Gölbaşı K1 Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunan yakınlarını ziyaret eden FETÖ mağduru mahkumların aileleri, görüş sonrası İLKHA’ya yaptıkları açıklamada ulusal medyanın, İslami kesimin mağduriyetini görmezden geldiğine dikkat çekti.

FETÖ’nün hakim ve savcıları tarafından düzenlenen komplo ve kumpaslar nedeniyle 4 yıldır cezaevinde bulunan Kamil Demiral’ın annesi Beyaz Demiral, Cumhurbaşkanı ve hükümet yetkilerine seslenerek mağduriyetlerinin giderilmesini istedi.

Bir diğer FETÖ mağduru Mustafa Yetiş’in eşi Nurgül Yetiş ise, eşinin 6 yıldır haksız ve hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulduğunu belirterek adil ve yeniden yargılanma talep etti.

Yetiş, “Eşim 6 yıldır cezaevindedir. Eşim paralel yapı ve FETÖ mağdurudur. Hükümete sesleniyorum. Bir an önce bu haksızlığa son verilsin. Biz ailece mağduruz. Eşim daha önce Kocaeli’ne sürgün edildi. Ardından Malatya’ya sürgün edildi. Şimdi de Gölbaşı’na sürgün edilmiş durumda.  Altı yıldır bu zulüm devam ediyor. Devletten af değil adalet istiyoruz. Artık bu mağduriyetimizi görsünler ve bu haksızlığa son versinler.” dedi.

Ağabeyi İsmail Apaydin’in, ‘kutlu doğum programı tertiplemek’ gibi ilginç suçlamalarla cezalandırıldığını anlatan Özlem Apaydin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da FETÖ’nün zulmüne uğradığını ifade ederek “İnsanlara İslamiyet’i yaşatmak ve kutlu doğum programı tertiplemek, bunlar nasıl suç olabilir? Abim 4 yıldır suçsuz yere cezaevindedir. Biz af veya lütuf değil sadece adalet istiyoruz.”

“Medya bizleri görmezlikten geliyor”

Ulusal medyanın, Ergenekon ve Balyoz gibi davalardan cezaevine girenleri FETÖ mağduru olarak gösterdiğini ancak İslami kesimin mağduriyetini dillendirmediğini söyleyen mahkum Ahmet Kalan’ın eşi Hüsna Kalan ise şöyle konuştu:

 “Eşim yaklaşık 4 yıldır cezaevindedir. Eşlerimiz ve bizler FETÖ mağduruyuz. Normal olarak yapılan şeyleri suç olarak lanse ettiler ve bundan dolayı şu an eşlerimiz cezaevinde. Medyaya baktığımızda sürekli şunlar, bunlar FETÖ mağdurudur diye haber yapıyorlar. TV yayınları yapıyorlar. Ama bizler bir türlü görmüyorlar ve görmezlikten geliyorlar.  Mazlumların bedduaları gerçekten ağırdır. Yönetimdekiler bu mazlumların ahından korkmalıdırlar. Biz af dilemiyoruz. Suçlular af diler. Bizler elhamdülillah suçlu değiliz. Yaptığımız şeylerden de pişman değiliz. Bizler her şeyi sadece Allah rızası için yaptık.  Devletten sadece adalet istiyoruz. Bize kör ve sağır kalmasınlar istiyoruz.”  (İLKHA)