ŞANLIURFA - Başladığı günden itibaren binlerce insanın hayatına mal olan Suriye’deki iç savaşın en büyük mağdurlarından birileri de çocuklar… Savaştan kaçarak komşu ülkelere sığınan Suriyeli mültecilerin birçoğu mülteciler için yapılan çadır kentlerde kalmak yerine şehirlerde yaşamayı tercih ediyor.

 

Bazı aileler çalışarak geçimini sağlıyor
Özellikle şehirlerin kenar mahallelerinde yaşamak zorunda kalan birçok Suriyeli, kendilerine verilen iş imkanlarından faydalanarak inşaat veya bazı işyerlerinde çalışarak ailelerini geçindirmeye çalışıyor.

 

Oyun çağındaki çocuklara dilencilik yaptırılıyor
Suriyeli mülteci bazı aileler de, çeşitli sebeplerden dolayı oyun çağında olan çok küçük yaşlardaki çocukları cami önlerinde özellikle insanların yoğun kullandığı yerlere göndererek dilencilik yaptırıyor.
 

 

Kucağında çocuğuyla saatlerce beton zeminde oturuyorlar
Çok sayıda Suriyeli mültecinin sığındığı sınır illerden biri olan Şanlıurfa’nın birçok yerinde dilencilik yapan mültecilere rastlamak mümkün.  Soğuk havaya rağmen saatlerce beton zemine oturup kucağındaki çocuk ile birlikte dilenmeye çalışan mültecilerin hali içler acısı.
 

 

Türkçe yazılı kağıtla yapılan dilencilik dikkat çekiyor
Şanlıurfa’da çok yoğun olarak kullanılan bir üst geçitte yere serdiği ince bir bez parçasına oturan küçük çocukların ellerine aldıkları Türkçe yazılı “Suriye’den geldim ana yok baba yok Allah rızası için yardım edin. Yaşlı bir ninem ve ben yaşıyoruz”  ibareleri dilenciliğin geldiği boyutu gözler önüne serdi.
 

 

Sokaklarda gocuksuz, çorapsız ve terlikle dolaşan çocuklar hasta oluyor
Üst geçidin demir zemininde uzun süre oturan Suriyeli çocukların çorapsız ve ayaklarında terlik olması aslında savaşın en büyük mağdurlarının yine çocuklar olduğunu gösterdi. Kameralarımızı görünce şaşıran üzerinde bir gocuk bile bulunmayan küçücük çocuğun sık sık öksürmesi durumun vahametini ortaya koyuyor.
 

 

Bir baba kucağında uzanmış bir çocuk… Vicdanları sızlatan bir manzara
Üst geçidin hemen girişinde ayaklarında terlik olan bir babanın kucağında uzanmış, ayakkabıları yırtılmış çocuğuyla yüzünü göğsüne gömerek önünde boş bir kapla saatlerce beklemesi vicdanları sızlatıyor. Kendileriyle konuştuğumuz bu çocukların en büyük istekleri savaşın son bulup evlerine geri dönebilmek…
 

 

Bu insanlara çok üzülüyoruz ama…
Suriye'den gelen mülteciler için çok üzüldüklerini belirten Hanifi Bebe, “Bir Müslüman olarak çok üzülüyoruz, oradaki çoluk çocuğa kadınlara kızlara… Bu insanlar mecbur kaldığı için dileniyorlar. Ev bulamıyorlar, giyecek elbise bulamıyorlar. Bizler de yeteri kadar yardım edemiyoruz. Çünkü bizim de durumumuz ortada. Gerçekten üzülüyoruz.” diye konuştu.   (Osman Gülebak - İLKHA)