Meydanlara çıkış bütün bir dünyaya verilen gözdağıdır foto
ABD destekli 15 Temmuz darbe girişimine karşı büyük bir direniş gösteren halkın tutumunu değerlendiren Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı, bu duruşun tüm dünyaya önemli bir mesaj verdiğini söyledi.
Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, 15 Temmuz darbe girişimi ve halkın direnişini değerlendirirken, ortaya çıkan tablonun tüm dünyaya önemli bir mesaj verdiğini dile getirdi.
15 Temmuz gecesi Türkiye’nin büyük bir tehlike atlattığını belirten Göral, sadece Türkiye’nin değil, İslam ümmetinin de büyük bir tehlike atlattığını söyledi.
“Her türlü tehdide karşı birlik ve beraberliğimizi korumalıyız”
Darbe girişimini çok büyük bir proje olarak gördüklerini belirten Göral, “Bunların hepsi bütün detayları ile düşünülmüş. Bu şekilde büyük bir plan yapılarak ülke ve İslam üzerinde menfi bir durum söz konusudur. Bu Allah’ın izniyle bertaraf edildi. Biz yine de hazırlıklı olmalıyız. Gelebilecek her türlü tehdide karşı birlik ve beraberliğimizi korumalıyız. O gece de görüldü ki birlik ve beraberliğimiz Allah hamdolsun var. Bu darbe girişimi bizi daha da kenetlendirdi. Bütün insanlar bir araya geldi. Siyasi fikri ayrı olanlar partiler, STK’lar ve vakıflar hepsi bir araya geldi. Belki birbirinin fikrine ters olan birçok siyasi görüş dahi orada kendini gösterdi.” ifadelerini kullandı.
Halkın meydanlara çıkışının bütün bir dünyaya verilen gözdağı olduğunu belirten Göral, “Bu da sadece bu işi yapan 3-5 tane çapulcu veya FETÖ terör örgütüne karşı yapılan bir gövde gösterisi değil. Bu meydanlara çıkış bütün bir dünyaya verilen bir gözdağıdır. Özellikle de küfür toplumuna verilen bir mesajdır. Bunu bu şekilde bilmemiz gerekiyor. Tabi bunlar vazgeçecek değil. Millet, ümmet ve halk olarak gerekli tepkimizi gösterdik. Allah’a şükür bu iş başarıya ulaşmadı.” şeklinde konuştu.
ABD destekli darbe girişiminin ardından halkın meydanlardaki nöbetinin bazı çevrelerin ‘demokrasi nöbeti’ ve darbe gecesi cuntacılara karşı direnerek hayatını kaybedenlerin de ‘demokrasi şehidi’ şeklinde nitelendirilmesine tepki gösteren Göral, meydanlardaki bekleyişin ‘Okçular tepesindeki nöbet’ şeklinde dillendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Göral, “Demokrasi köken olarak Fransızca bir kelimedir. Tabi bizim dinimizde demokrasi diye bir kavram yoktur. İslam hukukuna göre ve diğer kendi değerlerimize göre demokrasi diye bir kavram söz konusu değil. Bu kelime bu günlerde sık sık kullanılıyor. Aslında kullanılmasa daha iyi olur. Bunu bu şekilde dillendirmemiz gerekiyor. Biz bunu demokrasi nöbeti değil, Uhud savaşında okçular tepesinde nöbet tutan sahabelerin tutmuş olduğu nöbet misali bu meydanlardaki bekleyişine ‘Okçular tepesindeki nöbet’ diyoruz. Biz bunu bu şekilde görüyoruz. Aynı şekilde vatandaşlarımızın da bunu demokrasi nöbeti değil de bu şekilde bilmeleri gerekmektedir.” diye konuştu.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.