İSTANBUL - İlim ve kültür dergisi İnzar’ın Ekim 2014 sayısı çıktı. Bu ay herhangi bir konunun dosya olarak ele alınmadığı dergide bunun yerine ay içerisinde meydana gelen önemli olan bazı olay ve şahsiyetler ayrı konular şeklinde işlenmiş.

Derginin editör yazısında; “Ramazan’ın atmosferinin izlerini hala üzerimizde taşıdığımız bugünlerde, yeni bir ilahi iklime dâhil oluyoruz. Hacc ve Kurban iklimi… Şiarları bu dinin atası olan Hz.İbrahim (a.s) ve ailesi tarafından, Allah (cc)’ın emri ile ortaya konan Hacc ve Kurban ibadetini ve aynı şekilde şirk ve küfür düzeninin yeryüzünü kapladığı bir zamanda Allah (cc) tarafından bu düzenle mücadele ile görevlendirilen Hz. İbrahim (a.s)’i ve mücadelesini iyi öğrenmek, her davetçi için, hatta her mümin için olmazsa olmaz zaruretlerdendir… Resul (a.s) ve Resul(a.s)’e tabi olanların İbrahim’e tebeiyetle şerefyab olmaları, İbrahim (a.s)’in tevhid mücadelesindeki yerini anlatmak için kâfidir” sözlerine yer verilmiş.

Editörde derginin içeriğine dair ise, “Bu ay herhangi bir konuyu dosya konusu olarak ele almadık. Bunun yerine ay içerisinde meydana gelen ve bizim için önemli olduğuna inandığımız bazı olay ve şahsiyetleri, ayrı konular şeklinde işlemek suretiyle, istifadenize sunmaya çalıştık” açıklamasında bulunulmuş.

İnzar Dergisi 121. sayının içeriğine baktığımızda; Abdulkadir Turan, batı toplumunda yetişen gerçek bir Müslüman lider olan Aliya İzzetbegoviç’i işlemiş. Bir ihya önderi olarak ele aldığı Aliya’nın hayatındaki kilit dönemleri ve bu dönemlerde Aliya İzzetbegoviç’in aldığı Müslümanca tavrı ele almış. İslam adına ortaya çıkıp hem İslam’a ve hem de Müslümanlara büyük zararlar veren fikir ve akımların revaç bulduğu bu dönemde, hem Aliya İzzetbegoviç ve hem de diğer ihya önderlerinin Müslümanların yolunu aydınlatmadaki rollerine ışık tutan bir yazı olmuş.

Mehmet Beşir Varol ise İslam akaidini vaaz formatında vermeye devam ediyor.

Mehmet Şenlik, Hacc ve Kurban’ın hüküm ve hikmetlerini hem ilmi ve hem de etkileyici bir üslup ile ele almış.

Faruk Hamza da Yasin Suresi’nde kıssası geçen Habibü’n-Neccar’ın davet işindeki gayretkeşliğini, halkının hem dünyada iken ve hem halkı tarafından linç edilmesinden sonra ahirette iken iyiliğini istemesini, bunun bir peygamber ahlakı olarak bütün davetçilerde bulunması zorunlu bir ahlak olduğunu, Yasin Suresi’nin ayetlerinin tefsiri ışığında ele almış.

Muhammed Şakir ise, zindanda bayramı karşılayan Yusufilerin duygularını, dışarıdaki dava arkadaşlarından, Yusufilerin beklentilerini duygu yüklü bir makale ile ele almış.

İnzar Dergisi’nin Ekim 2014 başyazısına gelecek olursak… Malumunuz olduğu gibi okullar açıldı. Okul ortamının bir Müslüman için tehlikesinden bihaber olan bir Müslüman’ın olduğunu sanmıyoruz. Başyazıda okuldaki tehlikelere dikkat çektikten sonra pratikte yaşanmış tecrübeler ışığında, bu tehlikelerden nasıl korunacağımızı, çocuklarımızı nasıl korumamız ve uyarmamız gerektiğini sade bir anlatımla ele almış.  (İLKHA)