Muş Alparslan Üniversitesi İlim ve Fikir Topluluğu’nun düzenlediği geleneksel mezuniyet töreni etkinliği, Esnaf ve Sanatkârlar Odası toplantı salonunda gerçekleşti. Topluluk üye ve gönüllülerin yoğun olarak katıldığı programa, Eğitimci-Yazar Mehmet Ali Gönül konuşmacı olarak katıldı.

Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, sinevizyon gösterimiyle devam etti. Etkinliğin açılış konuşmasını Muş Selam-Der Eğitim Komisyonu Başkanı Abdurrahman Tarhan yaptı.

Tarhan, “Üniversite yılları hayatımızda ki diğer dönemlerden çok da farklı değildir. Müslümanlar olarak hayatımızın hangi noktasında bulunursak bulunalım amaç Allah rızasıdır. Yaşadığımız çağ, bilgi çağı olarak adlandırılmaktadır. Bilgiye kim hükmederse insanlara da o hükmeder. Bazı insanlar vahşilikte hayvanlardan daha aşağı düşmüş kindar bir nesil yetiştirmek isteye bilir.  Ama bizim gençliğimiz mihmandar bir gençlik olacak inşallah. 16 yaşında vahşice katledilen Yasin Börü’lerin mihmandarı olacağız inşallah.” ifadelerini kullandı.

“Geçirmiş olduğumuz süreç içerisinde zaman bizleri öğüttü”

Daha sonra konuşmalarını yapmak için Eğitimci-Yazar Mehmet Ali Gönül kürsüye geldi. Eğitim ve zamanın çok değerli olduğunu söyleyen Gönül, “Geçirmiş olduğumuz süreç içerisinde zaman bizleri öğüttü. Eğitim ise bizleri yetiştirebildiyse ne mutlu. Allah bizleri hiçbir şey bilmiyor halde Dünya’ya gönderdi. Eğitim dediğimiz kavram da şöyle bir durumu ortaya çıkıyor. ‘Sonradan öğrenilen’ Eğitimi tamamlayan başka ögelerde vardır. İnsan olmadan eğitim olmaz. Çünkü toprağı, hayvanı eğitemezsiniz, öğretirsiniz ama insanı eğitip öğretirsiniz.  Anlayacağımız insan hem öğrenir hem eğitilir” dedi.

“Zaman buz gibidir, sen ondan faydalanmazsan eriyip gider”

Mezun olan öğrencilere tavsiyelerde de bulunan Gönül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yarın bir gün memur olacaksınız veya kariyer yapacaksınız. Öğrenci evinde yediğiniz domates peynirin sıcaklığını arayacaksınız. Kendinize sormanız lazım, bundan sonraki zorluklara karşı yüklendim mi? Sizleri nasıl eğitip öğrettiler de topluma salıyorlar bunları iyi araştırmanız gerekiyor. Acaba doğru şeylerle mi eğittiler yanlış şeylerle mi?  Bundan sonra daha az okuyup araştıracaksınız çünkü dünya işleri daha çok sizleri yoracak. Ama ne olursa olsun okumayı, araştırmayı bırakmayın, azalta bilirsiniz ama bırakmayın.  Zaman buz gibidir, sen ondan faydalanmazsan eriyip gider.  Bu açıdan 2 yıllık veya 4 yıllık üniversitenin hiç önemli değil. Geriye dönüp baktığınız zaman, yapamadığınız boşa geçirdiğiniz çok şeyler göreceksiniz. Keşke şunu da yapsaydım dediğiniz şeyler vardır. Ama zaman akıp giderken fırsatlar ardı sıra geliyor. Allah karşımıza yeni fırsatlar çıkartacaktır. Bu çıkan fırsatları keşke demeden değerlendirin.”

Programda daha sonra mezun olan öğrencilere yapmış oldukları hayırlı hizmetlerden dolayı başarı belgesi ve plaket takdim edildi.

Mezun olan öğrenciler plaket takdiminden sonra, hayatlarından kısa kesitler sundular. Program dua ile son buldu. (Mustafa Bikeç/Sezer Özer-İLKHA)