Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesine yoğun bakım ünitesinde bir hemşire tarafından darp edildiğini ileri süren KOAH ve astım hastası olan İran asıllı Alireza Ferahani, yaşadıklarını İLKHA’ya anlattı.

Nefes almakta zorlandığı için 11 Eylül akşamı Pendik Devlet Hastanesine kaldırılan Ferahani, oradan da Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Hastanenin yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Yoğun bakım ünitesinde çalışan hemşirenin, kendisini darp ettiğini iddia eden Ferahani darp raporu alıp, savcılığa suç duyurusunda bulundu.

‘Sus! Ben sana bekle demiyor muyum!’

Savcılığa verdiği ifadede hastanenin yoğun bakım ünitesinde yatarken Sedat isminde bir hemşire tarafından darp edildiğini söyleyen Ferahani’nin, KOAH hastalığı nedeniyle 11.09.2016 günü Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesine gittiğini belirttti.

Gece yarısı akciğerine giden damarlardan bir tanesinde tıkanıklık olmasından dolayı ameliyat olduğunu söyleyen Ferahani, şöyle konuştu: “Daha sonra yoğun bakım servisine çıkartıldım. Burada ellerim ve ayaklarım yatağa bağlı şekilde yatırıldım. Bunun sebebini sorduğumda ise hastaların kendisine zarar vermemesi için olduğunu söylediler. Serviste aynı şekilde ellerim ve ayaklarım bağlı yatarken 13/09/2016 günü saat 23.30 sıralarında aşırı derecede ağrım olduğundan, görevlilerden ilaç istedim. Bana ilaç vermediler ve sürekli olarak bekle diyerek başka şeylerle ilgilendiler. Ancak benim ağrım artmaya devam edince, ben tekrardan ilaç istedim. İsmini Sedat olarak bildiğim hemşire yanıma gelerek, elini açarak yüzümün içine doğru bastırdı ve ‘Sus! ben sana bekle demiyor muyum’ şeklinde konuştu. Ben bir süre sonra kendime geldiğimde Sedat isimli şahsın yüzümü bastırması sonrasında sol göz alt kısmının morardığını gördüm. Beni bu şekilde darp eden Sedat isimli hemşireden davacı ve şikayetçiyim.”

“Eşim yoğun bakımda darp edildi”

Alireza Ferahani’nin  eşi Elif Ferahani ise eşini yoğun bakımda ziyaret ettiğini ve  gözünde morluklar ve şişlikler fark ettiği söyledi. Yoğun bakımda çıkana kadar bu durumu eşinden sakladığını söyleyen Elik Ferahani, eşinin daha sonra olayı kendisine anlattığını aktardı.

“Aynı hastaneden darp raporu çıkardım”

Aynı hastaneden darp raporunu aldıklarını belirten Elif Ferahani; “Hastanede ayın on sekizinde taburcu oldu. Taburcu olduktan sonra ben hemen acil servise indim, eşimi başka bir hastaneye götürmeden, acil serviste darp raporu çıkardım. Hastaneden darp raporu çıkarırken, eşimin sistemde henüz taburcu olduğu görünmüyor deyip bende 90 TL darp rapor parası aldılar. Eşimi hem darp ettiler, hem darp raporu verdiler ve hem verdikleri darp raporunun ücretini aldılar. Acil servisteki bir, hastadan, her ne olursa olsun para alınmadığını biliyordum.”

“Eşimi darp edilmesi için değil, tedavi edilmesi için hastaneye yatırmıştım”

Eşinin yoğum bakıma girdiği gün ve yoğun bakımından çıktığı günün fotoğraflarını hastanenin başhekimine gönderdiğini söyleyen Ferahani, başhekimin konuyla ilgileneceğini söylediğini ancak şu an kadar kimsenin kendilerini aramadığını ifade etti.

“Savcılığa suç duyurusunda bulunduk”

Bu işin peşini bırakmayacaklarını söyleyen Ferahani, savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Bizim yaşadığımız acıları başka hasta ve hasta yakınları yaşamasın. Ben eşimi Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesine, elleri ve ayakları bağlıyken darp edilmesi için değil, tedavi edilmesi için emanet etmiştim.” şeklinde konuştu.

İLKHA