Mektep Eğitim ve Kültür Derneği Konferans salonunda düzenlenen program Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı, 6-8 Ekim saldırılarını konu alan sinevizyon gösterimi ile devam etti.

Programda konuşan İsa Emre, "Çözüm Süreci" adı altında PKK'nin palazlandırıldığının ve bu süreci bahane ederek Kürt halkına yaptığı zulümleri sistematik bir hale getirdiğini belirtti.

Emre, "Sokak başlarında yol kontrolleri yapan halka cezalar kesen bir örgüt görmezden gelindi ve süreç adım adım Müslümanların toptan bir şekilde imhasını hedefleyen saldırılara dönüştü. Sokaklara dökülen hayvan sürüleri -ki hayvanlar dâhi böyle zulümler yapmamıştır- gördükleri her İslami kurum ve kuruluşlara saldırdı. Eşi çarşaflı, kendisi ise sakallı olduğu gerekçesi ile mütedeyyin kesim hedef  tahtasının tam ortasına alındı. Biz bu tür vahşiliklere yabancı değiliz. İslam tarihi zalimlerin, kendilerine boyun eğmeyen Müslümanlara karşı nasıl tepki verdiğini bize gösterdi ve 6-8 Ekim olayları da tam bu noktada bizlere dersler vermektedir." dedi.

Emre, "Kasıtlı olarak Partimiz ve camiamız hedef gösterildi. Zalimler çok iyi biliyorlardı ki bizim IŞİD ile hiçbir alakamız yoktur. Onları tasvip etmediğimizi her alanda söylememize rağmen, 'IŞİD’in Diyarbakır’da 400 derneği var' dendi ve algı oluşturularak HÜDA PAR’a yönelik bir nefret söylemleri peydahlandı ve akabinde ise bizlere yönelik saldırılar oldu, şehidler verdik. Bu yaşanan olayların yanlarına kâr kalacağını ve kimsenin kendilerine hesap soramayacağı hissine kapılan ve güç sarhoşu olan Marksist örgüt, Allah’ın en büyük plan kurucu olduğunu unuttu ve dindar halkımızdan unutamayacağı bir tokat yedi." İfadelerini kullandı.

Emre, şehidleri unutmayacaklarını vurgulayarak sabır, sebat, itaat ve kararlılık ile yollarına devam etmeleri için Allah’a daha fazla yönelmeyi tavsiye etti.

Etkinlik sonrası konuşan HÜDA PAR Adana İl Gençlik Kolları Başkanı Ömer Erkuş, "İmanı elinden kaybeden kainatı kaybetmiştir. Zalimler, zahiren dünyalık makamların ve son teknoloji orduların hükümdarı olarak gözükseler de asıl gücün yerlerin ve göklerin maliki olan Allah’ın yardımından uzak olan her kesim zelil olmaya mahkumdur. Biz O’nun yardımı ile ayakta kalan yine O’nun  gönderdiği Resulullah ile yolumuzu aydınlatan ve bu uğurda bedel ödemiş bir toplumun, İslami bir tabanın partisiyiz. Bizim en nadide güllerimizi kopardılar. Bu acı bir gerçektir ama şu manzaraya bir baksınlar ; dalga dalga yayılan Yasin Börü sevdasını ve onun nezdinde şehadet tutkusuna baksınlar. Eğer müstekbirler bilselerdi ki böyle bir zelil duruma düşecekler ifsat için kullandıkları mesailerini ve akıllarını gerçekten ıslah için kullanırlardı. Fakat onlar her zaman kendilerine biat etmeyen kesimlere ise kan ve göz yaşını reva görenlerdir." ifadelerini kullandı.

İmam-Hatip öğrencisi Ömer Necmeddin Kapukaya ise Yasin Börü ve arkadaşlarının şehadetinin gençler  üzerindeki ölü toprağı attığını söyledi. Kazım Yiğit de  şehid Yasin Börü ve arkadaşlarının, gençlere rehber olduğunu dile getirdi.

Fırat Aslanhan, Hattap Ayriç ve Muhammed Yasin Geçer de şehidlerin yolunu takip edeceklerini vurguladılar.

İLKHA