Sevgi üzerine kurulan 50 yıllık örnek evlilik video foto
Boşanma oranlarının her geçen gün arttığı günümüzde acısıyla tatlısıyla 50 yıldır aynı yastığa baş koyan çiftin evliliği, gençlere örnek oluyor.
Boşanma oranlarının her geçen gün arttığı günümüzde Gaziantep’te 50 yıllık evli çift, birliktelikleriyle günümüz çiftlerine örnek oluyor. 68 yaşındaki Ahmet Sönmez ile 62 yaşındaki Ayyuş Sönmez çiftinin birbirlerine olan sevgi ve saygısıyla 50 yılı geride bıraktılar.
Merkez Şekeroğlu Mahallesi’nde ikamet eden Ahmet Sönmez ile Ayyuş Sönmez çiftinin yarım asırlık sevgi ile birbirlerine güçlü bir şekilde bağlı olduklarını iyi ve kötü günlere rağmen hiçbir zaman birbirlerinden bir an olsun ayrılmadıklarını belirttiler.
1966 yılında evlendiklerini belirten Ahmet Sönmez amca, “Ben şu an 68 yaşındayım. Evleneli tam 50 yıl oldu. 50 yıldır evliyiz. Allah'a şükür, 50 yıllık evliliğimiz süresince hiçbir zaman birbirimizin kalbini kırmadık. Birbirimizin canını sıkmadık. Hayattır bu, insanlar birbirine her zaman sevgi ve saygı ile davranmalıdır.”dedi.
"Evliliği yürüten sevgidir"
50 yıllık evliliğin sırrının saygı ve sevgi olduğunu belirten Ahmet amca, gençlere evliliklerinde sabırlı olmaları konusunda nasihatte bulundu:
"Şimdi ki gençlerin hiç yaşlılara ve birbirlerine saygıları kalmamış. Böyle olmaz. Hayat acısı ve tatlısıyla güzeldir. Bak benim evim kira, bu yaşıma rağmen evimi geçindirmek için uğraşıyorum. Birbirimizi çok sevdik. Şimdiki evliliklere bakıyorum da 2-3 ay içerisinde boşanıyorlar. Bu boşanan çiftler arasında evvela Allah, Peygamber, Kur'an-ı Kerim sevgisi olacak. Evlilik demek öyle bir iki gün demek değildir. Eşin bir gün çalışmadı diye küsmek kızmak olmaz. Evliliği yürüten sevgidir.”
"Karşılıklı saygı ve sevgi olması lazım"
Uzun evliliklerinin sırrının iyi geçinmek ve karşılıklı sevgi ve saygı olduğunu ifade eden Ayyuş Sönmez ise "Evliliğin uzun sürmesi için insanların karşılıklı birbirine saygısının, sevgisinin olması lazım. Gençlerimiz de birbirine karşı sevgi ve saygıyla davranmalıdır." dedi.
Daha önce köyde oturduklarını köy hayatının şehir hayatından daha güzel olduğunu belirten Ayyuş Teyze, "Daha önce köyde otuyorduk. Köyde yaşantımız bundan daha iyiydi. 5 tane çocuğum var. İkisi de yurt dışında. Annem babam halen sağ. Diğer çocuklarım her biri bir tarafta. Biz burada beyim ile yalnız kaldık. Ne yapalım işte akşama kadar oturuyoruz. Şehirde hastalık sahibi olduk." ifadelerini kullandı.
"Gençler özellikle sağlıklarının kıymetini bilmelidir"
Gençlerin, gençliğin kıymetini bilmesi gerektiğini ifade eden Ayyuş Teyze, gençlere şu tavsiyede bulundu: "Genç iken daha sağlam idik, şimdi artık yaşlandık. Ancak ilaç alma ile hasta olma ve hastaneye gitme ile uğraşıyoruz. Hiçbir şey yapamıyoruz. Yaşlılık böyle onun için gençliğin kıymetini bilmelidir. Gençler özellikle sağlıklarının kıymetini bilmelidir. Akıllı olmalı ve okumalılar. Biz bir şey bilmiyorduk. Okuma yazmamız yok. Köyde hiçbir şey yoktu. Şimdi ki, gençlerin ne güzel okuma fırsatları var."
"İnsanın her zaman şükretmesini bilmesi gerekir" diyen Ayyuş Teyze, “Şimdi eşim ile baş başa kaldık. Yazın işte yılda bir defa çocuklar bizi ziyarete geliyorlar. Biraz etrafımız kalabalık oluyor. İkimizde hastalık ile uğraşıyoruz. Yine de çok şükür halimize. Allah (c.c) bu günümüzü elimizden almasın. Yaşlılar yardımcı olunması gerekiyor. Çünkü bu gün genç olanlar yarın onlarda yaşlanacak. Onun için birbirimize yardımcı olmalıyız.”şeklinde konuştu.
"Evlilik dediğin ömür sonuna kadar olmalıdır"
Gençlerin uzun yıllar evliliklerini ayakta tutan insanların nasihatlerini dinlemesi gerektiğini belirten Ayyuş Teyze, “Biz 50 yıldır evliyiz. 20 yıldır da yalnız yaşıyoruz. Fakat şimdi ki gençlerimiz bugün bakıyoruz. 2-3 ay evli kalıyorlar. Bir bakıyorsun boşanmışlar. Böyle olmamalı. Evlilik dediğin ömür sonuna kadar olmalıdır. Fakat şu an öyle değil. İnsanlar birbirini idare edemiyorlar. En küçük bir şey için boşanma olmaz. Birbirleri ile iyi geçinmelidir. İnsan idareci olmalıdır.” diye konuştu.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.