Siyonist işgal rejimi ile Gazze direniş grupları arasında ateşkes sağlandı. Ateşkes dün saat 02.00'de yürürlüğe girdi.

Dolayısıyla 11 gün boyunca süren siyonist çetenin saldırıları durdu. Daha doğrusu Gazze'nin yiğit evlatlarının yiğitçe mukavemetleri karşısında siyonist çete, saldırıları durdurmak zorunda kaldı.

Bu 11 günlük süreçte 232 kardeşimiz şehit oldu ve binlerce kardeşimiz de yaralandı. Rabbim kabul buyursun.

Belki Siyonist çetelerden cehenneme gönderilenlerin sayısı azdır ama yaşadıkları psikolojik travma ve çöküş onları yerle yeksan etti.

Evet, Bu ateşkesle Siyonist çete mağlup olmuştur. "Kudüs'ün Kılıcı" operasyonların failleri olan kahraman direniş grupları kazanmıştır.

Neden mi?

Öncelikle kendini yenilmez ordu olarak dünyaya tanıtan siyonist çetenin sözde ordusu ve askerlerinin acizliğine bütün dünya şahit oldu.

Gazze'ye Kara Harekat için hazırlık yapan çete, direnişin aslanlarına karşı göğüs göğüse çarpışmayı göze alamadı ve geri adım atmak zorunda kaldı.

"Demir Kubbe" savunma sistemine güvenen çete, ebabillerin siccil taşlarına dayanamadığını gördü ve sirenleri çalarak siyonist halkına "sığınaklara kaçmak için tabana kuvvet" demekten başka çare bulamadı.

O çok güvendikleri istihbarat örgütleri fos çıktı, direniş guruplarının uzun menzilli ve bir o kadar da tesirli füzeler karşısında neye uğradıklarını şaşırdılar.

Daha birçok neden sıralayabiliriz...

Kısacası; siyonist işgal çetesinin saldırılarına karşı Filistin'deki mücahid grupların destansı direnişleri galip gelmiştir. Bütün dünya şahit oldu ki, kendini dev aynasında gören siyonist şebeke aslında korkak ve ürkektir.

Bu direniş; aslında Filistin’de 3. intifadanın ayak sesleriydi. Rabbim şimdiden mübarek etsin ve Kudüs ile Mescid-i Aksa'nın azad olmasına esbap kılsın.

Biliyorum, siyonist işgal çetesinin imkanları direniş gruplarıyla mukayese edilemeyecek kadar çoktu. Askeri, ekonomik ve teknolojik olarak iyi bir noktadaydı. Ayrıca dünya emperyalizminin desteğiyle çökmeyen bir ekonomi ve yenilmez bir ordu olarak dünyaya tanıtılmış.

Olaya matematiksel ya da sadece dünya gözlüğüyle baktığımızda belki kısmen haklıdırlar. Ancak Bedir ve Huneyn'de olduğu gibi Yüce Allah (c.c)'ın gaybi yardımı devreye girdiğinde işin şekli hemen değişiveriyor.

Yine biliyorum, Gazze başta olmak üzere Filistin'in birçok şehrinde çokça şehidler verdik, binlerce yaralımız oldu. Direniş guruplarının imkanları çok kısıtlı, özellikle Gazze'de sağlık ve ekonomi kırmızı alarm veriyor.

Ama buna rağmen mücahidlerin izzetli duruşları ve Hamza'ca (r.a), Ali'ce (k.v) vuruşları sebebiyle "İn tensurullahe yensurküm we yüsebbit eqdameküm" ayetine muhatap oldular ve Allah’ın yardımı somut olarak tecelli etti.

Evet, büyük şeytan ABD başta olmak üzere dünya emperyalizminin her türlü destek verdiği, dünya ekonomisine şekil veren para babalarının arka çıktığı, dünya gündemine yön veren medyanın tarafı olduğu siyonist işgal çetesi psikolojik olarak mağlup olmuştur.

Bu mağlubiyeti siyonist çeteye yaşatan Rabimize hamd olsun.

Ayrıca, askeri ve teknolojik başta olmak üzere direniş gruplarına alenen her türlü desteği veren İran İslam Cumhuriyetine; siyasi ve ekonomik yardımları için Türkiye, Katar ve halkı Müslüman diğer bazı devletlere; hükümetleri harekete geçirmeye çalışan bazı siyasi parti, cemaat ve STK'lara da müteşekkiriz.

Özgür Kudüs'te buluşmak temennisiyle...