"Stokçuluk lisanslı depoculukla engellenir"
Antep fıstığındaki yüksek fiyat artışına dikkat çeken Gaziantep Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Kenan Seçkin, fıstığı bin bir zahmetle yetiştiren çiftçinin elinden çıktıktan sonra değer kazandığını ve çiftçinin her zaman zarar ettiğini söyledi.
Baklava başta olmak üzere birçok alanda kullanılan Antep fıstığı üretim miktarının artırılması ve son dönemlerde gündemde olan karaborsacıların engellenmesi için devlet desteğinin şart olduğunu ifade eden Gaziantep Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Kenan Seçkin, çiftçi desteklenmediği müddetçe ve fıstık kayıt altına alınmadığı müddetçe bu sorunların yaşanacağına dikkat çekti.
Baklavadan çikolataya, hamurlu tatlılardan yemeklere kadar birçok alanda kullanılan Antep fıstığının üretim miktarının artırılması için devlet desteğinin olması gerektiği söyleyen Seçkin, kentle bütünleşen ve binlerce insanın geçim kaynağı olan Antep fıstığından daha fazla faydalanmak için desteklenmesi gerektiğini belirtti.
Başta Gaziantep olmak üzere Güneydoğu'nun belirli noktalarında yetiştirilen Antep fıstığının baklava başta olmak üzere birçok alanda kullanıldığını hatırlatan Seçkin, son günlerde yaşanan tartışmaların nedeninin stokçular olduğunu ifade etti.
"Çiftçi her zaman zarar ediyor"
Antep fıstığını bin bir zahmetle yetiştiren çiftçinin elinden çıktıktan sonra değer kazandığını, bunun nedeninin fıstık kayıt alınmadığından ve lisanslı depoculuk olmadığından kaynaklandığını vurgulayan Seçkin, "Antep fıstığını biz bu şekilde boz olarak hasat ettiğimizde geçen yıl 12 TL'ye sattık. Şu an boz fıstığın kilosu 80 lira. Antep fıstığını her zaman rantçılar, stokçular, aracılar ve baklavacılar kazanıyor. Çiftçi her zaman zarar ediyor." dedi.
"Stokçular fıstığı çiftçiden ucuz fiyatta alıp stok ediyor"
Çiftçinin fıstığı depolama imkanı olmadığı için mahsulünü hasat döneminde hemen satmak zorunda kaldığını ve bu durumu fırsat bilen stokçuların fıstığı çiftçiden ucuz fiyata alıp, sezon dışında piyasaya sürdüğünü belirten Seçkin, şunları söyledi:
"Çiftçi Antep fıstığını alıp depolayıp, sezonun dışında satsa bir kâr eder. Fakat Antep fıstığında öyle bir problem var ki, aflatoksin dediğimiz yani uygun olmayan bir depolama şartlarında bulaşan bir mantar var. Bu Antep fıstığına bulaştığı zaman fıstığın kendi değerini, alım ve satımını düşürüyor. Bu mantarın bulaşmaması için çiftçimiz elindeki mahsulünü kış girmeden çıkartmak zorundadır. Çünkü iyi şartlarda depolamıyor. Fakat aracılar, stokçular ucuz fiyatta fıstığı çiftçiden alıyor, uygun şartlarda stok ediyor. Kışın fahiş fiyatla sezon dışında piyasaya çıkarıp satıyor."
"Fıstık fiyatı düşmesine rağmen baklava fiyatı düşmedi"
Fıstık fiyatları düştüğünde baklava fiyatlarında indirime gidilmediğini belirten Seçkin, "Antep fıstığının en çok kullanıldığı sektörlerden bir tanesi baklava sektörüdür. Baklavacılar gerçekten bu fırsatı çok iyi değerlendiriyor. Antep fıstığı fiyatı artıyor, baklava fiyatını yükseltiyorlar, Antep fıstığı fiyatı düşüyor, fakat baklavanın fiyatını düşüren yok. Son günlerde Antep fıstığı boz iç 210 TL'ye kadar çıktı. Bu hafta 150 TL'ye kadar düştü. Baklavanın kilosu 70 liradan 85-90 liraya çıktı. Ama fıstık fiyatı düşmesine rağmen baklava fiyatı düşmedi." şeklinde konuştu.
"Bu yıl 150 bin ton fıstığımız var"
Seçkin, geçtiğimiz haftalarda fıstığı dolu vurmasına rağmen bu yıl Antep fıstığında yüksek bir rekolte olduğunu belirterek, "Çünkü bu yıl bizim ‘var’ yılımızdır. Bu yıl yağışımız bol oldu. Şu an Antep fıstığı açısından her şey çok güzel. Bu yıl en yüksek rekolteyi bekliyoruz. Dolu, fıstıklarımızı yüzde 5-10 gibi ancak etkiledi. Şu anda 150 bin ton civarında elimizde fıstık var. Bizim iç ve dış piyasa ihracatımız dahil ve Türkiye’deki tüketimimiz de dahil 120 bin ton fıstık ihtiyacımız var. Ama bizim bu yıl 150 bin ton fıstığımız var. Yeni pazar bulup bu fıstığımızı satmamız gerekirken, iki tane karaborsacı, fırsatçı bir gün Antep fıstığını piyasaya sürüp sürmemesiyle fiyatları belirlemeye çalışıyor." diye konuştu.
"Hiç kimse ithalat bağlamında felaket çığırtkanlığı yapmasın"
Bir aya kadar baklavada kullanılan boz iç fıstığın hasadına başlanılacağı bilgisini veren Seçkin, "Zaten fıstığımız hazır. Bir ay sonra boz dediğimiz baklavada kullanılan fıstığın hasadı başlayacaktır. Dalında yeterince fıstığımız var. Hiç kimse ithalat bağlamında, felaket çığırtkanlığı yapmasın. Bu yıl yeterince fıstık üretimimiz var. Evet, bir ay sonra hasada başladığımızda baklava fiyatları düşecek mi, ithalattan bahsedenler halen fıstık fiyatlar düştüğü zaman ithalattan bahsedebilecek mi göreceğiz. Ama ben hiç zannetmiyorum. Çünkü o gün fıstığın fiyatı düştüğü zaman bugün fıstığı gündeme getirenler o gün ise fıstığın yüzüne bile bakmayacaklar."
Çiftçinin fıstığı depolama imkanı olmadığı için fıstığını depolayamadığını ve çiftçiden alınan fıstığın ise karaborsacılar tarafından depolarda saklandığını ifade eden Seçkin, lisanlı depoculuk ile bu sorunun çözüleceğini belirtti.
"Fıstığın uygun şartlarda depolanması lazım"
Seçkin, "Çiftçi fıstığını uygun şartlarda depolayamıyor. Dolayısıyla öncelikle de fıstığın uygun şartlarda depolanması lazım. Uygun şartlarda depolamak ne demektir, lisanslı depoculuk demektir. Evet, son üç yılda Antep fıstığında lisanslı depoculuk çok gündemde. Şu an Ticaret Borsası olsun özel sektörden birkaç firma lisanslı depoculuk yapıyor. Eğer lisanslı depoculuk olursa çiftçi fıstığını getirecek, lisanslı depocuya teslim edecek, istediği zaman bunu nakite çevirecek. Dolayısıyla da sağlıklı şartlarda üretici fıstığını korumuş olacak ve bunu değerlendirecek."diye belirtti.
"Antep fıstığını doğru şartlara üretmeliyiz"
Antep fıstığı üreticinin elinden çıktıktan sonra değer kazandığını belirten Seçkin, "Biz Antep fıstığında ‘yok’ yılını ‘var’ yılına çevirmek için öncelikle sulu tarıma geçmeliyiz. Bizler Antep fıstığını sulayacağız, besleyeceğiz, Antep fıstığını çeşidine uygun erkeklerle bahçeyi zenginleştireceğiz. Ağaç sayısına göre erkek ve dişi oranına denk getireceğiz. Bir bahçeye bakıyorsunuz 150-200 ağaç var, ama erkek ağaç yok. Bazı bölgelerde erkek var, ama dişi ağaç çok fazla veya erkek dişi uyumsuzluğu var. Antep fıstığı bizim için önemlidir. Antep fıstığını doğru şartlara üretmeliyiz."dedi.
"Antep fıstığına üretim bazlı bir destek verilmesi lazım"
Antep fıstığının kesinlikle kayıt altına alınması gerektiğini belirten Seçkin, "Antep fıstığına üretim bazlı bir destek verilmesi lazım. Şu anda gerçekten Antep fıstığı iyi ve organik tarım uygulaması bağlamında verilen bir destek var. Bu destek sayesinde Antep’teki, Antep fıstığı ağacı varlığını tespit ettik. Şu anda onlar net olarak ortaya çıktı. Antep fıstığı üretimimiz ve rekolte tahmininde ‘net şu kadar Antep fıstığı’ var’ diyebilmemiz için mutlak surette Antep fıstığına üretim bazlı bir desteğin verilmesi gerekiyor. Bu desteği sağlayabildiğimiz zaman çiftçinin ürünü kayıt altına tutulacaktır ve böylece karaborsacılığında önüne geçeriz."ifadelerinde bulundu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.