Bilgilendirme toplantılarına devam eden Mustazaflar Hareketi heyeti, Batman'da faaliyet yürüten Sevgi-Der'i ziyaret ederek derneğin üye ve gönüllülerini hareketin amacı ve çalışmaları hakkında bilgilendirdi.

Siyasi alanda faaliyet yürütecek olan Mustazaflar Hareketi, İslami Sivil Toplum Kuruluşları'yla yaptığı bilgilendirme toplantılarına devam ediyor.

Batman'da faaliyet yürüten Sevgi-Der'i ziyaret eden Mustazaflar Hareketi heyetinden Mustazaflar Cemiyeti Genel Başkanı Abdurrahman Cens, Hür-Der Genel Başkanı Avukat Şaban Dalgın ve Hür-Der Genel Sekreteri İbrahim Gökdemir Mustazaflar Hareketi'nin amacı, hedefleri ve çalışmaları hakkında derneğin üye ve gönüllülerine bilgi verdiler. Heyet ayrıca, dernek gönüllülerinin sorularını cevaplayarak dernek gönüllüleri ile fikir alışverişinde bulundular.

Saat 20.30'da yapılan bilgilendirme toplantısı Kur'an'ı Kerim tilavetiyle başladı. Giriş konuşmasını Kürtçe olarak yapan Sevgi-Der Genel Başkanı M.Ali Ortaç, toplantının amacını kısaca özetledi.

Müslümanları Temsil Eden Parti Olacağız
İlk olarak konuşan Mustazaflar Hareketi heyetinden Hür-Der Genel Başkanı Avukat Şaban Dalgın, gayelerinin insanları hakka çağırmak ve şeytanın yolundan alıkoymak olduğunu belirterek, "2004 yılından bu yana dernekler vasıtasıyla hizmetler yapılmaya çalışıldı. Ancak zamanla derneklerin çalışmaları dar geldi. Dernekler siyasi anlamda muhatap görülmedi ve hep başkaları siyasi sahada bizi temsil etme durumunda görüldü. Bu durumun sona ermesi gerekirdi." dedi.

Partilerin dünya çapında siyasal bir ağırlığının olduğunu belirten Dalgın, "Bizler hiçbir partide ifade edilmiyoruz. Bu büyük camiayı kimse ne temsil etti, ne sahip çıktı. O yüzden bu parti kurulmak zorundadır. Siyasete yeni bir bakış açısı getireceğiz. Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyeceğiz." şeklinde konuştu.

Daha sonra söz alan Mustazaflar Cemiyeti Genel Başkanı ve hareketin kurucu üyesi Abdurrahman Cens, Mustazaflar Hareketinin başlama sebebini kısaca özetleyerek, siyasi bir hareket olmanın gerekçelerini, Türkiye'de Müslümanların temsiliyet sorununu, diğer partilerle aralarındaki farkları ve nasıl bir siyaset izleyeceklerini, İslam'da bugünkü şekliyle siyasetin yerinin olduğunu Peygamberlerin hayatından ve mücadelesinden kesitler ve örnekler vererek açıkladı.

Türkiye'de, inancını yaşamak isteyenlerin mağduriyetlerini örneklerle anlatan Cens, "Müslümanlara karşı yapılan haksızlık ve hukuksuzlukların haddi hesabı yoktur. Bütün bu haksızlıklara rağmen bunları mecliste dillendiren kimse yoktur." dedi.

Başörtüsü sıkıntısının halen devam ettiğini belirten Cens, "Bütün bu sıkıntılar derneklerle dile getirilemiyor. Derneklerin Türkiye'nin her yerinde şubesi olsa bile bir savcının iddianamesi ve bir hakimin kararı ile hepsi kapatılabiliyor. Bunun için hizmet adına daha korunaklı bir yol lazımdı. Bu da siyasi parti ile olur." ifadelerini kullandı.

Müslümanların Sesi Olmak İçin Parti Kuruyoruz
Parti kurduklarını ama partileşmediklerini belirten Cens, parti çapında ihtiyaç dahilinde ne gerekiyorsa yapacaklarını vurgulayarak, "Bizlere neden partiye ihtiyaç var diyenler vardır. Müslümanlara yapılan zulümleri kimsenin hiçbir şey yapmaması ve Müslümanların haklarını İslami kökenli partilerin savunmadığını görüyoruz. AKP'nin yeni anayasa yazım komisyonunda başörtülü çalışmanın önünü açacak olan kendi teklifini geri çekmesi nasıl izah edilebilir? Millet bu sorun çözülsün diye oy verirken neden geri adım atılıyor? Bu samimiyetsizliktir, vaadinden caymadır." dedi.

"Hükümet, kendisini devirmeyi planlayan Ergenekon çetesinden Mehmet Haberal için CHP'nin ricası ile özel yasa çıkarıp annesinin taziyesine katılmasına izin verirken inancından dolayı cezaevlerine düşen Müslüman mahkumları ne yazık ki bu yasadan faydalandırtmadı." diyen Cens, "Müslümanların sorunlarını çözmek için gelenlerin iktidar olduktan sonra Müslümanları unuttuklar. Müslümanların sorunlarına çözüm getirmek için sesleri olmak için haklarını savunmak için yola koyulduk." ifadelerini kullandı.

Kırmızı Çizgilerimiz Kur'an ve Sünnettir
Üstad Bediüzzaman'ın "siyasetten ve şeytandan Allah'a sığınırım" sözünün İslam'da siyasetin olmadığına delil olarak ileri sürenlere karşı Bediüzzaman'ın Emirdağ Lahikası'nda geçen 'siyasete girmemiz kesin ama kesin olduğu zaman biz siyaseti dine dost ve alet yapacağız" sözünü hatırlatarak Bediüzzaman'ın siyasete "haramdır" demediğini tam aksine günü geldiğinde bu sahada bulunmanın zorunluluk olduğunu açıklayan Cens, "Bugün ayakaltına düşmüş, kıymetsiz olmuş siyaset, Allah'ın izni ve yardımı ile kıymet kazanacak ve doğruluk ve dürüstlük ile beraber anılacaktır." dedi.

Son olarak söz alan Hür-Der Genel Sekreteri İbrahim Gökdemir, dinin, namusun ve örfün korunması için Müslümanların üzerine ne düşüyorsa onu yapacağını, siyasi partide kırmızıçizgilerinin olduğunu bunun Kur'an'ı Kerim ve Sünnet olduğunu dile getir.

Konuşmaların ardından soru- cevap ve öneriler kısmına geçildi. Burada yapılan açıklamalarda, Mustazaflar Hareketinin sadece bir bölge partisi olmayacağı, Türkiye partisi olacakları ifade edildi.

Toplantının sonunda dua talep edildi. (M. Fatih Akgül - İLKHA)