Hz. Peygamber (sav) güzelliklerle geldi bize. Onurlu olmayı, insanca yaşamayı ve kemal basamaklarından yükselmeyi öğretti. Onun bize getirdiklerine tutundukça, izini sürdükçe, ardından yürüdükçe bakışımız, duruşumuz, kısaca hayatımız güzelleşiyor.

Küfrün emperyalist ve siyonist kollarının insanlığı köleleştirmek ve sömürmek için yoğun bir çaba içinde olduğu günümüzde, Hz. Resul–i Ekrem (sav) ve Onun bize getirdikleri hayatımızı kuşatmaya çalışan ölümcül dalgaları keskin bir kılıç gibi parçalıyor. İnsanlık düşmanlarının ifsat hesaplarını bozup etkisiz hale getiriyor. 90 yıldır büyük acılar yaşayan insanımıza onurlu ve izzetli bir hayatın kapılarını aralıyor.

Kutlu Doğum etkinlikleriyle başlayan Hz. Resulü Ekrem (sav)’i yâd etme, anlama ve bize getirdiklerini yaşama çabalarında insanlarımızın Hz. Resul (sav)’ı bir rehber olarak tanıma ve hayatını Onun getirdikleriyle şekillendirme çalışmaları adım adım da olsa toplumsal dönüşümün ipuçlarından haber veriyor. Hz. Resulü Ekrem (sav) ile özüne dönüyor insanımız. Yitirdiklerine kavuşuyor. Hz. Resulü Ekrem (sav)’in kutlu doğumunda bir araya gelip biatlerini tazeleme çağrıları Müslüman halkımızda büyük bir coşkuyla karşılık bulurken, bu sevgi ve muhabbetten rahatsızlık duyanlar farklı şekillerde kendilerini teşhir ediyorlar. Milyonların mewludü kutlaması ve biatlerini tazelemesinin Hz. Resulü Ekrem (sav)’in düşmanlarına verdiği rahatsızlık tepki göstermelerine ve engellemeye çalışmalarına neden oluyor. Diyarbakırlı Müslümanlar yıllardır Kutlu Doğum etkinliklerini İstasyon Meydanında icra ederken, halkın yoğun ilgi ve katılımından dolayı son yıllarda bu meydan dar gelmeye başlamıştı. Daha büyük bir yere ihtiyaç vardı. Peygamber Sevdalıları Platformu, bu yılki Kutlu Doğumu daha büyük bir alan olan Newroz Meydanında yapmaya karar verdi. Bu yöndeki çabalarının sudan bahanelerle Bağlar Belediyesi tarafından engellenmeye çalışılması, burada yapılması düşünülen Kutlu Doğum etkinliğinin önünü alma çabaları oyun, entrika ve ikiyüzlülükle insanımızın sırtından geçinen bu kesimin İslam Peygamberine karşı tahammülsüzlüğünün ulaştığı boyutları ortaya koyması açısından dikkat çekicidir. Halkımızın Peygamber sevgisine tahammülsüzlükleri kendilerini deşifre etmelerine ve gerçek yüzlerini ortaya koymalarına neden olmaktadır.

Böylece Allah Teâlâ, Hz. Resulü Ekrem (sav) vasıtasıyla kullarından kimini aziz kılarken kimini de rezil ediyor. Halkın sırtından geçinen ikiyüzlüleri Resulü Ekrem (sav) vasıtasıyla deşifre ediyor. Peygamber düşmanlarının gerçek yüzünü gün yüzüne çıkarıp halkımıza tanıtıyor.

Aynı düşünce ve mantığa sahip Kemalist rejimin kurucularıyla BDP’nin laik zihniyetinin İslam’a karşı duruşunu söz ve davranışlarından anlamak zor değil. Ancak, Müslüman halkımızın desteğini almak amacıyla kimi zaman İslam’ın bazı ritüellerini kullandıkları gözlerden kaçmamaktadır. Kemalist rejimin İslam’ı yasaklayan ve Müslümanlara kan kusturan uygulamalarını herkes bildiğinden değinmeye gerek görmüyorum. Ancak, fırsat buldukça kendilerini laikliğin bekçileri olarak sunan kimi BDP yöneticilerinin zaman zaman ortaya koydukları ikiyüzlülük dikkat çekicidir. Zira bir taraftan Hz. Peygamber (sav)’in Kutlu Doğumuna tahammül edemezken diğer taraftan “Sivil Cuma” adı altında daha çok Kürd şehirlerinde önayak oldukları Cuma namazları ikiyüzlülüğün en bariz örneklerindendir. Diyarbakır hakkında ciddi bir yanılgı oluşturulduğu, bu şehrimizin farklı şekilde tanıtıldığı görülmektedir. İslami kimliğinden arındırılmaya ve fesat merkezi haline getirilmeye çalışılan Diyarbakır’ın mayası İslam’la yoğurulmuştur. Hz. Süleyman Camiinde 27, surların diğer bir bölümünde ise 14 olmak üzere toplam Diyarbakır’da 41 şehid sahabenin kabri bulunmaktadır. Ayrıca Diyarbakır’ın İslam orduları tarafından fethine katılan birçok tabiinin kabri de bu şehrimizdedir. Ashap ve tabiinden bu kadar şehidin kabrinin bulunduğu Diyarbakır’ın ödediği bunca bedel göz önüne alınınca, İslam’ın bu kentinin bütün şehirlerin öncüsü olarak Resulü Ekrem (sav)’in mewludünün ipini göğüslemesi ve yüzbinlerle bu coşkuyu yaşaması kimliğiyle uyuşan bir durumdur.

Hz. Resulü Ekrem (sav)’in mewludünü engelleme çabaları doksan yıldır insanımızın kalbinden Peygamber sevdasını sökmeye çalışan zihniyetin son çırpınışlarıdır. Diyarbakır’ın özüne dönüşünden ve İslami kimliğine kavuşmasından rahatsızlık duyanların son silahları, sudan bahanelerle halkın Resulü Ekrem’e vefasını gösterdiği hayırlı bir etkinliğin önüne geçmektir. Birkaç gün önce de “Dünya Medeniyetler Kraliçesi” adlı altında 20 ülkeden getirilen genç kızların katılacağı etkinlikle Diyarbakır’da iffetsizlik ve fesadın yaygınlaşması amaçlanıyordu. Ancak, Diyarbakır’ın imanlı halkı bu çirkef ve aşağılık etkinliğe karşı tepkisini yükseltip önüne geçmekle kimliğine yakışanı ortaya koydu. Bu halk, genciyle yaşlısıyla erkeğiyle kadınıyla Hz. Peygamber (sav)’in mewludünü büyük bir coşkuyla kutlayıp engelleme rüyaları görenlere de gerekli dersi verecektir.