"Mesane tümörü sigara içen erkekleri seviyor"

"Mesane tümörü sigara içen erkekleri seviyor"

Ürolojik sistem içinde prostat kanserinden sonra en sık rastlanan mesane tümörünün sigara içen erkeklerde görülme olasılığının yüksek olduğunu ifade eden uzmanlar, mesane tümörünün en büyük belirtisinin idrarda kanama olduğunu söylediler.

DİYARBAKIR - Ürolojik sistem içinde prostat kanserinden sonra en sık rastlanan mesane tümörünün sigara içen erkeklerde görülme olasılığının yüksek olduunu ifade eden Üroloji Bölümü'nden Op. Dr. Devrim Kayan, mesane kanseri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

 

Mesane tümörünün idrar kesesinde oluşan tüm iyi ve kötü huylu "ur"lara verilen isim olduğunu söyleyen Kayan, bu hastalığın erkeklerde, kadınlara oranla 4 kat fazla görülme ihtimali olduğunu belirtti.

 

Mesane tümörünün en büyük belirtisinin idrarda kanama olduğunu söyleyen Kayan, "Bu kanamalar genellikle ağrısız olarak görülür. Özel durumlarda idrar yanması ve sık idrara gitme gibi şikayetler de olabilir. Bazen de hiçbir belirti olmadan rutin kontroller ya da sistoskopi denilen ve mesane içini incelemek için yapılan tanısal girişimler sırasında ortaya çıkabilir." dedi.

 

Mesane tümörüne yakalanma yaşının giderek düştüğünü söyleyen Kayan, "Mesane tümörünün görülme yaşı 50 olarak kabul edilse de, Türkiye gibi sigara tüketiminin çok fazla olduğu ülkelerde bu hastalık çok daha erken yaşlarda ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle 20'li yaşlarda riski de giderek artmaktadır." ifadelerini kullandı.

 

Boya, tekstil, kauçuk, deri ve kimya sektöründe çalışanların, mesane tümörü vakalarının yüzde 20-25'ini oluşturduğunu ifade eden Kayan, "Bu sanayi sektörlerinde kullanılan bazı kimyasallar, mesane tümörü oluşumuna neden olmaktadır. Bunların yanı sıra; sigara, radyasyon tedavileri, yanlış uygulanan diyetler, kronik idrar yolu enfeksiyonları ve "şistomiyaziz" denilen paraziter enfeksiyonlar mesane tümörü için risk faktörü olarak sıralanabilir." şeklinde konuştu.

 

Mesane tümörü için cerrahi işlemin gerekli olduğunu vurgulayan Kayan, "Bu, hem tanı hem de tedavi için gereklidir. Başlangıçta, kapalı yolla yapılan mesane tümörünün çıkartılması hem tanı ve evrelemeyi sağlar hem de tedavinin ilk basamağıdır. Daha sonra hastalığın evre ve derecelerine bağlı olarak ileri tedaviler gerekecektir. Kasa nüfuz etmemiş tümörlerde kapalı olarak tümör çıkartılması ve mesane içine verilecek ilaçlar en etkin tedavi yöntemidir. Tümör eğer kasa geçmişse hastalığın ve hastanın durumuna göre "radikal sistektomi" en etkili cerrahi yöntemdir." dedi.

 

Hastaların tedavi sonrasında mutlaka sigarayı bırakması gerektiğini belirten Kayan, "Meyve ve sebzeden zengin bir beslenme sistemi oluşturulmalı, risk oluşturan bir iş kolunda çalışıyorsa daha uygun bir iş kolu seçmelidir. Ayrıca en az 5 yıl boyunca kanser takiplerinin yaptırılması hayati önem taşımaktadır." ifadelerini kullandı. (M. Sait Adiyaman - İLKHA)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.