2012 yılında Ramazan bayramının ikinci günü Karşıyaka Polis Karakolu yakınında PKK tarafından bomba yüklü aracın infilak ettirilmesi sonucu meydana gelen patlamada 4’ü 10 kişi hayatını kaybetmiş, 67 kişi de yaralanmıştı.

20 Ağustos’ta Ramazan bayramının ikinci gününde meydana gelen olayda birçok ev ve işyeri de patlamada ciddi zarar görmüştü. Patlamanın 3. yıldönümünde yaşadıklarını İLKHA’ya anlatan Karşıyaka semti esnafı, olayın üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen saldırıyı hala unutamadıklarını söylediler.

Karşıyaka Korütürk Caddesi üzerinde hemen karakol karşısında bulunan bir dükkanda lokanta dükkanı işleten Mehmet Usta, 3 yıl önceki patlamada işyerinin harabeye döndüğünü söyledi.

Büyük patlamada işyerinin ciddi anlamda zarar gördüğünü belirten Mehmet Usta, “Bizler halk olarak terör olaylarından tedirginiz. Görüyorsunuz burası lokanta servis saatinde işyerlerimiz bomboş. Bizim Allah'tan (cc) temennimiz bir an önce olayların sona ermesidir. Yetkililerden bu olayları durdurmalarını istiyoruz. Rahat ve güven ortamının tekrar sağlanmasını istiyoruz. Bütün esnaf olarak mağduruz. 20 Ağustos’taki patlamada da ben burada esnaftım. O olayda ciddi anlamda zararımız oldu. Benim işyerim harabeye döndü. 15 günde ancak eski düzene getirebildik. Benim 10 bin TL zararım oldu.” ifadelerini kullandı.

20 Ağustos’taki patlamada bayram tatili olduğu için Antep’te olmadığını fakat tatil dönüşünden geldiğinde caddenin eski halinden eser kalmadığını belirten bir diğer lokanta işletmecisi Murat Kaya ise, “Fakat hem o gün hem de bu günkü terör olaylarına gelince biz halk olarak bir şey yapamayız. Bu soruna hükümetin el atması gerekiyor. Hükümet istese bu olayları çözebilir. PKK sorunu ile Kürt sorunu aynı değildir. Her iki sorun farklı sorunlardır. PKK olaylarının dış güçler olayı olduğunu söylüyorlar. Kürt halkımızın bu sorunlar ile ilgili bir ilgisi yoktur. Doğma büyüme Antepliyim birçok komşumuz Kürt bizim halk olarak bir sorunumuz yoktur. Bu sorun daha sonradan çıktı.” dedi.

Karşıyaka Korütürk Caddesi üzerinde uzun yıllardır Eczacılık yapan Vahdettin Durakoğlu da, bir bayram günü böyle büyük patlama sonucu10 kişi hayatını kaybetmiş, 67 kişinin de yaralanması ve birçok ev ile işyerinin zarar görmesinin kendisini çok üzdüğünü belirtti.

Eczacı Durakoğlu, “Yetkililer bize artık bir yol göstersinler. Bu şekilde vatana millete hainlik eden insanların hiçbir hayır gelmez. İnşallah bu sorunlar çözülür. Hepimiz kardeş olarak bu toplumda yaşarız. 20 Ağustos’ta ben burada değildim. Fakat diğer Eczacı arkadaşımızın dükkanı tamamen harabe olmuştu. Bu olayı televizyondan öğrendim. Bizim de işyerimiz küçük çapta bir zarar görmüştü. Ama tabi ki o olay hepimizi çok üzdü. Terör olaylarına karşı halkımız hepimiz bir olmalıdır.” şeklinde konuştu.

Antep’te PKK tarafından ilk defa gerçekleştirilen bu patlama ile PKK’nın kirli yüzü ile ilk defa karşılaştıklarını belirten mahalle sakini Murat Bey ise, “Doğma büyüme bu mahallenin çocuğuyuz. Antep’te bu tür terör olaylar hiç olmamıştı. İlk defa Ramazan bayramında burada oldu. Fakat bunun bir şekilde çözülmesi lazım. Terör sorunun çözümü tamamen siyasi iradedir. Eğer bu olaylar bu şekilde devam eder ise olayların artmasıyla halk sokağa dökülürse hem Türkiye ve hem dünya için çok daha kötü olur.” diye konuştu.

Kürt meselesi ile PKK sorunun birbirinden farklı şeyler olduğunu belirten Bey, “Bu sorunlar hep söyleniyor. Bu sorun bir Kürt ve Türk sorunu değildir. Bizler Kürt ve Türkler olarak bir birimiz ile akraba olmuşuz. Bu tamamen dış mihrakların yapmış olduğu bir olaydır. Fakat burada yanan canların ve ölen canların hesabını kimse veremez. Olan halka oluyor. Sokağa çıkma yasakları çözüm değil. İnsanların bilinçlenmesi lazım. İnsanlar takım tutar gibi kutuplaştırılıyor. Hepimiz kardeşiz. Rabbimizin Kur’an’da dediği gibi üstünlük sadece takvadadır. Bu oyunlar dış güçlerin oyunudur. Bundan dolayı bizim dış güçlerin oyununa gelmemeliyiz.” ifadelerini kullandı.  (İbrahim Koçyiğit - İLKHA)