Reis Bey merhamet merhamet!

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Filistin-İsrail sorununa iki devletli yapıya dayanan çözüm bulma konusunda ABD Başkanı Barack Obama`nın liderliğine her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu belirtti.
Ne naekmel bir tespit ve ne naahsen bir açıklama. Hem ne nasalim bir işbirliği ne kadar naislami bir teşkilat. Kısaca NASA denebilecek bir “E’cezül acizin” organization.

Malum teşkilatın reislerine ve reisine söz bulamadım, aldırma dedim ama, cezaevindeyken, kulağıma çarptığında sendelediğim Gazzeli mazlum çocuğun “arrun aleyküm” çığlığı yakamı bırakmadı.

Sonra şairin ‘Aldırma Reis’ i aklıma geldi.

…Hiç oturup ağlamadım

Hiç karartmadım umudu

Hiç bulandırmadım onuru

Öyle dimdik durdum ortada

İşte burada ulan işte burada

Böyle burada

Hiç yıkılmadan

Hiç utanmadan

Ve hiç unutmadan….

Keşke sizden yana beslenen umudu karartmasaydınız da size aldırma reis diyebilseydik. İslam ümmetinin onurunu baracklayıp bulandırmasaydınız, İslamın izzeti adına dimdik durabilseydiniz de size aldırma reis diyebilseydik. Yıkılmadan, utanmadan ve unutmadan böyle buradayız deseydiniz de ‘aldırma reis’ diyebilseydik.

O yüzden halkının ayağını öpen Heniye’ye “Aldırma Reis” denebilir, yoksa size değil.

Çünkü size Necip Fazıl’ın “Reis Bey merhamet merhamet !” diye seslenirken “Ağlamayan anlayamaz” deyişi daha uygun düşüyor.

Hazret-i Şahaneleri, iki devletli çözümü de ihsan etmeyi ihmal etmemişler. Yani israil ve Filistin diye iki devletin birbirini kabul edip gül gibi geçinecekleri çözüm. Bu sözleri duyunca artık kargaların gülebilme ihtimalinden nefret ediyorum. Bunun daha açık anlamı şu; ‘bütün işgalcilerin işgal ettikleri yerde hakları vardır.’ Öyle ise Amerika da Irak ve Afganistan’da hak sahibidir. Hani genel sekreter, Türkiye’den değil Suudi Arabistan’dan olduğunda benzer konuşacağını bilmeseydim bu sözleri, Kemalist rejimde yetişmenin bir sonucu olarak görecektim.

Hem iki devletli çözümden bahsetmek, bu iddiaya teslim olmama üzerine varlık gösteren Hamas’ı kabul etmemektir. Hamas’ı reddetmek ise israil’in Gazze’ye yönelik saldırılarını meşru görmektir. Obama’nın liderliğine daha fazla ihtiyaçtan bahsetmek ise, Obama’nın her fırsatta yani israilin her katliamında israile desteğini açık açık söylemesine daha fazla ihtiyaç var demek gibi bir garabettir.

Uzun lafın kısası, Sayın Başbakan, bir-leşmiş milletlere güvenmediğinden dem vuruyor ki, bunu tüm dünyaya ilan etmesi takdire şayandır. Ancak islam ülkelerinin birlik olmasından bahsetmesi malesef “ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” sözüne denk geliyor. Merhum Erbakan’ın D-8 projesini bozdunuz bari elinizdeki şu İslam İşbirliği Teşkilatına birazcık rol verin. 1969 da Mescid-i Aksa’nın yakılma girişimi üzerine kurulan ve hali hazırda İslam ülkelerini biraraya getiren tek teşkilatı ölü vaziyette bırakıp da sonra birlikten sözetmek söz ve amel bütünlüğünüzü yaralıyor. Kişi kendi çelişkilerini bitirmeden umumun çelişkilerini nasıl düzeltebilir. Tıpkı Amerikanın selameti için dua edip de sonra da Gazzeli Müslümanlara dua edin tavsiyesinde bulunan zatlardan anlaşılan çelişki gibi(!)

Evet sayın başbakan, kürsülerde öyle konuşuyor ki, onu dinleyen neredeyse, dünyadaki tüm sorunları ancak bu adam çözer zehabına kapılıyor. Bir insan, ülke lideri olsa dahi ondan yapamayacağı şeyleri ümit etmek onun mu yoksa bu düşünceye kapılanların mı zaafıdır bu tartışılır. Ancak Sayın Erdoğan’ın böyle bir yönü var ve bu böyle giderse kendisinden yana hayal kırıklığı yığın yığın artmaya devam edecek gibi. En kötüsü ise katledilen Gazzelilerin ümitlerinin suya düşmesi.
Tekrar seslenelim. “Reis bey merhamet merhamet!”


Ya kaldırın şu naylon hale gelen işbirliği teşkilatını ya da ikame edin ayağa kaldırın başka ihsan istemiyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.