Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Batman’da düzenlenen “Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama” temasıyla düzenlenen Mewlid etkinliğine katılan âlimler İLKHA’ya duygu ve düşüncelerini paylaşarak, Hazreti Muhammed'in dünya ve ahiret hayatının teminatı olduğuna, bu vesileyle Mewlid etkinliklerinin Müslümanların huzuruna, uyanışına ve vahdetine vesile olması temennisinde bulundular.

Hazreti Muhammed'in (sav) yolunu takip edenlerin iki cihanda da izzet bulacağını söyleyen İttihadul Ulema Genel Başkanı Molla Enver Kılıçaslan, “Allah (cc) insanı yarattı ve onu yeryüzünün halifesi kıldı. Allah bu kâinatı da insan için yarattı. İnsana kadir ve kıymet verdi. İnsanın değeri Allah’ı ve Peygamberini tanımadadır. Eğer ki insan Allah’ı ve Peygamberini tanırsa onun yanında değerli olur. Allah’ı seven birisinin Peygamberi tanımaması, Peygamberi sevmemesi mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.

Tarihte insanların bu dönem olduğu kadar hiçbir zaman huzursuz olmadıklarını ve bunun tek sebebinin Allah ve Resul’ünün yolundan uzaklaşmaları olduğunu ifade eden Kılıçaslan, “Bu dünya imtihan dünyasıdır. Allah bizi bu dünyaya kendisini tanımamız ve Peygamberine tabi olmamız için gönderdi. Eğer ki bunu yaparsak ebedi cennette kalacağız. Allah bu yeri ve göğü dört günlük dünya için yaratmadı. Ahiret yurdunu kazanmak için Hz. Peygamberin yolunu takip gerekir. Bu kadar nimet ve bolluğa rağmen belki de tarihte hiç bu kadar insanların huzursuz olduğu bir dönem yoktur. Sebebi de Peygamberin yolundan uzaklaşmaları, Allah’ı tanıyamamaları. Kalpleri katılaşmış zalimler çocuk, kadın demeden mazlum insanları öldürüyor, katlediyor fakat kalplerinde herhangi bir merhamet de yok. Bugün nükleer silahlarını Müslümanların çocukları üzerinde deniyorlar. Sebebi Allah ve Peygamberden uzaklaşmak… Bu insanlar cezasız kalmaz ne dünya ne de ahirette. Fakat Allah ve Resul’ünün yolunu takip edenler de mükâfatsız kalmazlar. Resulullah Aleyhisselam dünya ve ahiret huzurunun teminatıdır.” diyerek Peygamberin Müslümanların kurtuluş reçetesi olduğuna dikkat çekti.

“Mewlid etkinlikleri Müslümanların uyanışına ve vahdetine vesile olsun”

Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü fethindeki en büyük etkenin Mewlid etkinlikleri olduğuna ve Mewlid etkinlikleriyle Müslümanların vahdetine vesile olup Kudüs’ü böylece fethettiğine işaret eden İttihadul Ulema üyelerinden Molla Abdurrahman İçlek, “Hz. Peygamber âlemlere rahmet olarak gönderildi. Mewlid etkinlikleriyle O’nu anmak ve anlamak bizi derinden sevindiriyor. Bu Mewlid etkinliklerinin Müslümanların uyanışına ve vahdetine vesile olmasını temenni ediyoruz. Selahaddin Eyyubi Kudüs’ü fethetmeden önce bütün Müslümanları birleştirme yoluna gitti. Mewlid etkinlikleriyle Müslümanları birleştirip Yahudilerin ihtirasından kurtardı. İnşallah bu etkinliklerde Müslümanların birleşmesine vesile olacak ve dün olduğu gibi bugün de necis Yahudilerden Kudüs’ü ve diğer İslam beldelerini kurtaracaktır.” dedi.

“Hazreti Peygamberi yıl boyu aklımızda ve ruhumuzda diri tutmalıyız”

Hazreti Peygamberi sadece yılın bir günü değil yıl boyunca anmak, anlamak ve yaşamak gerektiğini kaydeden Suriye Ulemasından Molla Said Mahmud, “Mewlid etkinlikleri her defasında bizlere Peygamber’i (sav) hatırlatıyor. Peygamber bizler ve tüm Müslümanlar için büyük bir nimettir. Allah O’nu bizim ebedi bir cehennemden kurtuluşumuz için sebep kıldı. O gönderilmeseydi belki de bizler de Allah’ı tanıyamamış, kâfir olmuş ve ebedi bir cehenneme müstahak olacaktık. Hz. Muhammed’i sadece bir gün değil yıl boyu anmak, anlamak, yaşamak ve idrak etmemiz lazım. O’nu yıl boyunca aklımızda ve ruhumuzda diri tutmalıyız. Mevlitteki maksat sadece insanların birleşmeleri ve topluluk olmaları değil. Bu Mewlid etkinliğiyle Resulullah’ın siretinin anlaşılması, O’nun ahlakıyla ahlaklanılması, sevgisinden, şefkatinden, güvenilirliğinden ve her türlü güzel davranışından bahsedilince bunların yerine getirilmesi olmalıdır. Cihadından bahsedilince onun gibi cihad edilmesi… Mevlitlerdeki maksat budur.” ifadelerini kullandı.

Konuşmasının devamında Mahmud son olarak şunları söyledi: “O’nu anlayıp O’nu yaşamak zorundayız. O hangi yolda yürüyorsa bizim de o yoldan yürümemiz ve yolumuzu şaşırmamamız gerekir. Bu şekilde biz onun kıymetini anlayacağız. Bu meydandan ayrıldıktan 1-2 saat sonra eğer ki yaşantımızda bir değişiklik olmuyorsa sünnetini tanımayıp yolunu sürdürmüyorsak, ahlakıyla ahlaklanmıyorsak, cihadını ve şefkatini anlayamadıysak bu çok büyük bir eksikliktir bizim için. Bu etkinlikler Hz. Peygamberi tanımaya ve yolunu bulmaya birer vesiledir. Allah bu etkinliklerin bereketini göstersin inşallah bu memleketlere.” (Muhammed Said Aksoy-İLKHA)