Muharrem ayı içerisinde bulunan acı Kerbela hadisesi İstanbul’da bulunan birçok  İslami STK tarafından düzenlenen programlarla anıldı.Etkinliklerde yapılan konuşmalarda Kerbela’da yaşanan acı hadiseler işlenirken,  katılımcılara Aşure ikramı yapıldı.

BAĞCILAR

Peygamber Sevdalıları Platformuna üyesi derneklerden, İstanbul İlim Eğitim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin (İstanbul İlim-der), Güngören Belediyesi Kültür Merkezi’nde Hz. Hüseyin ve Kerbela etkinliği düzenledi. Etkinlik okunan Kur’an-ı Kerim ile başladı. Okunan Kur’an-ı Kerim’in ardından, İstanbul İlim – Der Başkanı Mehmet Sait Rüzgar bir selam konuşma yaptı.

“Kerbela’yı anlarsak yeni Kerbela’lar yaşanmaz”

Açılış konuşmasının ardından söz alan Yusuf Tutak Hoca, ‘Kerbela’yı anmak mı? Yoksa anlamak mı?’ temalı bir konuşma yaptı. Kerbela faciasının Peygamber Efendimiz’in (sav) vefatının ardından tabiri caizse daha mezarının toprağı kurumadan gerçekleştiğini söyleyen Tutak Hoca, “Efendimizin (sav) reyhanım, cennet gençlerinin efendisi dediği Hz. Hüseyin, Yezit ve avanesi tarafından katledildi. Kerbela’yı sadece anlatmak değil, anlamak ve ders çıkarmak önemlidir. Kerbela’yı anlarsak, yeni Kerbela’lar yaşanmaz. Yezit, Hz. Hüseyin şehit edilip başı onun yanına götürüldüğünde, ‘Ben Bedir’de öldürülen atalarımın intikamını aldım’ diyor. Yani Yezit, Bedir’de Peygamber Efendimiz’e karşı savaşan müşrik atalarının intikamının aldığını söylüyor” dedi.

Hz. Hüseyin’e katledenlerin lanetle anıldığını söyleyen Tutak Hoca, “Bu gün insanlar çocuklarına Hüseyin adını koyuyor. Ama kimse çocuklarına Yezit adını koymuyor. Hz. Hüseyin’i katledenler, bu dünyada fazla yaşamadı. Yezit 3 yıl sonra sarhoş bir şekilde, dişleri kendi isteğiyle sökülerek öldü. Hz. Hüseyin ve arkadaşlarını şehit eden ordunun komutanlığını yapan Ömer Bin Sad ise, vicdanı ile cüzdanı arasında sıkışanlara iyi bir örnektir. Ömer Bin Sad valilik için bu orduya komutanlık yapıyor. Ama o da fazla yaşamıyor. 6 yıl sonra öldürülüyor. Onun için Kerbela vicdanı ile cüzdanı arasında sıkışanlara iyi bir örnektir” diye konuştu.

Kerbela bugün Diyarbakır’dır, Kudüs’tür…

Küfe’lilerin Hz. Hüseyin’e binlerce mektup gönderip onu davet etmesine rağmen Hz. Hüseyin’e ihanet ettiğini söyleyen Tutak Hoca, “Sadece yüreğiniz değil, bineğiniz de Hüseyin’den yana olsun ki, yeni Kerbela’lar yaşanmasın. Kerbela’dan ders alınmadığı için günümüzde yeni Kerbela’lar yaşanmaya devam ediyor. Yasin Börü ve arkadaşları sığındıkları bir evde katledildi. Kerbela bugün Diyarbakır’dır. İsrail, Mısır ve Arap ülkelerinin arasında kalmış Kudüs, bugün Kerbela’dır. Doğu Türkistan, Myanmar, Libya, Suriye ve Müslümanların yaşadığı birçok yer bugün Kerbela olmuştur” şeklinde konuştu.

Etkinlikte Grup özlem sanatçıları ve Şair Mustafa Karakaş’ın seslendirdiği şiir ve ezgiler, salonda duygulu anlar yaşattı. Etkinlik yapılan aşure ikramı ile sona erdi.

ŞİŞLİ

Kâğıthane Kültür Merkezi’nde Selam Der tarafından Kerbela hadisesinin yıldönümü münasebetiyle anma programı gerçekleştirildi. Program Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı.

Açılış ve selamlama konuşmasını yapan Selam Der Başkanı Şerafettin Güler, Kerbela olayının unutulmaması ve her daim akıllarda tutlması gerektiğini söyledi.

Günün anlam ve önemine binaen bir konuşma yapan Molla Cemal Çınar ise, “Maalesef yeryüzünde Hüseyinler zülüm altında, Yezitler cirit atmakta. Her ümmetin 10 Muharrem’i vardır. Hz. Hüseyin’in şehit edilmesi bizim aşuramız olmuştur. Nasıl ki diğer ümmetlerin kurtuluşu çeşitli sebepler iledir, bu ümmetin kurtuluşu da şehadetledir. Zamanımızda herkes ölülerine şehit diyor ama, şu bilinsin ki şehit Allah yolunda canını veren kişilerdir. Maalesef Müslümanlar uyuduğu için şu anda Suriye, Irak, Arakan ve tüm İslam beldelerinde kan var. Ve maalesef hala ümmet uyanmıyor. Yeryüzünün ilk katili Kabil’den, ashabı Uhdut’tan da, Allah Resulunu ehli beytini şehit eden Yezit ve avanelerinden de bahsedebiliriz ama, vallahi Diyarbakır’da zamanın Hüseyni olan Yasin’i şehit eden zalimlerin yaptığını tarih hiçbir zaman kaydetmemiştir. Hz. Hüseyni anlamak isteyen Yasin’i anlamak mecburiyetindedir.” şeklinde konuştu.

Kerbela ile ilgili ezgilerin seslendirildiği program yapılan dua ile son buldu.

ZEYTİNBBURNU

Zeytinburnu İlim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Zeytinburnu Der) tarafından Zeytinburnu Kültür Merkezi’nde Kerbela etkinliği düzenlendi. Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda Molla Nizamettin Yaçin bir konuşma yaptı.

Kerbela’da yaşanan vahşetin, çok uzun bir zaman geçmiş olmasına rağmen hiçbir zaman unutulmayacağını ifade eden Yaçin, “Bu yapılan vahşet ve zulüm, bir zihniyetin, düşüncenin ürünüdür. Ebu Leheblerin, Yezidlerin ve onların arkasından gelenlerin düşüncesidir. Bunların bu zalimliği ve vahşetleri kıyamete kadar anlatılacak ve aktarılacaktır.  Allah-u Teâlâ bize bir Peygamber gönderdi. Ve o Peygamber bizlere doğru yolu gösterdi. VeCenab-ı Allah dedi ki ‘Resulüm sizler için en güzel örnek ve misaldir.’ Ve Resulullah’ı (sav) en güzel şekilde anlayanlar da onun ehlibeytiydi. Bu yüzdendir ki Peygamber Efendimiz bize Eh-li beytini emanet bırakmış ve onları koruyup yollarından gitmemizi istemiştir. Eğer ki bizler Resulullah’ın emanet bıraktığı Kur’an-ı Kerim’i ve Ehl-i beytini koruyup yollarından gitmeyip dünyayı ve dünyalıkları sahiplenir ve bu uğurda çalışırsak zelil oluruz” ifadelerini kullandı.

Program yapılan duanın ardından sona erdi.

BAŞAKŞEHİR

Hayıreli Derneği’nin İkitelli Mehmet Akif temsilciğinde, Kerbela’yı anma etkinliği düzenlendi. Dernek binasında gerçekleştirilen programa yoğun bir katılım olduğu gözlendi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program gençlerin okuduğu mevlit ile devam etti. Günün anlam ve önemine binaen bir konuşma yapan İlahiyatçı Faruk Telci, Kerbela hadisesinde yaşanan zulüm ve acılara dikkat çekti.

İlahilerin seslendirildiği etkinlikte misafirlere aşure ve çay ikramı yapıldı. (Şükrü Gündüz/ Miraç Aslan /Selman Yıldız -İLKHA)