Kürdistan İşçi Partisi... Bolşevik bir hareket... Ayakta kalabilmesi için KAN gerekiyor... Bu kanın kimden aktığı önemli değil... Türk-Kürt olması fark etmiyor, dost veya düşman olması da önemli değil. PKK’nin yaşaması için KAN gerekiyor ve akıtılan bu kan ister düşmandan, ister PKK militan ve sempatizanlarından, ister diğer Kürdi topluluk veya hareketlerden, ister evinde yemek yiyen bir ev hanımından, dershaneden evine dönen bir öğrenciden, balkondan çevresini seyreden bir çocuktan olsun, yeter ki aksın... Akan her damla kan, PKK’nin hayat kaynağı ve dinamiği...

Bir hareket ki kendi müntesiplerine acımıyor, kendi sempatizanlarına tuzak kuruyor, kendi tabanını aldatıyor…Her ne kadar sosyalist olduğunu iddia etse de buram buram faşizm kokuyor…Allah’a iman etmediği halde sakal bırakıp etrafına kendini dindar göstererek çıkar elde etmeye çalışan bir bel’am kadar tehlikeli ve sinsi… Barış kelimesini ağzından eksik etmiyor ama etrafa kan ve ölüm saçıyor…Kürdistani birlik diyor ama asalete ve izzete dair tüm Kürdi gelenekleri yerle bir edip, Kürdü birbirine düşürüyor…Hak ve özgürlük diyor ama kendi siyasal uzantısına oy vermeyenlere çok ağır para cezaları keserek, yol kontrolleriyle, faşist ambargolarla, iğrenç iftiralarla hayatı zindan ediyor… Namus-şeref diyor ama Kürt aile yapısını dejenere ederek, feodal Kürt bağnazlığından modern Kürt hayasızlığı icat ediyor. Entelektüalizm diyor, aydınlanma diyor ama tüm lümpen psikopatları (inisiyatif ve eylem) silahlarıyla kadrolandırıp milletin başına amir ediyor… Yalan-iftira-nifak konularında profesyonelleşmiş, ahlaksızlığı ahlak edinmiş, hayasızlıkta idmanlı, politik fahişelik uzmanı bir hareket…Kürt katili Saddam’dan -İran’a, Baasçı Hafız Esad’tan -Türki Ergenekon’a ve dahi Siyonist israil’den kapitalist emperyalist ABD’ye, flört etmediği uluslararası güç ve devlet kalmamış…Hani Marslılar Dünya’ya inse, illa onunla da irtibata geçip, Kürdi değerleri satma,(Kürdü gulyabanileştirme pahasına bile olsa) mutlak PKK’li tek parti politbürosu uğruna anlaşma ve işbirliği önerecek kadar gözü dönmüş ve değerlerini yetirmiş bir hareket… PKK’liği Kürdistaniliğin önüne çıkartmış, Kürdistan için PKK değil hani, PKK için gerekli olan Kürdistan endişesinde olan bir hareket. Kürdi sol hareketlere saygısı yok, İslami kürdi hareketlere saygısı yok, Barzani veya Sorani hareketler de PKK’yi ilgilendirmiyor. PKK’yi sadece PKK ilgilendiriyor, ucuz sermaye olarak gördüğü Kürt halkı veya Kürdistan da ilgilendirmiyor… PKK için Kürt veya Kürdistan sadece ama sadece birer araç ve sermaye… PKK’liler 20 milyon Kürdün 10 milyonu ölsün de, yeter ki PKK önderliğinde bir Kürdistan olsun fanatizminde ve yobazlığındadır…

PKK ahlakı, ahlaksızlıkta düşmanının ahlakını solladığı için tabanında düşmanının tabanını aldattığı gibi aldatmaya çalışmakta, gizli tarih-ketumluk-kavram kargaşası ve eşekleştirme ve son mahalde ise arsızlaştırma gayretleriyle hewal ortaklığı oluşturmaya çalışmakta, suni endişelerle kitleleri diri tutma ve dinamikleştirme çabalarına girişmekte, sorgulamayan-okumayan-empati kuramayan en kötüsü ise (ilerde idam edileceklerini bile bile) kendi cellatlarına aşık olmak zorunda bırakılan yığınları kendine sempatizan olma dayatmasında (pasif dayatma) bulunan,(mitoloji diliyle MEDUS GÖZÜ) ahlakıdır. Hiçbir PKK’lı parti tarihini bilmez, sorgulamaz, karmakarışık ilişkilerini, en saf satış ve ihanetleri sorgulamaz…Yapmaz-etmez demiyelim yap-a-maz ve ed-e-mez…Çünkü Kemalistlerin yıllarca tüm muhalifleri ve sorgulayabilen özgür bireyleri imha ve yalnızlaştırmada kullanmış oldukları en etkili silah olan VATAN HAİNLİĞİ yaftası, Kemalizm’in değişik bir türevi olan Apoizmde İHANETÇİLİK  ismiyle yer bulmuş ve apoistpolitbüro tüm ‘robot asker olmayan her bireyi’ bu yaftalamayla etkisizleştirmiştir…. Onların demokrat ve güler yüzlü ‘eleştiriye açık’ tahammülleri sadece ve sadece kendilerine alternatif olamayacak zayıf ve tabansız, romantik yazar-çizer grubunadır ki bu onların en masum vitrin model yüzleridir….Tabansız romantik bir muhalif yazarın eleştirilerine sonsuz sabırla yapay tahammül tebessümleri sergilerlerken, 16 yaşındaki bir lise öğrencisine vahşi Moğollar gibi saldırıp, cesedinden uzuvlar koparacak bir kine sahiptirler…Bu tüm faşist hareketlerin, tüm Baasçıların ve tüm nasyonalistlerin ortak özelliğidir… Mussoloni’den, Hitler’e ve Stalin den, Saddam Hüseyin‘e tüm ulusalcıların ortak özelliği, muhalefete ve alternatife asla tahammül etmemeleri ve şiddeti bir dayatma aracı olarak kullanıp vahşette sınır tanımamalarıdır. Bu durumda da PKK’ye, Kürdistan Baas Partisi dememiz en uygunu olur diye düşünüyorum…