Zihininizi Boşaltın

Zihininizi Boşaltın

İnsan, doğası gereği arzu doludur. Bitmek tükenmek bilmeyen isteklerle kuşatmış halde bulabilir kendini bir anda. Hedefler konulur. Şunu da yapayım, bunu da alayım, o da benim olsun, bu da düzelsin derken kişi bir anda zihnini tıka basa dolduruverir.

İnsan, doğası gereği arzu doludur. Bitmek tükenmek bilmeyen isteklerle kuşatmış halde bulabilir kendini bir anda. Hedefler konulur. Şunu da yapayım, bunu da alayım, o da benim olsun, bu da düzelsin derken kişi bir anda zihnini tıka basa dolduruverir. Bu durumu yaşayan bir birey, hedeflerinin kalabalığı nedeniyle bir adım ilerleme kat edemez. Çünkü hangi hedefe doğru gideceğini tespit etmekte güçlük çeker.

Bu durumun basit bir benzeri mağazalarda yaşanır. Kıyafet almak isteyen bir kişiye üç farklı seçenek sunulduğunda, hangisini seçeceğine kolaylıkla karar verip tercihini bir an önce yaparak daha farklı bir eylem için harekete geçme imkânı elde eder. Ancak mağazada yüzlerce seçenek önüne konulduğunda, üç seçenekli ürünlere kıyasla tercih yapmakta epey zorlanıp daha fazla vakit harcayacaktır.

Kıyafet almak, tüketeceği gıda maddelerini temin etmek, takı olarak kullanacağı herhangi bir aksesuar eşyası almak gibi hedefler koymak ta bir ihtiyaçtır. Kişi, zihninde hedef olarak biriktirdiği bu kabarık ihtiyaç listesi içinde tıpkı yüzlerce seçenek arasında seçim yapmakta zorlandığı mağazadaki gibi seçenekler arasında kaybolmuş müşteriye döner.

İnsanın ruhu, zihni, sabrı, dayanma gücü, iradesi ve hatta kas gücünün bile belli bir limiti vardır. Kısıtlı bir bütçe ile markete giren kişi, sepetini öncelikle asli ihtiyaçlar olan ürünlerle doldurmaya başlar. Birey hedeflerini belirlerken şuna dikkat etmelidir: Kıyafet mağazasındaki gibi seçenekler arasında kaybolmak yerine, olabildiğince hedef sayısını azaltmalı ve asıl yapmak istediğini ilk sıraya koymalıdır. Belli bir limite, kısıtlı bir dayanma bütçesine sahip olduğunun bilincine varan kişi, marketteki gibi sepetini asli ihtiyaçlarla doldurmaya başlar. Yapmak istediği, sahip olmak istediği, ulaşmak istediği, benim olsun dediği, alacağım, yapacağım, gideceğim, şöyle olacak, böyle olacak diyerek bir hayli uzattığı listeyi en aza indirmelidir.

Birey zihnideki bu kabarık liste ile zihinsel, psikolojik, sosyal ve hatta fiziksel bir çöküntüye girmek istemiyorsa ya da bu nedenlerle girmiş olduğu çöküntüden kurtulmak istiyorsa yapacağı ilk şey kafasını boşaltmak ve uzayıp giden listeden kurtularak yapabileceğine inandığı, bütçesini aşmayacak bir liste oluşturmaktır.

Haydi, şimdi kendimize uyarlayalım. Elinize bir kâğıt kalem alın. Kafanızda biriktirdiğiniz ne varsa yazın. Yapılacaklar, borçlar, sorunlar, görevler, küslükler, alacaklar, verecekler uykunuzu kaçıracak kadar büyük, ara sıra hatırlayacak kadar küçük ne varsa yazın. Yazdığınız anda bir hafifleme hissedeceksiniz. Hepsini aynı anda kafanızda tuttuğunuz için oradan oraya koşturmaktan yorulan zihniniz bir anda rahatlayıverir. Hedefler listesi artık bir sayfada hareketsiz duruyordur. Tek tek inceleyin. Absürt, olma ihtimali olmayan, gereksiz, basit, olmasa da olur, ‘yok ya aslında bunu istemiyorum’ dediğiniz, basit ya da olumsuz olan her bir satırın üzerini çizin. Geriye kalanları numaralandırın. En önemli olandan daha az önemli olana doğru sıralamaya koyun. Yapılma süresi ve yapılması için gerekenleri hesaplayın ve not alın. Belirlediğiniz süre içerisinde ve imkânlarla tek tek çözeceğinize dair en sevdiğiniz bir kişinin adını anarak söz verin kendinize. Sonra isterseniz bu notu saklayın isterseniz yakın. Önemli değil. Bu işlemi yaptıktan sonra aslında kafanızda büyütmekten başka bir şey olmayan soruncuklar, hedefçikler olduğunu göreceksiniz. Amaç da bu zaten. Kağıtta hareketsiz duran listeyi kontrol altına almak çok daha kolaydır. Size daha basit gelecektir çoook önemli sandığınız ve huzurunuzu kaçıran her ne varsa.

Tıpkı, kollarınızın kaldırabileceği yük sınırlı olduğu gibi, zihninizin de bir sınırı vardır. Kollarınızla kaldıramayacağınız yük sizi sakatlayabildiği gibi, zihninizi de aşırı yükleme ve çok kalabalık/karmaşık hedeflerle sakatlayabilirsiniz. Zihnin sakatlanması; uykusuzluk, asosyallik, depresyon, anksiyete, panik atak ve benzeri adı konulmuş veya konulamamış hastalıklardır.

Bedensel bir sağlık ve bütünlük içinde olmak istediğimiz gibi, zihinsel sağlık ve bütünlük içinde olmayı da isteyelim. Bedenimizi kontrol edebildiğimiz gibi zihnimizi de kontrol altına alabiliriz. Mutlu, dingin ve daha kaliteli bir yaşam sürdürmek bizim elimizde.

Yusuf Tekçe

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.