Kadın veya erkek öğretmenlerin kılık kıyafet serbestliğinin verdiği rahatlıkla erkeklerin saç, sakal stilleri ve bıyığın birbirine karışması kadınlar ise aşırı makyaj ve transparan giyim şekilleriyle öğrencilere kötü örnek teşkil olduklarını belirten STK temsilcileri ve vatandaşlar, bir öğretmenin üst başına ve kılık-kıyafetine dikkat edilmesi gerektiği vurguladılar.

Okulların rantçı giyim firmalarıyla anlaşıp cüzi miktarda olması gereken bir parça kıyafetin fahiş fiyatlara satılmasına tepki gösteren STK temsilcileri ve vatandaşlar, bölgede 3-5 öğrencisi olan birçok ailenin olduğunu bu aileler bu masrafın altından kalkamayacaklarını aktardılar.

Devlettin ücretsiz dağıttığı kitaplara rağmen öğretmelerin ek kitaplar istemesini anlamsız gördüklerini aktaran STK temsilcileri ve vatandaşlar, eğer dağıtılan kitapların içeriği eksik ve yetersiz ise o zaman devlet ihtiyaca uygun kitaplar hazırlaması gerektiğini söylediler.

Birçok okul yönetimleri okula temizlikçi ve güvenlikçi aldıktan sonra parasını velilerden istendiğini belirten vatandaşlar, Milli Eğitim Bakanlığı veliden hiçbir isim altında para talep edilmeyeceği talimatını hatırlatarak gereğinin yapılmasını istediler.

“Öğretmen kendi toplumunun rol modelidir”

Eğitim-öğretim yılının başlamasıyla yaşanan birçok sorunun çözümü noktasında tavsiyelerde bulunan Batman Eğitimciler Cemiyeti Başkanı Kenan Çaplık, “Öğretmen kesinlikle kendi toplumunun rol modelidir. Gerek erkek olsun gerek bayan olsun kesinlikle kılık kıyafetleri ile öğrencilerine ve topluma örnek olmaları gereken bir durumdadırlar. Öğretmenlerin erkek veya kadın olsun bu noktada oldukça titiz olmaları ve öğrencilerine güzel örnek teşkil etmeleri elbette çok önemlidir. Ne yazık ki son dönemlerde serbest kıyafet adı altında özelikle bayanların bu noktada aşırı bir makyaj, dekolte kıyafetler ile okula geldikleri ve bununda bayan öğrenciler üzerinde olumsuz etkiler bıraktığını görüyoruz. Hakeza erkek öğretmelerinde yine serbest kıyafet adı altında, belki de bir öğretmene yakışmayacak kıyafetler ile okula geldikleri, sakal stilleri ile okula geldiklerini görüyoruz. Ancak dini inancından dolayı sakal bırakanların çok daha temiz okula geldiklerini de ifade etmek gerekiyor.” dedi.

“Kalitesiz ürünler yüksek fiyata satılıyor”

Öğrencilere tek tip kıyafet konusunun ranta çevrilmemesi gerektiğini dile getiren Çaplık, “Okul kıyafetlerinin tek tip olmasının faydalarına inanıyoruz ancak bunun ranta dönüştürülmesi kesinlikle doğru değildir. Öğrencilerin belli bir kıyafet ile okula gelmeleri tertip ve düzen açısından önemlidir. Bu noktada Eğitimciler Cemiyeti olarak öğrencilerin bir kıyafet düzenliliği içerişe girmeleri tavsiyemizdir ancak velilerin serbest bir şekilde hareket etmelerini engellememek lazım. Özelikle altını çizmemiz gerekiyor son dönemlerde kalitesiz ürünlerin yüksek fiyata satıldığına dair bizimde müşahedelerimiz var, bizim de piyasadan edindiğimiz bilgiler ile bunun önüne geçilmesi gerekiyor ve denetim mekanizmasında olan ilgililerin, yetkililerin bu işe ivedilik ile eğilmeleri büyük önem arz ediyor. Bunun kısa zamanda çözüme kavuşturulması gerekmektedir.” ifadeleri kullanıldı.  

“Ders kitapları özel şirketler tarafından çelişi güzel bir biçimde yazılıyor”

Devletin dağıttığı kitapların yetersiz olduğuna dikkat çeken Çaplık, “Eğitim sistemimizin kanayan yarası ders kitaplarının verimli olmaması. Kesinlikle ders kitapları devlet tarafından özel şirketlere yaptırılmak ile beraber, çalakalem gibi duruyor ve öğrencilerin ihtiyacını karşılamayacak düzeyde bir durum söz konusu. Öbür tarafta öğretmenler belki de bu ihtiyacın tam olarak karşılanması konusunda özel kitap, bir takıp setler ile bu işi telafi yoluna gidiyorlar. Buda kesinlikle öğrenci açısında büyük bir külfet oluşturmaktadır. Biz eğitim sisteminin en önemli parçası olan öğretmen ve kitap ikilisinin düzenli, tertipli ve yerinde olmasına inanıyoruz. Bu noktada Milli Eğitim Bakanlığının bir sonraki senenin planlamasını yaparken öğretmenlerinde görüşünü alarak ders kitaplarının içeriğinin dolgun, yeterli ve öğrencinin ihtiyacına cevap verecek kadar olmasının gereğine inanıyoruz. Bu çerçevede eksik kalan yerlerin öğretmenler tarafından isteyerek veya istemeyerek özel kitaplara yönlendirildiğini maalesef görüyoruz. Bu noktada kesinlikle telefi edilmesi gereken, çözülmesi gereken büyük bir sorun olarak karşımızda duruyor. Çözüm olarak Milli Eğitim Bakanlığı ders kitaplarını düzenlerken çok daha detaylı, çok daha kaliteli ve içerik olarak öğrencinin ihtiyacına cevap verebilecek kitaplar hazırlamalıdır.” şeklinde konuştu.  

“MEB bütün okullara gereken ödeneği tahsis etmeli”

Milli Eğitim Bakanlığı bütün okullara gereken ödeneği tahsis etmesi gerektiğini söyleyen Çaplık, “Milli Eğitim Bakanlığı okulların ihtiyacı olan personeli giderme noktasında, ödenek gönderme noktasında maalesef üstüne düşeni yapmıyor. Bu noktada büyük eksiklikler söz konusudur. Elbette yereldeki okullarda kendi imkânları ile bu temizliği sağlamak zorundadır. 300 hatta bin öğrencisi olan okullar var, bu öğrencilerin kullandıkları lavabolar, geliş gidişleri elbette titiz bir çalışmayı, titiz bir temizliği gerektiriyor. Bununda ödeneği, personeli yoksa okul idaresi mecburen velilere müracaat ederek yardım alma, belki de okul aile birliklerine yardım talep etmek gibi bir duruma gidiyor. Buda velilerimizi zor durumda bırakabiliyor, ancak borçsuz da olamayacağını biliyoruz. Eğitimciler Cemiyeti olarak düşüncemiz şudur, Milli Eğitim Bakanlığı bütün okullara gereken ödeneği tahsis edip, veli ile öğretmeni, okul idaresini, milli eğitim sistemin karşı karşıya getirmeme noktasında ciddi adım atması gerekiyor.” dedi.

“Okul servisleri kesinlikle son dönemin en sıkıntılı durumudur”

Yaşanan bütün sıkıntılarla birlikte okul servislerinin de büyük sıkıntıları olduğunu belirten Çaplık, son olarak şunları söyledi: “Okul servisleri kesinlikle son dönemin en sıkıntılı durumudur. Servislerde fiyat artışları özellikle anormal bir şekilde söz konusu olmuştur. Kriz bahane edilerek bütün sektörlerde olduğu gibi okul sevişlerinde de büyük bir artışına gidilmiştir. Bunun paralelinde büyük bir başıboşluk söz konusudur. Denetim mekanizmalarının bu noktada devreye girmelerini istiyoruz. Velilerimizin, öğrencilerimizin kesinlikle bu noktada mağdur edilmemesin istiyoruz. Aynı şekilde okul servislerinin elbette bir yönetmeliği vardır, bu yönetmeliğin harfiyen uygulanması gerektiğine inanıyoruz.  Zira birçok sıkıntılı süreç var, servislerin karıştığı trafik kazalarından tutunda, servislerin içerisinde öğrencilerin öğrenim durumuna uygun olmayan hal ve davranışlarında bu süreç içerisinde sergilendiğini üzülerek görüyoruz. Özellikle yüksek sesle müzik ve uygun olmayan bir takım davranışlar çocukları olumsuz yönde etkilemekte. Dolayısıyla fiyata artışından tutunda, uygulamalara kadar kesinlikle servislerin çok sıkı bir denetime tabi tutulması gerektiği düşüncesindeyiz.”

“Okulları biraz daha denetilmesi gerekiyor”

Bir öğrenicin sadece resim dersi için 180 TL’lik bir liste çıkarılması vicdani olmadığını söyleyen vatandaşlardan Devran Tenha, “Batman’da ayakkabı işi ile uğraşan bir esnafım. Geçtiğimiz günlerde yeğenimin sadece resim dersi için istenen malzemeler listesi bize gönderildi. Listedeki fiyatları kırtasiyeye gidene kadar bilmiyorduk. Hemen hemen hepsinin karşısında markaları da yazıyordu. Kırtasiye gittim benim istediğim markaların hepsi 180 lira tuttu. Pazarlık yaparak zorla 130 liraya kadar indirdim. Bu listeyi gönderen öğretmene sormak istiyorum, kendi çocuğunu bunları alabiliyor mu veya her ders için bu kadar masraf yapabiliyor mu? Okulları biraz daha denetilmesi gerekiyor.” dedi.

Değişik isimler altında okulların velilerden istediği paraların yasal olmadığını belirten Tenha, “Bakan kendisi çıkıyor ‘biz kesinlikle öğretmenlerin veya okulun velilerden bir para veya kitap istemelerine izin vermiyoruz velilerimizden ricamız okula bir bağış veya hiçbir şey almayacaksınız’ diyor. Okula gidiyoruz adamlar ‘doğrudur bakan öyle söylüyor ama bizim elimizden de herhangi bir şey gelmiyor’ diyorlar. Bunun için devletin gerçekten ödenek göndermesi lazım. Ya da devlet gönderiyor da bu para başka şeylere mi gidiyor kafamızda soru işareti bırakıyor.” ifadelerini kullandı.

Okullar öğrencilerin kıyafetinden gelir elde etiklerini iddia eden Tenha, “Bugün bir okul pantolonun en fazla maliyeti 25 lirayı bulmayacak, satışı Batman’da 70-80 lira olarak belirlenip ve zorunlu bir şekilde okul kıyafetleri bir işyerinde satılıyor. Niçin satılıyor çünkü daha önce müdür veya öğretmenler aracılığı ile bağlantı kurulup rüşvet mi diyelim başka bir şey mi diyelim bir tespiti olmadığından dolayı bir şey diyemiyoruz. İlla gideceksiniz filan yerden, filan adresten okul kıyafetlerini oradan alacaksınız diyorlar. Tek fiyattır kesinlikle indirim yapılmıyor. Aynı elbiseler üçüncü yıkayışta elbise namına hiçbir şey kalmıyor. Kaliteli olsa insanın gözüne gelmez, kalitesiz oldukları için insanlar bunlardan faydalanamıyor. Biz sadece yetkililere sesimiz duyurulsun istiyoruz.” diye konuştu.

“Okulun istediği kıyafeti alamayan yaklaşık 35 öğrenci evlerine gönderildi”

Okulun istediği elbiseleri alamadıklarından dolayı çocuğunu okula almadıklarını söyleyen işsiz baba Nimetullah Uyanık, “Çocuğum saat 07.00’de okula gidiyor, saat 08.00-09.00’a kadar okulda kendi çabası ile kalmaya çalışıyor ama kıyafetinden dolayı onu eve geri gönderiyorlar. Çocuğuma neden geldin diyorum ‘üniformasız okula almayacaklarını, üniforma alıp öyle gelin’ diyorlar. Bu şekilde yaklaşık 35 öğrenci evine gönderilmiş. Ülkenin durumu malum, işsizlik ortada bende işsizim, 7 çocuğum var ve 4’ünü okula gönderiyorum. Ortalama her birini azami masrafı 150 liradan 4 öğrencim var birde okullardın dayatmaları var. Kimisi A4 kâğıdı istiyor, kimisi başka şeyler bizden talep ediyorlar.” dedi.

“50 liralık bir ürünü 120 liraya bize satıyorlar”

Uyanık, “Üniformaya karşı değiliz yalnız onların dedikleri yerden, şuradan alın demelerine karşıyız. 50 liralık bir ürünü 120 liraya bize satıyorlar, bizim sıkıntımız bu. Üniforma giysinler ama standart mesela gri pantolon ve beyaz gömlek alın gelin diyebilirler. Ama onlar gidin falanca yerden alın diyorlar, biz buna karşıyız. Bu her sene gündeme gelen bir olay, okulun başında tek yapılan bir şey değildir. İki ay sonra ‘bu kitaplarda bazı konular yok şu testleri alacağız, git falanca kırtasiyeden bu kitabı al’ deniliyor. Okulun son günlerine kadar velilerden talepler oluyor. Devlet o kitaplara tonlarca para harcıyor, inanın o kitapların ağzı açılıp ders işlenmiyor, sobaya atıyoruz. Bize de yazık, bu kitaplar vergiler ile yapılıyor, sokaktan toplanmıyor bu paralar ama maalesef eğitim müfredatında olan kitapların hiçbiri okullarda okutulmuyor.” şeklinde konuştu.      

“Bazı okullar kırtasiye ve mağazalarla anlaşarak malzemeleri onlardan aldırtıyorlar”

Tüm öğrencilerin yeni eğitim öğretim yılında başarılı olmalarını temennisinde bulunan vatandaşlardan Cebrail Uyanık ise şunları kaydetti:

“Eğitim öğretim yılı başladıktan sonra veli olarak bizde birçok olumsuzlukları duyuyoruz. Çocuklar hem kıyafet hem de kitap, defter sorunu yaşıyorlar. Son zamanlarda bu istekler gittikçe arttı. Bazı okullar kırtasiyeler ile anlaşarak kitapları oradan aldırtıyorlar, bazıları kıyafet yerleri ile anlaşarak üniformaları oradan aldırtıyorlar. Benim bildiğim Bakanlığın böyle kıyafet zorunluluğu yok. Tabi ki temiz olması daha uygum ama bu kıyafetlerin fiyatının fazla olması bizleri gerçekten sıkıntıya koyuyor. Her gün okullardan bir istek ile dönüyor çocuklarımız, her gün bir şeyler istiyorlar çocuklarımızdan. Bizde bunları almaktan gerçekten zorlanıyoruz. Farklı kitaplar, üniformalar istiyorlar. İstekleri de hepsinde ayrı ayrı yerlerden ve kendilerinin anlaşmış oldukları kırtasiyelerden ile giyim mağazalarından isteniyor. Hadi diyelim benim maddi imkânım var ama bazı arkadaşlarımızın, vatandaşlarımızın gerçekten de bu kıyafet ve kitapları alma imkânları yok. Bu konuda bir an önce devletimizden gerekli desteğin verilmesi ve bu zorunlu olan kitapların veya kıyafetlerin kaldırılmasını veya farklı bir şekilde değerlendirilmesini talep ediyoruz.” 

İLKHA