"Üç aylar muhasebe aylarıdır"
İçerisinde mübarek gün ve gecelerin bulunduran üç ayların fırsat ayları olduğunu belirten Gaziantep İl Müftüsü, Müslümanların bu ayları ibadet ve dua ile geçirtmesi gerektiğini söyledi.
Mübarek üç aylarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Gaziantep İl Müftüsü Ahmet Çelik, bu ayları fırsat bilerek Müslümanların muhasebe etmesi gerektiğini belirtti.
İçerisinde Regaib, Miraç, Berat kandillerini ve bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi gibi mübarek gün ve geceleri de barındıran "üç aylar" 29 Mart (Yarın) çarşambayı perşembeye bağlayan gece başlıyor. Mübarek üç ayların başlangıcı ile ilgili İLKHA’ya açıklamalarda bulunan Gaziantep İl Müftüsü Ahmet Çelik, Müslümanların bu ayları daha çok ibadetle geçirmesi gerektiğini ifade etti.
Bu ayları Hz. Muhammed'in, “Ya Rabbi! Recep ve Şaban'ı bizler için mübarek kıl ve bizi Ramazan'a eriştir” diye dua ederek karşıladığını ve İslam âleminin ise ‘Hoş geldin ey mübarek aylar’ diye karşıladığı aylar olduğunu belirten Çelik, şöyle konuştu:
“Recep ve Şaban ayları Ramazan ayına hazırlık istasyonlarıdır. Bu istasyonlarda biz arına arına bu aylardaki mübarek geceleri ve kandilleri yani Miracı, Regaibi, Beraatı kutlayarak bir arınma ile çok önemli bir kalbi ve ruhi hazırlıkla Ramazan ayına kavuşacağız. Aslında Ramazan ayına kavuşurken yaptığımız hazırlık sadece kalbi, ruhi ve zihinsel değildir, mekansal ve fiziksel hazırlığı da yaparız.”
Bu ayların Müslümanlar için tövbe, istiğfar ve muhasebe ayları olması gerektiğini ifade eden Çelik, “Bu ayların bize en çok kazandırdığı şey muhasebe olmalıdır. Kendimizi şöyle bir hesaba çekmeliyiz. Kimiz, nerdeyiz, nerede olmamız gerekir? Bu tür sorulara ait kimlik belirlemesinde de ‘bu kimliğin ne kadar adamıyız, sahibiyiz?’ gibi sorularla hem kişisel olarak hem ülke olarak hem de bölge olarak ve gönül coğrafyası olarak esasen bunlar üzerinde durmamız gerekir. Muhasebede, hazırlıkta, arınmada hepsi bu minvalde olmalıdır.” dedi.
“Üç aylar Ramazan ayının müjdecisidir”
Üç ayların Ramazan ayının müjdecisi olduğunun hatırlatan Çelik, “Üç aylar bize bereket vaat ediyor. Peki, bu anlamda bizim kazançlarımız ne kadar bereketli? Evlerimiz ne kadar huzurlu? Bulunduğumuz bölgeler ne kadar güvenli? Bunlara bakmalıyız. Üç aylar dediğimiz Recep, Şaban ‘evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden azad’ birlik, dirlik ve bütün ibadetlerin kendisinden toplandığı bir mevsime Ramazan ayına hazırlanıyoruz. Bu mevsimlerin bize taşıdığı rahmet mesajı nedir? Bunların üzerinde durmamız lazım. Biz bu rahmet mesajının neresindeyiz ve gerçekten ona muhataplık yapabiliyor muyuz, kulak verebiliyor muyuz, davranışlarımıza, düşüncelerimize, yaşama biçimlerimize taşıyor muyuz?” diye sordu.
"Manevi değerlerimizi korumaya ihtiyacımız var"
"Bu ay Müslümanlara hitap eden bir aydır." diyen Çelik, şunları dile getirdi: "Bu ayın müjdeleri, ikazları, manevi getirisi ve kazancı da müminler ve Müslümanlar içindir. O zaman biz Müslümanca düşüncemize, yaşayışımıza, bir hayat oluşturmamıza önem vermeliyiz. İşte Recep, Şaban ve Ramazan ayıda birçok müjdelerle gelen bir ay olması hasebiyle bu ay muhasebenin tamda yapılması gereken bir dönemdir. Bugün ülke olarak bizim birliğe, imanımızı, inancımızı tazelemeye, kimliğimize sahip çıkmaya, manevi değerlerimizi korumaya ihtiyacımız var. Çünkü düşman ehli küfür sürekli bunlara saldırıyor. Ehli küfür neye saldırıyorsa seni oradan zayıflatıp yıkmak istiyor. Eğer bugün manevi, Kur’an'i değerlerimize saldırıyorlarsa demek ki bizi buradan yıkmak istiyorlar. Bizim önemli yerimiz bu değerlerimizdir. Öyle ise düşmanın vurduğu yeri güçlendirmeye çalışacağız ve oradan gedik açma imkanı ve fırsatı vermeyeceğiz.”
“Bu aylar münasebetiyle kendimizi değiştirme yoluna gitmeliyiz”
Müslümanların İslam coğrafyalarında yaşanan acılara seyirci kalmaması gerektiğini vurgulayan Çelik, “Bugün ülkemizin dört bir tarafında yürekleri dolusu acı hadisler yaşanıyor. Dünya tarihinde belki eşine ender rastlanan hadislerle karşı karşıya kalıyoruz. Onun için biz bu olanlara da seyirci kalamayız. Seyirci kaldığımız sürece bu olaylar bir gün gelecek bizi de bulacak. Onun için biz ülkemizde bu olayları çözebilecek, bunlara karşı müdafaa oluşturabilecek ve bir zihinsel çalışma ile değişim içerisine girmek zorundayız. Kötü olanı iyilikle, tembelliği çalışkanlıkla, vurdumduymazlığımızı duyarlılıkla, sorumsuzluğu sorumlulukla, ilgisiz kalmayı ilgi duymakla, vicdansızlığı merhametle, zulmü adaletle, ibadetsizliği ibadetle, zihinsel ve toplumsal dağınıklığı da birlik ve dirlikle değiştirme gibi bu aylar münasebetiyle kendimizi değiştirme yoluna gitmeliyiz." şeklinde konuştu.
"Geliniz, üç aylar ve Regaib Kandilini fırsat bilerek önce nefsimizden başlamak üzere İslam dünyasını ve İslam’ın dünyası yapmak için çaba gösterelim" diyerek çağrıda da bulunan Çelik, bu aylarda aynı zamanda ibadetlerin ve iyiliklerinde artırılması gerektiğini ifade etti.
Çelik, “Bu aylarda iyiliklerimizi, yardımlaşmalarımızı, akraba ziyaretlerimizi, eş ve dost ziyaretlerini, selamımızı, yedirme, içirme, ikram, birbirimizi sorma ve soruşturmayı, arama bulmayı, dualarımızı, nafile ibadetlerimizi, oruçlarımızı, sadakalarımızı daha çok artıracağız. Her şeyden önemlisi de daha çok gönül yapmaya, insan inşa etmeye, çocukları, yetimleri, öksüzleri, hastaları, yaşlıları, kimsesizleri daha çok ziyaret edeceğiz. Yanı bu aylarda rüzgâr gibi savrulacağız.” diye belirtti. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.