Halk sağlığının takibi konusunda yaptıkları çalışmalar hakkında değerlendirmelerde bulunan Halk Sağlığı Başkanlığı Birim Başkanı Doktor Hacı Mustafa Kutlu, bebeğin doğumundan itibaren başlayan ve hayatının hemen hemen her aşamasında süren tarama testleriyle insanların sağlıklı bir hayat sürmesi için gerekli her tülü uygulamayı yaptıklarını söyledi.

Kutlu, “İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde bir birim olarak insan sağlığının korunması için Sağlık Bakanlığının programları doğrultusunda çalışmalarımızı yürütmekteyiz. Bunlardan ilki evlilik öncesi danışmanlık hizmetleri; evlilik öncesi danışmanlık hizmetleriyle hasta olan şahısların evlilik öncesi tespit edilmesini sağlıyor ve ilgili kişilere bilgi veriyoruz. Peşinden de eğer eksik bir durum varsa gerekli danışmanlık hizmetleri ve takip hususunda destek sağlıyoruz. Bunların başında Akdeniz Anemisi dediğimiz “Talesemi” hastalığı geliyor. Gebelik testi yaptığımızda gebelikte risk faktörü var ise anne ve bebek ölümlerinin önlenmesi programı kapsamında riskli gebelikleri bire bir takip ediyoruz.” dedi.

“Yeni doğan döneminde testler yapılmakta”

“Bebek doğar doğmaz yeni doğan taraması dediğimiz bazı hastalıklara karşı topuğundan kan alınarak alınan kan örneğinde bir anormallik varsa bebek henüz birkaç günlük iken tanı konuluyor.” diyen Kutlu sözlerine şöyle devam etti:

“Bu şekilde bebeğin gelişimi için önemli bir adım atılmış oluyor. Kan alınmadığı takdirde ileride oluşabilecek sıkıntılar için bazen geç kalınabilir. Çocuk henüz birkaç günlük iken kalça testi ve işitme testleri yapılarak bu konularda bir sıkıntı olup olmadığı konusunda düzenli muayeneler yapılmaktadır. Bebek üç aylık olduğunda çocuğun görmesi ile ilgili bir sıkıntı olup olmadığı yönünde tarama testi yapılmaktadır. Anormallik var ise uzman hekimlere yönlendirilerek gerekli işlemler yapılmaktadır. Çocuk 5 yaşına gelinceye kadar düzenli olarak 13 ayrı antijen ile aşılanması yapılmaktadır. Biz yapmış olduğumuz aşılamalar neticesinde bugün ülkemizde birçok hastalığın önü alınmış durumdadır. Ülkemizde 1990 yılından bu yana çocuk felci vakası yok. Son 10 yıldan bu yan kızamık vakası yoktur, bu da aşılamanın düzenli ve etkili bir şekilde yapılmasının sonucudur. Yaklaşık 10 yıldan beri yeni doğan tetanoz aşısı yapılmaktadır. Bunların etkin bir şekilde devam etmesi gerekmektedir.”

“Ev içi kazaların önlenmesi yönünde eğitim programları var”

Bebeklik döneminde ev içi kazaların önlenmesine yönelik çalışmaları da olduğunu belirten Kutlu, “Bebeklik döneminde ev içi kazalar olabiliyor. Bebeklik döneminde çocuk ile düzenli iletişimin sağlanması ve çocuğun Psiko-sosyal yönden sağlıklı bir şekilde büyüyebilmesi için çocuğun Psiko- sosyal yönden desteklenmesine yönelik bir programımız var. Ev içi kazaların önlenmesi yönünde eğitim programları var, bunları yürütüyoruz. Buradaki amacımız çocuğun gelişimi dönemin de çocuğun gerek psikolojik gerekse de bedensel olarak, olabilecek eksikliklerin giderilmesini sağlamak ve profesyonel bir destek gerekiyor ise bunu da sağlamaktır.” dedi.

“Okul çağında göz ve kulak taraması yapılmakta”

Okul çağında yaptıkları “okul çağı muayeneleri” ile çocukta herhangi bir sıkıntı olup olmadığını tespit ettiklerini belirten Mutlu, “Birinci sınıfta yapmış olduğumuz işitme taraması ile yeni doğan dönemde yakalayamadığımız vakaları, görme taraması ile çocuğun görme konusundaki sıkıntıları varsa onları ya da şaşılık durumu gibi bazı sıkıntılı durumların giderilmesi için gerekli işlemler  yapılmaktadır. Okul çağı döneminde çocuğun ağız muayenesi ile ağzında çürük diş olup olmadığı tespit edilmekte ve bunun yanında diş fırçalamanın önemi anlatılarak ve her altı ay da bir klor vernik dediğimiz uygulama yapılarak çocuğun diş sağlığı desteklenerek daha sağlıklı dişlere sahip olması sağlanmaktadır.” ifadelerini kullandı.

“Bu çalışmalar toplumdaki sağlık düzeyinin yükselmesi amacıyla yürütülüyor”

İleri yaşlar denilen 15-35 yaş arası döneminde takipleri konusunda destek olduklarını ifade eden Mutlu, 40 yaş üzerine geldiğinde ise kanser taraması konusunda destek olduklarını söyledi.

Mutlu, “Yapmış olduğumuz çalışmalar toplumdaki sağlık düzeyinin birebir yükselmesi amacıyla yürütülen çalışmalardır. Bu konuda bireye gerekli destek verilmektedir. Yapılan çalışmaların amacı insanın bir başkasına bağımlı olmadan yaşamanı sürdürmesini sağlamak içindir.”

İLKHA