M. Medet SOLMAZ

M. Medet SOLMAZ

Müfredatın Ruhu

Bismihi Teala

Eğer bugün ayağı yere sağlam basmayan, güçlü iradeden mahrum, kendisiyle kavgalı, geçmişinden kopuk ve en önemlisi inancıyla çelişkili bir portreyi gösteriyorsak; burada durup düşünmeli!..

Bir fotokopi makinesine ne koyarsanız çıktı olarak onu alırsınız. Basımı yapılacak kitabın üzerinde yapılan müsvedde ne ise çıktı da o olur.

Bireysel ve toplumsal görüntü de eğitim sisteminin tezahürüdür. Anlayış, düşünüş ve zihinsel yapı sunulan paradigmalara göre şekil alır. Amiyane bir tabirle kalite baskısı tonerin ayarına bağlıdır.

Eğitim sistemlerinin müfredatı vardır ve buna bağlı olarak müfredat programları olur. Bu programın içeriği ders kitapları olarak sunulur, fertler de muhtevasından sorumlu tutulur. Dolayısıyla eğitmenler de bu içeriğin taşıyıcısı konumundadır.

İşin en tepesinde bakanlığa(MEB) bağlı ‘Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı’ var. Talim Terbiye Kurulu’nun bünyesinde Ders Kitapları  ve Öğretim Materyalleri Hazırlama denen bir birimi vardır. İşte ders kitaplarının hazırlanması, içeriği, tasarımı vs. bu birimin elinden geçer.

Pozitif ilimler diye adlandırılan biyoloji, fizik, coğrafya gibi derslerin içeriği hangi değirmene su taşıyor? Yıllarca evrim teorisi dayatılmaya çalışıldı; çelişki üstüne çelişkilerle saf dimağlar dumura uğratılmadı mı? Müfredatın tamamen bu safsatadan ayıklandığını gönül rahatlığıyla keşke söyleyebilsek!..

Cebren bu ilimlerin hakikatleri materyalizme alet ediliyor. Pozitivizm uğruna deist, ateist ideolojilere göndermeler yapılıyor. Diğer deyişle biyolojinin, coğrayanın, asrtonominin aslı verilmiyor. Yani bu ilimlerin suyu tevhide aykırı mecralara akıyor!.. Hatta köklerine ta ilkokul kitaplarında yer veriliyor.

2018/2019 3. sınıf fen bilimleri kitabında geçen birtakım ifadelere yer verelim:

Yapay ışık kaynakları fener, ampul, floresan, el lambası bir usta tarafından yapılır. Doğal ışık kaynakları Güneş, Ay, yıldızlar, şimşek ve ışık böceğinin ışığı kendiliğinden olur. (Fen Bilimleri, Anadol Y. s.129)

“Canlılar kendiliğinden doğada bulunur.” (s.162)

“Dağ, ova, orman, çayır, akarsu kendiliğinden olur.” (s. 179)

“Doğal çevre, doğada kendiliğinden bulunur.” (s.180)

“Cansız varlıkların bazıları doğada kendiliğinden bulunur.” (s. 194)

“Dağ, ova, orman, deniz, göl gibi kendiliğinden oluşan yerler doğal unsurlardır.” (H. Bilgisi 3, s.169 )

Seküler muhtevanın ıslahına ilişkin kaputta bazı ince rotüşlerin yapıldığı söylense de motor halen duruyor. Dolayısıyla işin tepesinde hassasiyet sahibi, cesur akademisyenlere ciddi ihtiyaç vardır. Eğer “fikri hür, fikri iktidar” idealimizi gerçekleştirmek istiyorsak yani “eğitimde reform” diyorsak işe buradan başlamalıyız. Başka deyişle ders kitaplarını vahyin hakikatlerinin gölgesinde hikmete dair göndermelerle başarabiliriz.

Zira vahiy; biyolojidir, coğrafyadır, hayattır. Diğer deyişle tüm ilim dalları kâinat kitabı Kur’an-ı Mübin’inin incelemesi sonucu ortaya çıkmıştır. Bu sınırsız ummanda insana, topluma lazım olan her şey vardır. Zira bu kâinatın sahibi O(cc)’dur.

Materyalist, doğacı, seküler bakış açısıyla yazılan ders kitapları ilimdeki hikmeti yok ediyor. Bireydeki basiret gözünü kör ediyor.

Özellikle devletin başı “fikren iktidarda olma” sözünün anlam kazanması için liyakatli, inançlı, ahlaklı bilim adamlarını Talim Terbiye Kurulu’nın yetkice en üst noktalarına atamalarıyla yola girilebilir.

Kalın sağlıcakla…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.