Hüseyin SUDAN
İslam'da Devletin Temel İlkesi Adalettir
İSLAM'DA DEVLETİN TEMEL İLKESİ ADALETTİR
İslam tekniksel olarak devlet yönetimiyle ilgili çok ayrıntılı bilgiler vermese de ilkesel olarak çok net ilkeler ortaya koymuştur. Bu ilkelerin başında adalet gelmektedir. İslam devlet anlayışında temel ilke nedir? diye sorulursa bunun cevabı elbette ki adalet olacaktır. Kur'ân-ı Kerim'de adalet ile ilgili bir çok ayet bulunmaktadır.
"Aralarında hükmedersen adaletle hükmet. Allah, adaletle hüküm yürütenleri sever." (Maide Suresi - 42)
"De ki: "Rabbim adaletle davranmayı emretti." (Araf Suresi - 29)
Kur'ân-ı Kerim'de Peygamberlerin temel görevinin adaletle hükmedip adaleti sağlamak olduğunu görmekteyiz. Peygamberlerin esas gönderiliş amacı adaleti sağlayıp zulmü ortadan kaldırmaktır.
"Her ümmetin bir resulü vardır. Onlara resulleri geldiği zaman, aralarında adaletle hüküm verilir ve onlar zulme uğratılmazlar." (Yunus Suresi - 47)
Peygamberlere kitap ile beraber adaleti temsil eden mizan verilmiştir. Mizan hüküm ve siyasette adaleti ifade etmektedir.
"Andolsun, Biz elçilerimizi apaçık belgelerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye, onlarla birlikte kitabı ve mizanı indirdik." (Hadid Suresi - 25)
Peki adalet nasıl sağlanır? Kur'ân-ı Kerim adalet kriterlerini ortaya koyarak bu soruya cevap vermiştir. Burada bu kriterlerden dört tanesini zikredebiliz;
Birinci kriter: Adaletin evvela kendimiz ve yakınlarımız aleyhine olsa bile ikame edilmesidir;
"Ey iman edenler, kendiniz, anne-babanız ve yakınlarınız aleyhine bile olsa, Allah için şahidler olarak adaleti ayakta tutun. (Onlar) ister zengin olsun, ister fakir olsun." (Nisa Suresi-135)
İkinci kriter: Kişisel çıkar ve duygulara uyarak taraflı davranılmamalıdır;
"O halde kendi arzularınıza uymayın ki adaletten uzaklaşmayasınız. Eğer dilinizi eğip büker (sözü geveler) ya da yüz çevirirseniz, Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır. (Nisa Suresi - 135)
Üçüncü kriter: Adalet sadece dostlara değil, düşmanlara karşı da uygulamalıdır;
"Ey iman edenler, adil şahidler olarak, Allah için, hakkı ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. Adaletli davranın. O, takvaya daha yakındır. Allah'tan korkup-sakının. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır." (Maide Suresi - 8)
Dördüncü kriter: Adaletin uygulanmasında hangi inanç grubundan olacağına dair bir kriter yoktur. Dinine, düşüncesine ve ideolojisine bakılmaksızın herkes için adalet uygulanmalıdır;
"Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp-çıkarmayanlara (kafirlere) iyilik yapmanızı ve onlara adaletli davranmanızı yasaklamaz. Çünkü Allah, adaletli davrananları sever. Allah, ancak din konusunda sizinle savaşanları, sizi yurtlarınızdan sürüp-çıkaranları ve sürülüp-çıkarılmanız için arka çıkanları dost edinmenizi yasaklar. Kim onları dost edinirse, artık onlar zalimlerin ta kendileridir. (Mümtehine Suresi, 8-9)
Yöneticilerimizi seçme aşamasında olduğumuz bugünlerde, adaletin rafa kaldırıldığı kişisel çıkarların devrede olduğu siyaset alanında, "Önce İnsan, Öncelik Adalet" diyen ve kişisel çıkarlara göre hareket etmeyerek adaleti ikame edecek olan hür adayların yer almasını tercih etmeli ve bunun için çabalamalıyız… Hayırlı seçimler…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.