Malatya’da 380 sağlık çalışanı Covid-19’a yakalandı
Sağlık-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Bingöl, yetkililerin ekip işi olarak yürütülen sağlık hizmeti sunan çalışanlarını ayırt etmemesi gerektiğine dikkat çekerek, tüm sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde adımların atılması gerektiğini söyledi.
Sağlık-Sen Malatya Şubesi, Sağlık Personellerinin talep ve istekleri, sorunlarının çözüm önerileri ile ilgili Turgut Özal Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi bahçesinde Sağlık çalışanlarının katılımıyla basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasını okuyan Sağlık-Sen Malatya Şubesi Başkanı Mehmet Bingöl, ilde vaka sayılarının hızla arttığını ve şimdiye kadar görevi başında 380’e yakın sağlık personelinin Covid-19’a yakalandığına dikkat çekerek, vatandaşların maske, sosyal mesafe ve hijyene uymaları noktasında tavsiyede bulundu.
“Taşıma suyla değirmen dönmeyeceği gibi bu sağlık sistemi de sağlık çalışanlarına yönelik bu yaklaşımla sürdürülemez”
Sağlık-Sen olarak asıl amaçlarının çalışanlar ve yöneticiler ile sağlık hizmetini en iyi şekilde vatandaşlara sunmak olduğunu belirten Bingöl, “Aynı takımda bulunan bir ekibiz. Ancak yapılan yanlış uygulamalar çalışanlar ile karşılıklı istişare edilmeyip sık sık görev yeri değişikliği yapılması, çalışanları canından bezdirmiştir. Hayat kurtaran sağlık çalışanlarının hayatlarını, haklarını, hak ettiklerini, haklı taleplerini, ailelerini, görmezden gelemeyiz. Taşıma suyla değirmen dönmeyeceği gibi bu sağlık sistemi de sağlık çalışanlarına yönelik bu yaklaşımla sürdürülemez. Ülkemizin, sağlık alanındaki en büyük ve tek yetkili sendikal örgütü olarak; bu duruma sessiz kalamayız. Bizler Sağlık Sen olarak çalışanlarımızın hakları ile ilgili her koşulda dik durduk ve çalışanların en yüksek sesi olduk. Arkadaşlarımızdan talebimiz ise kendi haklarına, haklı taleplerimize ve sendikalarına destek olmalarıdır.” dedi.
“Covid-19 kişiyi ayırt etmiyorsa, sizlerde ekip işi olarak yürütülen sağlık hizmeti sunan çalışanları ayırt etmeyiniz”
Bingöl, “Eğer ki sağlık çalışanlarımızın moral kazanması, motivasyon ve performansının artması gerekliliğine inanıyorsanız her çalışanı kapsayacak şekilde adımlar atılmalıdır. Covid-19 kişiyi ayırt etmiyorsa, sizler de ekip işi olarak yürütülen sağlık hizmeti sunan çalışanları ayırt etmeyiniz.Diğer bütün kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan memurlar maaşlarını tek ödeme olarak genel bütçeden alırken, sadece sağlık çalışanları, maaşlarının bir kısmını genel bütçeden bir kısım sağlık çalışanları ise de ayrıca döner sermayeden alırlar. Bu adaletsizliğin düzeltilmesi ve ek ödeme maaşa yansıtılarak genel bütçeden tek kalemde ödenmesini istiyoruz. Sağlık Hizmeti sunumunda 3. Basamak konumunda bulunan Üniversite Hastanelerinde, Devlet Hastanelerinde, 1. Basamak olan Aile Hekimliği ve 112 Acil Sağlık Hizmetlerinde görev yapan tüm çalışanlarımız olan Doktor, Hemşire, Hizmetli, Memur, Şoför, İdari Personel, teknik personel gibi herkesi kapsayacak şekilde adil ve ivedi olarak bir ödeme sistemi yapılmasını bekliyoruz.” talebinde bulundu.
“Sağlık çalışanlarının alın teri, haklı talep ve istekleri yerine getirilene kadar Sağlık-Sen olarak durmadan mücadelemize devam edeceğiz.”
Bingöl, son olarak şunları söyledi: “Sağlık çalışanlarının yaptığı işin karşılığında maddi beklentisi olmadığı, ancak yapılan araştırmalarda ortaya koymuştur ki mevcut döner sermaye sistemi nedeniyle tüm sağlık çalışanlarının ortalama gelirleri yüzde 50 oranında azalmıştır. Pandemi sürecinde yapıldığı gibi yama uygulaması değil, sistemin baştan aşağı yeniden ele alınması gerekmektedir. Sağlık çalışanları açısından dünün ve bugünün tek değişmeyeni; emeklerinin karşılığını alamamasıdır. Bizler; Ek ödeme değil tek ödeme olmasını istiyoruz. Tek ödemeden kastımız, ek ödemeyi karıştırmadan, isçi memur ayırmadan, 3 aylık değil kalıcı, düzenli ve adaletli bir ödeme istiyoruz. Yaşadığımız ağır iş yükü altında, bulaşıcı hastalık karşısında ruhen ve bedenen yıpranma dün ne ise bugünde aynısıdır. Yapılması gereken ise bu süreçte hayatını kaybeden sağlık çalışanlarımızın şehit kabul edilmesidir. Görevi gereği bulaşıcı hastalıklara yakalanan sağlık personellerimiz mesleki hastalık kapsamına alınmalıdır. Sağlıkta sözleşmeli istihdama son verilmesini istiyoruz. Çalışan anne babalar, çocuklarını bırakabilecekleri ve kanunun da ön gördüğü şekilde kreşler istiyoruz. 3600 ek göstergenin tüm çalışanları kapsayacak şekilde verilmesini istiyoruz. Makam odasında değil de çalışanlarının yanında ve desteğini hissedebileceği, çalışanı ile görüşen, değer veren, Çalışanların temsilcisi ile görüşen, istişare eden, işin ehli olan, sorun değil çözüm bulan yöneticilerin olmasını istiyoruz. Sağlık çalışanlarının alın teri, haklı talep ve istekleri yerine getirilene kadar Sağlık-Sen olarak durmadan mücadelemize devam edeceğiz.”
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.