye'ye yönelik iddialarda bir ispat olarak kullanılabileceğini iddia etti.

Bal, Türikye'de istikrarın, gücün devamı bağlamında AK Parti'nin kucaklayıcı tavrının daralmaması gerektiğini söyledi. Bal, insanların küstürülmesi, az gelirli vatandaşların çocuklarının eğitim fırsatlarının ellerinden alınması konularında sıkıntı yaşanabileceğini, bunun da siyasette karşılığı olabileceğini vurguladı. Bal, "Birisi derse ki arkadaş boynunda akrep var. Acaba sevdiğinden mi düşmanlığından mı diyor. Eğer bunu diyorsa, bilin ki en yakın dostunuz odur. Konuya makul değil, emredici bir vizyonla, sosyalist mantıkla bakarsak zararı olacağını düşünüyorum" diye konuştu.

"DEMOKRASİMİZ ADINA ÇOK ÜZÜLÜRÜM"

İdris Bal, kesin ihraç istemiyle tedbirli olarak müşterek disiplin kuruluna sevk edilmesine yönelik soruları da cevapladı.

Kendisine bu konuda  bir şey gelmediğini bildiren Bal, "Dershaneler meselesinde olduğu gibi milletimize bedel ödeteceğini düşündüğüm konularla ilgiliyse demokrasimiz adına çok üzülürüm" dedi.

Bal, demokrasinin, tahammül rejimi, eleştirilerin rahatça yapıldığı, hazım kapasitesinin olduğu rejim olduğunu dile getirdi. Bal, söylediklerinin, yaptıklarının, evrensel demokrasi, insan hakları standartları içinde kaldığını dile getirerek, "Kimseye ne küfrettim ne laf attım ne yan baktım. Dilim de şimdiye kadar sürçmedi. Dilerim ki Rabbim benim dilimi bundan sonra da sürçtürmez. Bu süreçte CHP, MHP'li vatandaşlarımız, muhtemelen bazı BDP'li vatandaşlarımız da, AK Parti'ye oy verenler de aradı. Bu bana gösteriyor ki en doğruyu söylüyorum. Kendim için üzülmem ama Türk demokrasisi adına üzülürüm. Umarım böyle bir şey yoktur. Neyle itham edildiğimi bilmiyorum. Aceleci insan değilim. Mantıklı şekilde düşünüp gereği neyse onu yaparım" diye konuştu.

 "Ateist bile olsaydım"

Bir gazetecinin, "Sizin üzerinizden cemaate mesaj verildiğini düşünüyor musunuz?" sorusuna Bal, "İnsanları, şunu seviyor, bu gruptan diye itham etmek demokrasilerde olmaz.  Bu ülke gerçekten lafla değil de dünyada önemli ülke olacaksa, bu insanların yaptığı bellidir. Bu insanlar dünyanın dört bir yanına, din, dil ayırımı yapmadan gidiyorlar, o ülkeyle bizim aramıza köprü oluyorlar, değerlerimizi, Atatürk'ü götürüyorlar. Dünyaya Türkiye'yi açan enstrümanlarımızdan biri. Bunu söylemek için ne AK Parti'li ne CHP'li ne Müslüman olmaya gerek var. Eğer ateist bile olsaydım, eğer bu memleketi seviyorsam, bu arkadaşlar iyi iş yapıyor derdim. Bu arkadaşlar iyi iş yapıyor da farklı insanlar, benzeri farklı gönüllü kuruluşlar kötü iş mi yapıyor, hepsi güzel iş yapıyor. Hepsi saygıya değerdir. Kendimi bir yere yerleştirmiyorum" karşılığını verdi.

"Bıçak gibi kesildi"

İdris Bal, iki- üç aydır, medyaya yönelik kendisiyle ilgili bir talimatın olduğunu duyduğunu kaydetti. Bal, bunun doğru olup olmadığını, kimin yaptığını bilmediğini belirterek, 10-13 yıldır medyayla işbirliği yapmasına rağmen iki-üç ayda bıçak gibi kesildiğini kaydetti. Bal, bunu afaki olarak ortaya atmadığını, bazı dostlarının böyle bir duyumun olduğunu söylediklerini ifade ederek, "Bunun ferdi olduğunu, kurumsal olmadığını umut ediyorum. Yoldayken, gitmek üzereyken  iptal edilen programlar oldu" dedi. 

Bal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan çözüm süreciyle ilgili 5-6 kez görüşme talebinde bulunduğunu ancak dönülmeyince bu gayretinden vazgeçtiğini söyledi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.