Adıyaman’da faaliyet yürüten GÜL-DER Genel Başkanı Ferhat Özbadem, Medeniyet Derneği Genel Başkanı Fatih Polat ve Anadolu Gençlik Derneği Adıyaman Şube Başkanı Bedrettin Beyazkaya, 6-8 Ekim 2014’te sokağa dökülen HDP/PKK yandaşları tarafından katledilen Yasin Börü, Riyad Güneş, Hasan Gökgöz, Hüseyin Dakak’ın mahkeme sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Mahkemenin 2 yıldır devam ettiğini ancak sanıkların cezalandırılması noktasında herhangi bir ilerlemenin kaydedilmediğine dikkat çeken Özbadem, Polat ile Beyazkaya yandaşlarını sokağa döken HDP’li milletvekillerini de yargılanması gerektiğini ifade ettiler.

Yasin Börü ve arkadaşlarının kanlarının İslami hassasiyetlerin artmasına vesile olduğunu dile getiren GÜL-DER Genel Başkanı Ferhat Özbadem, 6-8 Ekim olaylarının, Kürt coğrafyasında Kürtleri dinsizleştirmeye çalışan malum güruhun tahammülsüzlüğünün, vahşiliğinin ve alçaklığının dışa yansıması olduğu belirtti.

Özbadem, “Olayda katledilen kardeşlerimizin kanı Allah’ın izniyle bu coğrafyada İslami hassasiyetlerin artmasına ve o alçak güruhun da gerçek yüzlerinin ortaya çıkmasına vesile olacaktır. Buradan şehitlerimize rahmet ailelerine de sabır diliyorum. Allah (c.c) o şehitlerimizin izzetli duruşuna layık bir duruşu bize de nasip etsin.” dedi.

“Sadece tetikçiler değil onları sokağa çağıranlarda cezalandırılmalı”

Özbadem konuşmasına şöyle devam etti: “Bu ülkede söz konusu Müslümanlar olduğunda adalet tersinden işliyor. 6-8 Ekim olaylarında şehit olan kardeşlerimizin mahkemesi ve onun dışında haksız tutuklamalarla yıllardır cezaevinde bulunan Müslümanların haklarının gasp edilmiş olması, maalesef mevcut adalet sisteminin taraflı işlediğini göstermektedir. 6-8 Ekim olaylarında sadece tetikçilerin değil insanları sokağa çağıranlarında cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum. Adaletin tecelli etmesinin bir yönünün de bizimle ilgili olduğunu düşünüyorum. Bu meseleyi sürekli gündemde tutmamız ve mahkemeleri takip etmemiz gerekiyor. Ahirette mutlaka adalet tecelli edecektir ama biz istiyoruz ki bu dünyada da suçlular cezalarını çeksin. “

“IŞİD bahanesiyle sakallı ve çarşaflılara saldırdılar”

Olaylarda IŞİD bahanesiyle özellikle sakallı ve çarşaflı insanlara saldırıldığını hatırlatan Medeniyet Derneği genel başkanı Fatih Polat ise “6-8 Ekim olayları, 2014’te HDP tarafından Kobani bahanesiyle sokağa çağrılan Vandalların, yaptıkları vahşetin adı olarak tarihe ve hafızalara kazındı. O gün yaşanan olaylara baktığımızda HDP ve bileşenlerinin nerde durduğunu ve neye hizmet ettiğini çok net bir şekilde görebiliriz. Adıyaman’da dâhil olmak üzere doğu ve güneydoğu illerinde insanlar sokaklara indirilmiş, okullar, işyerleri, kamu binaları ve özellikle İslami STK’lar saldırıya uğramış, yakılıp yıkılmıştı. IŞİD bahanesiyle sakallı ve çarşaflı insanlara saldırarak ciddi mağduriyetler yaşattılar. Diyarbakır’da sırf İslami kimliklerinden dolayı, Yasin Börü ve arkadaşlarını vahşice katlettiler.  Haklarını savunduklarını iddia ettikleri halkın, kutsal bayramı olan Kurban Bayramını halka zehir ettiler. Tüm bu hadiselerin yıldönümünde bir kez daha tecrübe ettik ki Müslümanın Müslümandan başka dostu ve kardeşi yoktur. Belli kesimlerin kulağa hitap eden, içi boş söylemlerine kanmamamız gerekiyor. Kürt halkına ve tüm insanlığa yaratılışlarında verilen hakların yegâne garantisi İslam dinindedir. “ dedi.

Olaylarda yakalanan ve teşhis edilen suçluların sonradan serbest bırakıldığını dile getiren Anadolu Gençlik Derneği Adıyaman Şube Başkanı Bedrettin Beyazkaya da “Diyarbakır’da yaşanan bu menfur saldırılarda yakalanan ve teşhis edilen PKK’liler vardı. Maalesef sonraki dönemlerde bunların serbest bırakılmalarına şahit olduk. Adaletsiz hiçbir toplum başarılı olamaz. Adaletin olmadığı yerde hiç başarı elde edilemez. Oradaki suçluların bir an önce yakalanarak adalete teslim edilmesi ve cezalandırılması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.

İLKHA