Mehmet GÖKTAŞ
İktidar biraz eşeğe binmelidir
Özevetçi abiler, reisten fazla reisçiler, tetikçiler hemen kızmasınlar. Hakaret, alay veya küçümseme niyetiyle söylemiyorum bunu. Tam aksine iktidara onur kazandıracak bir dost tavsiyesinde bulunacağım.
Evet, samimiyetle iktidardakilerin eşeğe binmelerini tavsiye edeceğim.
Biliyor musunuz? Hz. Ali (k.v.)Efendimiz bir savaşa giderken eşeğe binmişti. Onu bu şekilde görenler biraz garipsemişti, niçin böyle yaptığını sormuşlardı. Hz. Ali Efendimiz bu yaptığının en doğru şey olduğunu, çünkü herkesin bildiği gibi kendisinin kaçmayacağını, kaçanları da kovalamayacağını söylemişti.
Öyle değil mi? Bir insan kaçmayacaksa, kaçanları da kovalamayacaksa eşekten daha uygun ne olabilir ki?
Şimdi siz bu fotoğrafı canlı bir şekilde gözünüzün önüne getirin: Atla kıyaslanamayacak, hiç bir heybet ve görünümü olmayan, özellikle koşamayan bir hayvan... Ve o hayvanın üzerinde korku nedir bilmeyen ve asla kaçmayacak bir yiğit. Daha da önemlisi, kaçanları kovalama gibi bir düşünceye sahip olmayan bir Ali (r.a.).
Kaçmamak, kaçanları da kovalamamak... Bir iktidarın içeride kendi insanına yönelik izlemesi gereken en önemli ilke olmalı değil mi?
Özellikle bu şekilde neticelenen bir referandumdan sonra izlenmesi gereken siyasetin bu olduğuna inanıyorum.
Tamam, iktidar referandum sonrası kendisine yapılan hücumlar karşısında asla kaçmamalı, geri adım atmamalı, söz konusu hücumları masum muhalefet hareketi olarak görmemeli, dış bağlantılarını iyi tespit edip ortaya koymalı, ma'şeri vicdanda tereddüte yer bırakmamalıdır.
Bununla birlikte hücuma geçenlerin, hücumda maşa olarak kullanılanların her şeye rağmen bu ülkenin çocukları olduğunu da unutmamalıdır.
Kaçanları kovalamama ilkesi sadece referandumdan sonraki hareketlenmelere karşı değil, ondan önceki ve şu anda sürmekte olan yoğun gözaltı ve tutuklamalar için de düşünülmelidir.
Evet, iktidar bugünlerde attan inmelidir, birazcık eşeğe binmelidir. Biliyorum, bu biraz zor olacak. Dirilişteki Ertuğrul'u şahlanan küheylanından indirip eşeğe bindirmek ne kadar zorsa bu da öylesine zor gelebilir.
Fakat doğru olan budur. Ertuğrul'un hamasi küheylanını bırakıp ilmin ve hikmetin kapısı olan Hz Ali Efendimizin yolunu izlemek, yani eşeğe binmektir.
Korkmayın, eşek sizin karizmanızı çizemez, yeter ki siz onun üzerinde Hz. Ali gibi olmasını bilin.
Toplumlar dış düşmana karşı şaha kalkmış atın üzerindeki bir lideri sevebilir. Fakat aynı atı kendi üzerine gelirken hiç mi hiç sevmez. Aksine kendi aralarında eşekle dolaşan bir iktidarı sever, hem de çok sever.
Eşeğe binmeyi sadece göze hitabeden bir fotoğraf olarak algılamayın, kulaklara hitabeden bir söylem olarak da düşünün. Kampanya boyunca kulaklarımızın duyduğu zulüm gözlerimizin gördüğünden hiç geri kaldı mı?
Evet, bu bir kardeş tavsiyesidir, iktidarın her noktadaki temsilcileri lütfen şaha kaldırıp durdukları küheylanlarından insinler ve eşeğe binsinler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.