Hüseyin KAYA
Türkçe Ezan
TÜRKÇE EZAN
CHP Ardahan milletvekili Öztürk Yılmaz, ezanın Türkçe okunmasını istemiş. Gerekçesi de ezanın ne dediğini anlamak istiyormuş.
Şimdi siz kalkıp “Zaten yasakçı CHP zihniyetinden başka ne beklenirdi ki” diyeceksiniz; ama ben meseleye başka yerden yaklaşmak istiyorum.
Önce yaşanmış bir olayı anlatmakla başlayayım.
Muzaffer Ozak, hem Beyazıt'ta Sahaflar Çarşısındaki kitapçı dükkanından hem de Avrupa ve Amerika'ya yaptığı seyahatlerden dolayı oldukça ünlü bir Tarikat şeyhidir.
Onunla ilgili bir meseleyi dunyabizim.com adlı internet sitesinden nakledeyim:
“Aşk Yolu Vuslat Tariki kitabında anlattığına göre bir gösteri için kiliseye giden ekibi ile namaz kılmak için yer sormuşlar ve kendilerine uygun bir yer gösterilmiş. Ekip namazlarını eda ettikten sonra Muzaffer Ozak'ın yanına gelen papaz istihzalı bir şekilde "Buraya kadar geldiniz ve bizden kilisede namaz kılmak için yer istediniz. Biz de size uygun bir yer gösterdik. Acaba biz Türkiye'ye gelsek ve sizin büyük camilerinizden birinde ayin yapmak istesek izin verir misiniz?" diye sormuş.
Muzaffer Ozak da o bilinen cevabını söylemiş; "Hayır bu mümkün değil. Biz, sizin peygamberleriniz olan Hazreti Musa ve Hazreti İsa'ya inanıyor ve onları seviyoruz. Hadi siz de bizim Peygamberimiz olan Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e inanın ve onu sevin; ondan sonra buyurun camimizde istediğiniz ibadeti yapın!”
Muzaffer Ozak gibi hikmetli bir kelamımız olamaz elbette; ama Öztürk Yılmaz'a şöyle bir soru sorabiliriz:
Ezan, namaza davettir. Ezanın başka dilde okunmasına karşıyız; ama ey Öztürk Yılmaz, sen namaz kılmaya niyet et, sana has olarak, istediğin bir mescitte “Türkçe ezan” okutalım.
Muzaffer Ozak Hoca, Efendimiz aleyhissalatu vesselama inanan kişinin Onun getirdiği her şeye de inanmak durumunda olduğunu ve aslında Müslüman olduğunu bilerek o cevabı vermişti.
Biz de gönlünde namaz aşkı bulunanın ezanın dili ile uğraşmayacağını biliyoruz. Ve namazla işi olmayanın bizim ezanımıza karışma hakkının olmadığını söylüyoruz.
AŞIRI SAĞ
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a suikast girişiminde bulunacakları şüphesiyle, aşırı sağcı oldukları belirtilen 6 kişi gözaltına alındı.
Aşırı sağcı ve suikast…
Amerika'dan sonra Fransa'da da iş şiddet noktasına kadar vardı.
Daha da ilerleyecek.
2011'de Anders Breivik adındaki yaratık Norveç'te tam 77 kişiyi öldürdüğünde bu işin işaret fişeği atılmıştı; ama göçmenler ve Müslümanlara odaklanmış olan yöneticiler bunu görmezden geldi.
Şimdi o dehşet her tarafa yayılma eğiliminde.
Avrupa yeni bir Frankestein ile karşı karşıya.
Bir de “aşırı sağ”ın karşısına Suriye'de askeri eğitim almış olan “silahlı sol”un çıktığını düşünün.
Olmayacak bir şey değil.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.