İslam’da ticaret ahlakı nasıl olmalı?
İslam’ın toplumsal hayatta öne çıkardığı önemli ilkelerden biri olan ‘Ticaret Ahlakı’na ilişkin konuşan İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Molla Beşir Şimşek, tüccarlara ve iş insanlarına hayati öneme sahip bazı tavsiye ve uyarılarda bulundu.
Ticaretle uğraşanların mutlaka Kur’an ve sünnet çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini belirten Şimşek, İslam’da ticaret ahlakının büyük bir önem oluşturduğunu ifade etti.
Birçok ayet ve hadisin insan ilişkilerinden ve ticaretten bahsettiğini, Müslümanların ticaret kimliklerinin İslam’a göre olması gerektiğini vurgulayan Şimşek, özellikle son zamanlarda buna çok daha fazla ihtiyacın olduğunu söyledi.
Müslümanların ticaretlerinde birbirlerini kesinlikle kandırmaması gerektiğini, malın değerinin çok üstünde satılmasının yine Müslümana bir zulüm olduğuna dikkat çeken Şimşek, Müslümanların ticaretlerinde örnek olmaları gerektiğini belirtti.
Allah Teâlâ’nın insanları kendisine kulluk yapsın diye yarattığına işaret eden Şimşek, bu nedenle Allah’ın insanların bütün hayatlarına müdahil olduğunu kaydetti.
“Bize, arzularımıza göre hareket etme hürriyeti verilmemiştir”
Şimşek, “Allah, hayatımızın hiçbir alanında kendi kafamıza, istek ve arzularımıza göre hareket etme hürriyetini vermemiştir. Biz kuluz ve bizim bir ilahımız var. Ve ilahımızın bizim için koyduğu kanun ve kurallar çerçevesinde hareket etmekle mükellefiz. Nasıl ki kendi aklımıza göre veya canımızın isteğine göre namaz kılamayacaksak, hayatımızın diğer alanlarında bu böyledir. Aile hayatımızda da Kur’an ve sünnet çerçevesinde hareket etmemiz lazım. Müslüman olma gereğimizde budur. İnsanlar ile olan münasebetlerimizde böyledir.” dedi.
“Ticaret ahlakının önemi ayet ve hadislerle belirtilmiştir”
Kur’an-ı Kerim’in insanlara, hayatlarının her alanına dair emir ve yasaklar tebliğ ettiğine dikkat çeken Şimşek şöyle devam etti:
“İslam’da ticaret ahlakı da önemlidir. Şüphesiz ki bu alan hem çok önemlidir hem de önemine binaen Allah’ın bu konuda pek çok ayeti kerimesi vardır. Peygamber Efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesellem) bu hususta pek çok hadisi şerifleri mevcuttur. Bu da bize bir çerçeve çiziyor. Allah bir ayeti kerimede şöyle buyuruyor; ‘Kendi aranızda mallarınızı batıl yollarla yemeyiniz.’ Bir hadiste ise ‘Bizi aldatan bizden değildir’ diye buyuruluyor. Biz Müslümanlar olarak şunu bilmemiz lazım; yaptığımız her şey ve söz kayda geçiyor ve Allah katında bunun hesabı bizden sorulacaktır.”
“Müslüman ticaret kimliği ortaya konulmalı”
Ticaretin bir Müslümana yakışır şekilde yapılması gerektiğine vurgu yapan Şimşek, “Peygamber Efendimizin ifadesi ile rızkın 10’da 9’u ticarettedir. Ancak bu helal yolla yapılan ticaretle mümkündür. Allah Teâlâ helal rızıkta bereket, haram rızıkta ise tabiri caizse felaket koymuştur. Dolayısıyla Müslümanlar olarak bizim özellikle bu son zamanlarda buna çok daha fazla ihtiyacımız var. Yani Rabbimiz ticaretle ilgili bize nasıl davranmamız gerektiğini açıklamış ve bizde buna dikkat etmemiz lazım. Bir Müslüman, Müslüman kimliğini ticaretinde ortaya koyması gerekmektedir.” diye konuştu.
“Müslümanın ticaret kimliği İslam’a göre olmalıdır”
Müslümanın ticaret kimliğinin İslam’a göre olması gerektiğinin altını çizen Şimşek, şunları söyledi:
“Bu nasıl olur; her şeyden önce helal bir şekilde kazanmasına dikkat etmesi lazım. Yani gelsin de nerden gelirse gelsin ahlakı Müslümanın ahlakı değildir. O yüzden Allah Teâlâ diyor ki ‘Batıl yollarla birbirinizin malını yemeyin.’ Aynı şekilde ‘Veyl (cehennem) o kimselere ki; alışverişte hile yapanlara’ nasıl hile yapıyorlar; kendi alacağını karşısındakinden tam alıyor ama karşısındakine tartıp verdiği zaman eksik veriyor. İşte bu şekilde davrananlara Allah Teâlâ ‘Yazıklar olsun onlara’ diyor.”
“Malınızı değerinin çok üstünde satarsanız Müslümana zulüm etmiş olursunuz”
Müslümanların ticaretlerinde birbirlerini kesinlikle kandırmaması gerektiğini dile getiren Şimşek, “Her şeyden önce sattığımızı sağlam satacağız. Yani müşteri ona ne sattığımızı, malın hilesi, yırtığı, patlağı ve bozuğu var mı mutlaka bilmesi lazım. Aksi takdirde bu haramdır. Aynı şekilde yemin ile malımızı satmamamız lazım. Karşımızdaki Müslümanları kandırmak için vallahi, billahi bu böyledir diyerek yemin etmek Müslümanın ahlakı değildir. Diğer taraftan Müslümanların stokçuluk yaparak bir malı piyasadan toplayıp kaldırmak Müslümanlara eziyettir. Oysa Peygamber Efendimiz ‘Müslüman, Müslümanın kardeşidir’ buyuruyor. Ona zulüm etmez ve zor durumda bırakmaz. Bir insanı kalkıp ticari olarak zor durumda bırakıp malınızı değerinin çok üstünde satarsanız Müslümana zulüm etmiş olursunuz. Dolayısıyla bu kardeşlik hukukuna da aykırıdır.” ifadelerini kullandı.
“Malın eksiklerini göstermeli, müşteriye merhametle yaklaşılmalıdır”
Müslümanların ticaretlerinde merhametli olmaları gerektiğini vurgulayan Şimşek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Müslüman sadece ben kazanayım başkasına ne olursa olsun gibi bir düşünceye girmemesi lazım. Şefkatle davranıp müşterisine merhamet göstermesi lazım. Malın eksiklerini müşterisine göstermesi lazım. Yemin ederek karşısındakini aldatmaması gerekir. Bunun gibi kötü olan şeylerden kendini uzak tutması lazım ve bilsin ki bereket şöyle ya da böyle bir şeyi satmaktan ziyade; bereket Allah Teâlâ’nın razı olduğu bir şekilde alışveriş yapmakta mümkündür. Aynı şekilde imkânı olmayan insanlara zaman tanıyarak borçluya merhamet etmesi lazım, imkânı yoksa borcunu ödemesi için zaman tanıması gerekir. Hatta mümkünse borçluyu af edebiliyorsa bunu yapması lazım. Özellikle Müslüman faizden uzak durması lazım. Bir şeyi hile ile satmak için rüşvet gibi ahlaklardan bir Müslüman mutlaka uzak durması gerekiyor.”
“Müslüman, ticaretiyle örnek olmalıdır”
Müslümanların kesinlikle faizle alışveriş yapmaması uyarısında bulunan Şimşek, “Özellikle kredi, çek gibi bir şekilde haram yollara girerek alışveriş yapmak dinimize aykırıdır. Peygamber Efendimiz faiz ile olan alışverişi lanetlemiştir. Allah Teâlâ faizle alışveriş yapmayı haram kılmıştır. Faiz ile alışveriş yapmak Allah’a ve dinimize savaş açmaktır diye tabir edilmiştir. Özetle bir Müslüman hayatının her anında Müslüman olduğunu unutmayacak, Müslüman kimliği ile davetçi olacak ve ticaret yaparken bile Müslümana şefkatle davranarak, gereğinden fazla pahalıya vermeden, burcuna mühlet tanıyarak veya onu affedecek şekilde davranarak karşısındaki insana bir mesaj vererek bir Müslümanın ticareti nasıl olması gerektiğini göstermelidir.” ifadelerini kullandı.
“Unutmayalım ticaretimizle de imtihan ediliyoruz”
Tüccarların haramlardan da kendini muhafaza etmesi gerektiğini vurgulayan Şimşek, son olarak şunları söyledi:
“Bu işlerimiz ile uğraşırken ibadetlerimizi de ihmal etmemiz lazım, yalan söylememiz lazım, yemin ile karşımızdakini kandırmamamız lazım, bu ve buna benzer kurallara dikkat etmemiz ve özellikle haramlardan kaçınmamız lazım. Mal alırken haramdan kaçındığımız gibi verirken de haramdan kaçınmamız lazım. Kazandığımız mallarla çocuklarımızı besliyor ve ailemize bakıyoruz. Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor; ‘Namaz abdestle kabul olur, ticarette helal yolla makbuldür.’ Yani nasıl ki namazın kabulü için abdest şart ise rızkın helal olması için de haramdan kaçınmak şarttır. Netice itibari ile biz bir imtihandan geçiyoruz. Her şeyimiz ile ve ticaretimizle de bir imtihan ediliyoruz. İnsanlar ile olan muamelemiz bütünü ile kayıt altına alındığı için bunun hesabını Allah Teâlâ’ya vereceğiz. Bu yüzden haramdan uzak durarak helal ile yetinmeye çalışalım.”
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.