Peygamberler Şehri olarak bilinen Şanlıurfa’da yasal hiçbir zemini bulunmadığı belirtilen kaçak kilise, halkın tepkisini çekmeye devam ediyor. Fırından bozma bir iş yerinin izinsiz bir şekilde kiliseye çevrildiğini belirten çevre esnafı imza kampanyası başlatırken konuyla ilgili konuşan hukukçular ise söz konusu iş yerinin yasal olmadığı için kapatılması gerektiğini söyledi.

Söz konusu kilisenin halkı kışkırtmak için açıldığını söyleyen esnaf Neytullah  Gördağ, “Bu kilise buraya gelen mültecileri ve kimsesiz Suriyelileri halka karşı kışkırtmak için ya da sahipsiz gençleri kandırıp misyoner olarak kullanmak için açılmıştır. Burası kiliseye uygun bir mekân değildir. Çünkü daha önce fırın olup sonra kilise yaptılar. Yaklaşık bir haftadır burası kapalı olup polisler nöbet tutmaktadır. Biz esnaflar olarak imza kampanyası başlatmış olup bu imzaları Şanlıurfa valisine ve büyükşehir belediye başkanına vereceğiz. İnşallah en yakın zamanda bu kilise tamamen kapatılıp buradan gidecekler. Biz esnaflar olarak belediyenin bir an önce burayı kapatmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.

“Peygamber şehrinde kilise açmak, Müslüman mahallesinde salyangoz satmak gibidir” diyen esnaf Adil Kılıç, “Peygamberler şehrinde kilise açmanın provokatörlükten başka bir amacı yoktur. Eğer amaçları kilise açmak olsaydı daha düzgün, daha merkezi bir yerde açarlardı. Urfa’nın kenar mahallesinde açılmasının amacı provokatörlüktür, başka bir şey değildir.  ” dedi.

“Sanki birileri bizi kışkırtıp çekip olay çıkarmamızı istiyorlar”

Söz konusu kilise ile fitne çıkarılmaya çalışıldığına dikkat çeken esnaf Sıddık İstemi, “Kilisenin peygamber şehrinde açılması çok ters ve çok yanlış bir davranıştır.  Sanki bizi kışkırtıp olay çıkarmamızı istiyorlar. Biz de yetkililere sesleniyoruz; lütfen bu tür konuları izin vermeyin ve bizleri olaylara sürüklemeyin.  Burada kilise açılmasının amacı aramıza nifak sokmaktır. Müslümanları Hristiyanlaştırmaktır.” diye konuştu.     

Halkın kiliseye ihtiyacı olmadığını belirten esnaf Ali Kılıç ise şunları söyledi: “Kilisenin açılmasının amacı yeni yetişen gençlerin kandırmak ve misyonerlik faaliyetler yapmaktır. Esnaf olarak bir imza kampanyası başlattık. Başta Şanlıurfa valisine sonra büyükşehir belediyesi başkanına vermek için iki ayrı imza kampanyasını başlattık. Biz buradan devlet yetkililerine sesleniyoruz; Şanlıurfa valisine ve büyük şehir belediye başkanınındın ricamız, böyle çarşı ortasında kilisenin olmamasıdır. Kilisenin önünde polislerin nöbet tutması hem bizi hem de gelen müşterilerimizi rahatsız ediyor.”

Kanunen ibadethanelerin, imar planlarında dini tesis alanları olarak belirlenmiş imar parsellerinde yapılabileceğini belirten Hukukçu Emin Güneş, bir ibadethanenin 3194 sayılı imar kanununa göre minimum 2 bin 500 metrekare olması gerektiğini söyledi.

İbadethane ile ilgili yasal prosedüre de değinen Güneş, sözlerine şöyle devam etti: “Bu tür yapılar için cemaat içerisinde bilinen yetkili bir şahsın valilikten izin alması gerekir. Kilise yapılacak alanın çevresinde yeterli cemaatin varlığının muhtarlıklar aracılığıyla tespit edilmesi gerekir. Ayrıca valiliğin, emniyetten, cemaatin çevre tarafından güvenlik riski oluşmayacağına dair rapor alması gerekir.” diye belirtti.

İskân izni olmayan her yapının kaçak olduğuna dikkat çeken Güneş, başka illerde  ‘korsan kilise’, ‘apartman kilisesi’ olarak açılan birçok yerin yasadışı faaliyetler yaptıkları gerekçesi ile kapatıldığını, üstelik söz konusu bu kilisenin yasa dışı örgütlerle ilgisi olduğunun da medyaya yansıdığını söyledi. (Osman Gülebak- Ramazan Casuk-İLKHA)