Yavuz’dan gündeme dair önemli açıklamalar

Yavuz’dan gündeme dair önemli açıklamalar

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Yavuz Şanlıurfa da bir araya geldiği basın mensuplarına gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Parti çalışmaları kapsamında Şanlıurfa’da bulunan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Yavuz, basın mensupları ile bir araya geldiği toplantıda, Suriye meselesi ile devam eden Cerablus operasyonu, 15 Temmuz darbe girişimi, FETÖ'cü darbe girişiminin bahane edilerek İslami cemaatlerin hedefe konulması, Kürt meselesinin çözümü ve FETÖ’nün sebep olduğu mağduriyetler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Cerablus operasyonunun Suriye meselesinin tabii sonuçlarından bir tanesi olduğunu söyleyen Yavuz, “Biz meselenin sonuçlarına odaklanmak yerine sonuçları da göz önünde bulundurarak, sebepleri gözden ırak tutmadan meselelere yaklaşmak zorundayız. Suriye’de Sayın Numan Kurtulmuş’un tabiriyle ‘Herkesin hatası var. Türkiye’nin de hatası vardır. Bizim başımıza ne geliyorsa Suriye meselesinden dolayı geliyor’ sözünü önemsiyoruz.” diye konuştu.

"Sorunları çözmek için Amerika’yı, Rusya’yı ve İngiltere’yi davet edersek bölgemiz ateş topuna döner"

HÜDA PAR’ın Suriye meselesine bakışının bugün daha iyi anlaşıldığını söyleyen Yavuz, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu sorun başladığından bu yana ısrarla üzerinde durduğumuz ve birinci kırmızıçizgimizin şu olması gerektiğini söyledik; sorun ne kadar büyük olursa olsun çözümün silah olmaması gerekiyor. İkincisi ise sorunlarımızın yabancı güçlere, emperyalizme havale edilmemesi gerektiği idi. Biz bu topraklarda yerleşik olan insanlar olarak kendi aramızdaki sorunları halledebilme becerisini gösterebilmeliyiz. Bu toprakların çocukları kendi sorunlarını kendileri çözer. Bu sorunları çözmek için Amerika’yı, Rusya’yı ve İngiltere’yi davet edersek bölgemiz ateş topuna döner.”

“Keşke duvar örmek yerine duvarları ortadan kaldıran politikalar üretseydik”

“Keşke duvar örmek yerine duvarları ortadan kaldıran politikalar üretseydik” diyen Yavuz, “Türkiye’nin özellikle sınırda duvar örmeye çalışması bizim açımızdan olumsuz olmuştur. Prensip olarak bir ülke kendi sınırlarını korumak gayesiyle adımlar atması doğrudur. Fakat biz özellikle komşularımız ile iyi geçinme, onların gönlünü kazanma, eşit ve adil olarak herkesin yaşam hakkına saygı gösterme noktasında keşke bu noktaya gelmeseydik. Keşke duvar örmek yerine duvarları ortadan kaldıran politikalar üretseydik.” ifadelerini kullandı.

“Hükümet darbeciliği besleyen vesayetçi kurumları kaldırmalı”

15 Temmuz darbe girişimine de değinen Yavuz, “15 Temmuz emperyalist işbirlikçi bir darbe girişimidir. Allah’ın yardımı ve halkın destansı direnişiyle bu kalkışma akamete uğratıldı. Bu mücadeledeki başarı bir bütün olarak halkımızın, bu ülkede yaşayan Arapların, Kürtlerin, Türklerin ve diğer farlılıkların zaferidir. Topyekûn halk derken bunu kastediyorum. Halk üzerine düşeni yapmıştır. Sıra siyasi iktidardadır. Hükümet yeni bir politikanın gelişmesine hizmet etmelidir. Eğer siyaset kurumu bunu doğru olarak okumazsa o zaman vesayetçi sistemlerden kurtulmamız mümkün olmayacaktır. Yürütmeyi elinde bulunduran hükümetin darbeciliği besleyen vesayetçi kurumları ortadan kaldırması gerekiyor.” diye konuştu.

İslami cemaatlerin hedefe konulmasının doğru değil

FETÖ’nün yaptığı darbe girişiminin ardından İslami cemaatlerin hedefe konulmasının doğru olmadığını belirten Yavuz, darbe girişiminin püskürtülmesinde cemaatlerin büyük rolü olduğunu söyledi.

“FETÖ’nün sebep olduğu mağduriyetler giderilmeli”

FETÖ’nün mağdur ettiği kesimlerin mağduriyetinin giderilmesi gerektiğinin altını çizen Yavuz, “FETÖ’ye bağlı savcı ve hâkimlerin eliyle son 20 yılda birçok kesim mesnetsiz iddialarla cezalandırıldı. Başta Hizbullah cemaati olmak üzere Sivas mağdurları, İslami hareket mağdurları, Hizbuttahrir mağdurları gibi daha ismini sayamadığım kesimler unutulmamalıdır. Eğer darbeyle yüzleşilecekse bu insanların mağduriyeti giderilmelidir.” şeklinde konuştu.

“Devlet Kürt meselesinde sebeplerle yüzleşmeli”

Son günlerde artan bombalı saldırılarla ilgili olarak da değerlendirmede bulunan Yavuz, devletin sorunları besleyen sebepleri ortadan kaldırmak yerine sonuçlarına odaklanmasının yanlış olduğunu belirtti.

Yavuz, “Devletin bu konuda yaptığı en büyük hata; sebeplerle yüzleşmek yerine sonuçlara odaklanıyor olmasıdır. Silahlı örgüt PKK bu meselenin bir sonucudur. Sebebi değildir. Sebep sistemin bizatihi kendisidir. Sistemin tekçi, ırkçı, yasakçı zihniyettir. Devlet bununla yüzleşmediği müddetçe, anadilde eğitim başta olmak üzere vatandaşlık kavramını yeniden gözden geçirip bölgenin ve kendi toplumunun hassasiyetlerini dikkate alarak güncellemediği müddetçe, kadim bir halkın dili ve kimliğini inkârdan vazgeçmediği müddetçe bu sorun var olmaya devam edecektir.”

İLKHA











HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.