‘Yaşanan cinayetler değerlerimizden uzaklaştığımızdandır’
Son zamanlarda artan vahşet olaylarıyla ilgili konuşan Siirt Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Abdulnasır Yiner, yaşanan cinayetlerin, toplumsal olarak değerlerimizden uzaklaştığımızdan kaynaklandığını belirtti.
Özellikle Tarsus’ta yaşanan vahşet olayından sonra gündemin ana konusu olan toplumdaki cinayet olaylarının artışıyla ilgili, Siirt üniversitesi öğretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Abdulnasır Yiner değerlendirmelerde bulundu.
Yaşanan cinayet olaylarının çok yönlü olarak ele alınması gerektiğini ifade eden Yiner, “Fakat maalesef yaşananlar sadece kadına yönelik şiddet olarak algılanıyor. Evet, bu kadınlara, kızlarımıza, bacılarımıza yönelik olduğu gibi aynı zamanda ailenin ve toplumun tamamına yöneliktir.” dedi.
“Cinayetlerin artması şimdiye kadar yapılanların çözüme katkı sunmadığını gösteriyor”
İşlenen cinayetlerin kaynağına inilmesi gerektiğini belirten Yiner, “Uzmanlarının bu konuyla ilgili araştırma yapmaları gerekiyor yoksa gündelik siyasi söylemlerle bir şeyler söylemek ya da ailelere karşı herhangi ifadeler kullanmak maalesef olayı çözmüyor. Cinayetlerin giderek artması şimdiye kadar yapılanların çözüme katkı sunmadığını bizlere gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
“Bizim inancımızda bırakın bir insanı bir karıncayı dahi bilerek ezmek yasaklanmıştır”
Eğer toplumda cinayet olayları artıyorsa, burada ciddi bir eksikli ve ciddi bir yanlışlık vardır diyen Yiner, “Biz Müslüman bir toplumuz. Bizim inancımızda bırakın bir insanı bir karıncayı dahi bilerek ezmek yasaklanmıştır. İşte böyle bir inanca sahip bu toplumda bu tür cinayetler işleniyor. Yani insanların bir inanca sahip olması o inancın gerekliklerini yerine getiriyor anlamına gelmiyor. Demek ki biz inanç olarak gerekeni yerine getirmiş olmuyoruz. Deme ki biz isim olarak, unvan olarak o inancı taşıyoruz. Fiiliyata bunu yerine getirmiyoruz.” diyerek İslami değerlerden uzaklaşıldığına dikkat çekti.
Yiner, Allah’ın emirlerinden ziyade nefsani duyguların esiri olduğumuzu ve inanç noktasında da ciddi eksiklikler yaşadığımızı dile getirdi.
“Cana kıymalar sadece kadına yönelik olmuyor aynı zamanda çocuk istismarı ve benzeri birçok olay yaşanıyor”
Yaşanan cinayetlerin arka planında birçok sebebin olduğunu söyleyen Yiner, “Özelikle İslam âlimlerinin, sosyologların, ilgili bakanlıkların bir araya gelerek ideolojik yaklaşmadan, gündelik siyasetin etkinside kalmadan bu olayların kaynağına inip çarelerini aramaları gerekir. Aksi takdirde bir sebebe bağlayıp, yaşananları sadece bir olaydan ibaret tutmak sorunu çözmez. Bu cana kıymalar sadece kadına yönelik olmuyor aynı zamanda çocuk istismarı ve benzeri birçok olay yaşanıyor. Bunu genel olarak ele almak gerekir.” dedi.
“Küçük çocukları; gerek sosyal medyadan, TV dizilerinden ve gerekse yanlış örneklerden, uzak tutmak gerekir”
Özellikle sosyal medyanın şuursuzca kullandığına dikkat çeken Yiner, “Sosyal medyanın yanış kullanılması maalesef toplumda ciddi şekilde tahribata sebep oluyor. Ebeveynlerin daha dikkatli olması gerekir. Özelikle küçük çocukları; gerek sosyal medyadan, TV dizilerinden ve gerekse yanlış örneklerden, uzak tutmak gerekir. Fakat maalesef bunların tahribatına yönelik herhangi bir önlem alınmıyor. inanç bakımında ciddi bir zafiyet yaşıyoruz. Bizler birey ve toplum olarak üzerimize düşeni yapmalıyız. Kenedimiz de hal ve hareketlerimizi gözden geçirmeliyiz. Değerlerimize sahip çıkmalı, kendimizi muhasebe yapmalıyız. İnandığımız gibi yasamasak yasadığımız gibi inanırız.” şeklinde konuştu. (Muhammed Dayan/Süleyman Tekcanlı - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.