Yeni nesil sorular; bilgiyi anlamaya, muhakeme etmeye, yorumlamaya ve gerçek yaşamla bağlantı kurularak hazırlanmış sorulardır. Soruyu çözmeye çalışan öğrenci kardeşlerimiz, ilk aşamada bilgiyi gerçek hayatla ilişkilendirerek düşünmelerini sağlamaya yönelik bir bakış açısıyla çözmeye çalışmalıdırlar. İkinci aşamada; yeni nesil sorular genelde görsellik içeren sorular olduğundan, görsele göre dikkatli bir şekilde çözümler yapmalıdırlar.

Geçmiş yıllarda sorulan sorularda, 40 temel matematik sorusunun 10 tanesi toplama, çıkarma, rasyonel sayılar vb. konulardan hazırlanıyordu. Bu sorular direkt çözüm odaklıydı. Fakat 2018 TYT’de yeni nesil sorularda en kolay konu bile problem şeklinde soruldu. Bu tarz soruları çözebilmek için en kolay konuyu bile ayrıntısına kadar öğrenmek gerekiyor.

Yeni nesil sorulara örnek verecek olursak; 2018 TYT’de buzdolabı (uğur böceği) sorusu soruldu: Bu soruda köklü sayının yaklaşık değerini direkt çözüm odaklı değil, soruyu öyküleştirerek, gerçek hayatla ilişkilendirerek problem formatına dönüştürülmüştü. Yani,  (kök üç) sayısının değerini direkt sormak yerine, problem formatında sormuşlar.

Bu sorular hazırlanırken; bilgi, muhakeme etme, analiz ve gerçek hayatla ilişkilendirilme yapılarak hazırlandığından, öğrenci kardeşlerimiz genelde ilk aşamadan en üst aşamaya geçebiliyorlar. Öncelikle bilgiyi tam anlamıyla öğrenmeleri gerektiğini unutuyorlar. Eğer bilgi öğrenilmezse analiz etme ve yorumlama yeteneğiniz oluşmaz, gelişmez.

Öğrenci kardeşlerimiz, ezber ile anlama ifadelerini mutlaka ayırt etmelidirler. Eğer bir konuyu gerçek manada anlarsanız, konudan hiç haberi olmayan birine anlatıp, anlaşılmasının yolunu açtıysanız, o konuyu anlamışsınız. Eğer ki konuyu başkasına anlatamıyorsanız, o konuda eksiklikleriniz vardır. Konular anlaşılmadan, en çok da yeni nesil problem sorularında ciddi anlamda sorun yaşarsınız. Bundan dolayı çalışırken, konularla bütünleşmeli, olayları anlamaya çalışırken içselleştirmelisiniz. Soru yazarları, soru öykülerini hazırlarken öğrencilerin konuyu anlamalarını istiyorlar. Ezberleyen kişi sınava kadar o konuyu, formülleri ve teknikleri unutuyor. Anlayan kişi ise konuyu gelecekte torunlarına anlatacak kadar unutmuyor. Ezbere tümden karşı değiliz, yalnız bu sistem ezberi kabul etmiyor.

Öğrenci kardeşlerimizin; soruları çözerken tedirgin olmamaları, çok rahat olmaları gerekiyor. Tedirginlik, soru çözümünde odaklanamama sorununu beraberinde getirmektedir. Çok rahat olunmalı, özellikle Türkçe ve Matematik çözerken sorularla bütünleşmelisiniz.

Yeni nesil sorular; şu an tüm sınavlarda sorulan, eksikliği hissedilen soru tipleridir. Eksikliğinizi gidermeniz ve yeni bir bakış açısı kazanmanız için soruları okumanız, anlamanız, yönünüzü belirlemenizle beraber çözümlerinizi de oluşturabilirsiniz.

Yeni bir bakış açısı kazanmanız, bolca soru çözmeniz dileğiyle… Allah’a emanet olunuz.