Torba kanunla maden ocakları kapandı
“Torba kanun”un yürürlüğe girmesinin ardından özel işletmelerin üretimi durdurma kararı almasıyla şoke olan madenciler, yeni haklardan yararlanmayı beklerken işsizlik endişesi yaşıyor
Zonguldak'ta, 6552 sayılı "İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun"un yürürlüğe girmesinin ardından özel işletmelerin üretimi durdurma kararı almasıyla şoke olan madenciler, yeni haklardan yararlanmayı beklerken işsizlik endişesi yaşıyor.
Kentte 1989'dan itibaren üretim yapmaya başlayan özel kömür işletmelerinin, "torba kanun"un yürürlüğe girmesiyle maliyetlerin ortalama yüzde 50 arttığı gerekçesiyle üretimi durdurma kararı alması, ocakların en çok hakim olduğu Kilimli ilçesini adeta sessizliğe mahkum etti.
Yüzlerce ocağın bulunduğu ilçede, kömür dolu vagonların yer üstüne sesler çıkararak ilerleyişi, kamyonların motor gürültüleriyle yaptığı nakliyat, işçi gruplarının ocak önündeki sohbetleri duyulmaz oldu.
Havzadaki 22 işletmenin üretimini durdurmasının ardından ocağa giremeyen madenciler, zamanlarının büyük bir bölümünü geçirdikleri mahalle kahvehanelerinde yetkililerden gelecek iyi haberi beklemeye başladı.
Maden mühendisi Bayram Barutçu, gazetecilere yaptığı açıklamada, yasanın yürürlüğe girmesiyle yaklaşık 4 bin 200 kişinin çalıştığı havzadaki kömür işletmelerinin üretimini durdurduğunu, çalışanların da ocaklara sokulmadığını söyledi.
Yasanın işverene getirdiği sorumlulukların oldukça yüksek olduğunu anlatan Barutçu, "İşveren ve işçi adına belirli değişiklikler oldu. İşveren kendi açısından hükümleri olumsuz buluyor. Çalışan kesime ise önemli avantajlar getirildi. Firma olarak üretimimizi durdurmak zorunda kaldık" dedi.
Barutçu, sürecin bu şekilde devam etmesi durumunda işçinin ve ailelerinin mağdur olacağını, soruna bir çözüm bulunması gerektiğini dile getirdi.
YASAYA SEVİNİRKEN İŞSİZ KALDILAR
Maden işçisi Okan Fidan ise geçimlerini kömür ocaklarından sağladıklarını belirterek, madenciliğin kendileri için babadan oğula geçen bir meslek olduğunu anlattı.
Yapacak başka bir işleri olmadığına dikkati çeken Fidan, şöyle konuştu:
“Hayatımızda ilk defa bize yönelik yapılan bir kanun var ve maalesef ondan da yararlanamıyoruz. Yasaya sevinirken işsiz kaldık. Pazartesiden itibaren hepimizin çıkışları verilmeye başlanacakmış. Yıllardan beri yıllık ve bayram iznimiz olmadı. Biz bin 200 lira maaşla çalışıyoruz. Sigortamızı asgari ücretin bile altında en düşük tabandan yatırıyorlar. Emekli olduğumuz zaman 780 lira maaşımız oluyor. Şimdi tam sevineceğiz derken yine mağdur olduk. Biz bu konuda bir an önce bir şeylerin yapılmasını istiyoruz.”
KAHVEHANELER İŞSİZ MADENCİLERLE DOLDU
Kömür ocaklarında 25 yıldır çalışan Gürdal Akbulut da emekli maaşıyla geçimini sağlamanın imkanı olmadığından madende çalışmaya devam ettiğini vurguladı.
Çocuklarının eğitim masraflarını karşılamak, ailelerini geçindirebilmek için madencilikten başka meslekleri olmadığına işaret eden Akbulut, "Maden yasasını bize fazla gördüler. Şu anda işverenlerin yapmış olduğu iş durdurma eylemi nedeniyle ocaklara sokulmuyoruz. Önümüzde Kurban Bayramı var, çocukların okulu açılacak. Büyük sıkıntı içerisindeyiz. Sevincimizi kursağımızda bıraktılar. Bizim suçumuz ne" ifadelerini kullandı.
Akbulut, işverenin sorunu çözmesini beklediklerini, arada maden işçisinin mağdur durumda kaldığını belirterek, üç gündür kentteki bütün kahvehanelerin dolduğunu kaydetti.
"Torba kanun", "Linyit ve taş kömürünün çıkarıldığı maden iş yerlerinde çalışan işçilere ödenecek ücret, asgari ücretin iki katından az olmayacak", "Yer altı işlerinde bir gün dahi çalışanlar kıdem tazminatından yararlanabilecek", "İşçilerin yer altındaki çalışma süresi haftada en çok 36 saat olacak, günlük çalışma süresi 6 saati geçemeyecek" ve "Yer altı işlerinde çalışan işçilerde kıdem şartı aranmayacak. Buna göre, yer altı işlerinde bir gün dahi çalışanlar kıdem tazminatından yararlanabilecek" gibi düzenlemeler içeriyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.